English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ A ] / Annem söyledi

Annem söyledi traduction Français

1,163 traduction parallèle
- Annem söyledi.
- Ma mère lui a dit.
- Hayır, gitmeliyim. Annem söyledi.
Non, je dois y aller.
annem söyledi... bu olmayacak. hayır, bu düğün gerçekleşmeyecek...
Ce mariage ne peut pas avoir lieu.
- Annem söyledi.
- Maman me l'a dit.
Her neyse annem de bir daha futbol oynayamayacağımızı söyledi. Biliyor musun?
Enfin bref, c'est là que maman nous a interdit de jouer au foot.
Selam babacım. Annem seni arayabileceğimi söyledi.
- Maman a dit que je pouvais t'appeler.
- Annem barbarlar gibi göründüğünüzü söyledi. - Köylü giysileri içinde.
Maman a dit que vous viviez en sauvage... vêtu comme un paysan.
- Annem bana dışarıda oynamamı söyledi
Maman m'avait dit de jouer dehors.
Annem bunda böyle Tolyan amcayla beraber yaşayacağımızı ve onu "Baba" diyerek çağırmamı söyledi.
Ma maman m'a dit qu'â partir de ce moment, on vivrait avec lui... et que je devais l'appeler "Papa".
- Bu sadece bir rüyaydı. Annem, öyle söyledi. - Onlar gerçek.
C'était un rêve, ma mère me l'a dit.
Annem "Ted bunu beğenir mi acaba?", "Ted'in en sevdiği program bu" "Ted bana bilgisayar öğretiyor", "Ted çok komik bir şey söyledi" tipinden şeyler söylüyor.
Maman m'a dit : "Tu crois que Ted aimera ci? Ted m'apprend ça."
Tabii ki annem beni neşelendirmeye çalıştı.Ona bir arabanın çarptığını söyledi.
Maman avait voulu m'épargner. Elle m'avait dit qu'il était mort.
Bu nedenle annem de bana gitmemi söyledi.
Alors elle m'a priée d'aller jouer ailleurs.
Annem senin hasta olduğunu söyledi.
- Maman a dit que tu étais malade.
Annem bana durumunun kötüleştiğini, kanserin kan dolaşımına karıştığını söyledi.
Maman m'a dit que ça s'était empiré, que le cancer était entré en métastase.
Annem erkek olacağını söyledi.
Ma mère a dit que ce serait un garçon.
Dinle annem de aynı şeyi söyledi.
Tu sais quoi? Ma mère m'a déjà mis au courant.
- Bunu size annem mi söyledi?
C'est ma mère qui vous l'a dit? Ou peut-être mon père?
Köşede endişleyle kıvranıyordum ve birden annem bunu söyledi.
Dès que je boudais dans un coin, j'y avais droit.
Annem bize canlanmamızı söyledi çünkü çarpmak üzereydik... bende yaptım.
Ma mère a dit de nous attacher parce qu'on allait être secoués... alors je l'ai fait.
Küçük bir çocukken, annem güneşe sürekli bakmamamı söyledi.
Quand j'étais gosse, maman me disait de ne pas fixer le soleil.
Küçük bir çocukken, annem güneşe sürekli bakmamamı söyledi.
Note personnelle. Quand j'étais gosse, maman me disait de ne pas fixer le soleil.
- Annem bir süredir anlamış olduğunu söyledi.
- Maman sait depuis un moment.
ama, annem büyükannemin memnun olacağını.. ve büyük araziyi bize burakacağını söyledi.
Maman dit que prier impressionnera Mamie, et qu'elle nous léguera la grande maison à sa mort.
Annem sükunetimi korumamı, bunun hiçbir anlamı olmadığını söyledi.
Maman m'a dit que je devais me taire, que ça ne voulait rien dire.
Annem, senin Kim-Kim-İri ni onun Ça-Ça sına yerleştirdiğini söyledi. Sarhoş Ahır Dansı'nda.
Maman dit que t'as mis ta zigounette dans son fri-fri à la 12e beuverie.
- Fakat annem onunla olduğunu söyledi.
Vous sortiez avec ma mère.
Kenny, annem salondaki halıyı getirebileceğini söyledi.
Bon, d'accord. Ma mère t'a dit d'arracher la moquette.
— Annem Çin'de çok sayıda zenci olduğunu söyledi. — Ne?
Y'a plein de noirs en Chine.
Annem yüzme dersi alırsam bir gün Olimpiyatlara katılabileceğimi söyledi.
- Tu verras. Ma mère dit que si je nage bien, je ferai les J.O.
Evet ahbap, annem kutudakilerin hepsini yememi söyledi.
Ma mère dit : "faut brouter le gazon". J'en ai plein mon sac. "
Annem söyledi işte.
Ma mère le dit bien
Annem, babamın kuzeyli aksanından dolayı iş bulamadığını söyledi.
On est complet. Maman disait que c'était son accent du Nord.
Annem bütün yapmamız gerekenin sadece iki hafta boyunca paranın gelmesini beklemek olduğunu söyledi.
Maman disait que dans deux semaines on aurait un télégramme avec un mandat.
Onu şehir hastanesine kaldırdılar. O öldüğü zaman annem ailesinin gözlerinin önünde....... eriyip gittiğini söyledi.
Ils l'emmenèrent à l'hospice, et à sa mort, maman dit que sa famille était en train de s'éteindre devant elle.
Annem iyi olduğunu söyledi.
Ma mère dit qu'elle va bien.
Annem, dağlardaki yaşamın tıpkı yumuşak bir terliğin içine girmiş,... bir çift ayak gibi olduğunu söyledi.
Elle a dit, que vivre dans les montagnes, c'était comme avoir les pieds dans des pantoufles, que c'était tout simplement confortable.
Annem sana gerçekten kızgın ailede kimse senin gibi davranmadığını söyledi!
Je te suivrai, mon chéri.
Annem babamın yattığı yerden okulu görebileceğini söyledi.
Ma mère disait que mon père pourrait voir l'école, de là.
Ve annem de bana onun Tanrı olduğunu söyledi.
Et ma mère m'a dit... que c'était Dieu. Un dirigeable?
Annem avcı olmakla ilgili bazı şeyler söyledi.
Ma mère m'a dit ce qu'elle pensait de mon rôle de Tueuse.
Annem uğramamı istediğini söyledi.
Maman m'a dit que je devais passer.
- Hayır, aslında, büyük annem bir kez uçtuğu yönde ideal eşini bulabileceğini söyledi.
- Non. Grand-mère m'a dit qu'elles volent toujours en direction du petit ami idéal.
Büyük annem Gölgeadamı kovduğunu söyledi böylece rahat uyuyabildin.
Grand-mère t'a dit qu'elle s'en était débarrassée pour que tu puisses dormir.
Büyük annem sizin kötü olduğunuzu söyledi.
Grand-mère a dit que vous étiez méchantes.
Annem çekmecede olduğunu söyledi.
Maman a dit qu'elle est dans un tiroir.
Hepimiz annemi kurtarmak isterdik, Pheebs, fakat annem de büyükannem de kaderi değiştiremeyeceğimiz söyledi.
On voulait toutes sauver maman, mais elle et grand-mère ont dit qu'on ne change pas son destin.
Annem burada bakabileceğinizi söyledi.
Ma mère dit que vous pouvez faire ça dehors.
Annem takmamı söyledi.
Ma mère veut que je la porte.
Annem dün gece havasında olduğunu söyledi.
Paraît que maman a chanté?
Annem eğer bir değişiklik olursa haber vereceğini söyledi.
Ma mère m'a promis de m'appeler en cas de changement.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]