English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ A ] / Aslında evet

Aslında evet traduction Français

3,140 traduction parallèle
Demek tüm bu adamları tanıyorsun? Aslında evet.
Alors tu connais ces hommes!
Tıbbi tanısı bu değil ama aslında evet.
Eh bien, ce n'est pas le terme clinique, mais oui, en effet.
Aslında evet.
- Oui, apparemment.
İstediğini aldın mı? Aslında evet.
- T'as eu ce que tu voulais?
Aslında evet.
En vérité, oui.
- Aslında evet.
- Oui. - Moi aussi.
Aslında evet kalacağım.
Tu sais quoi?
Hayır dediğinde aslında evet demek istiyordur.
Quand elle dit non, c'est oui.
Evet. Aslında senin görüşünü kabullendim.
J'ai compris ton point de vue.
Evet, aslında, kostümden bahsetmeniz komik, çünkü bu bir yanlış anlama.
Oui, vous savez c'est marrant que vous parliez de costume, parce que c'est un malentendu.
Evet, aslında öyle kokuyorsun.
Oui, en effet, il y a une odeur.
Evet, evet. Benim için yapabileceğin birkaç şey var aslında.
Oui, oui, oui, y a quelques petits trucs que vous pourriez faire pour moi.
- Evet. Düşündüm ki aslında ikimiz de...
On est tous les 2 dans une situation...
- Evet, aslında...
- Oui...
Evet, ve aslında kendimi bunun için iyi hissediyorum.
Oui, en fait je le sens bien.
Evet, aslında Chuck destek olacaktı ama zamanlama pek uygun değildi ve hazırda yeteri kadar nakit parası yoktu.
Chuck comptait se proposer, mais il a manqué de liquidités.
Evet, ve belki Diana Payne'in aslında kim olduğunu söyleyebilecek biri de olur.
Ouais, et peut-être que quelqu'un peut nous dire qui Diana Payne est vraiment.
- Evet! Aslında hayır, bekle biraz.
Et bien, non...
- Ama aslında, evet, ben de öyle. Evet, hayır?
- Oui, apparemment.
Evet, aslında dünyanın güneş ve eğlence merkezi olan Miami Sahili'nin yeni bir kraliyet sarayı var...
En effet, la plage de Miami, La capitale mondiale du soleil et de la fête, a un nouveau palais royale- -
Evet, aslında çok emin değildim onu böyle doğrudan devirmek isteyip istemediğime fakat sonra Nate bana iyi bir sebep verdi ve şimdi başka bir şey hakkında yazdığımı düşünemiyorum bile.
Ouais, ben, je n'étais pas très sûre Je voulais l'attaquer de front, mais Nate a bien présenté les choses, et maintenant, je ne peux pas imaginer avoir écrit sur autre chose.
Evet, aslında henüz ünlü değil.
- Pas encore vraiment célèbre.
Evet, Aslında- -
En fait, oui.
Aslında, evet.
- Oui, quand même.
Evet, aslında...
Oui. Bon...
Aslında, Evet.
- C'est ça.
Evet. Aslında, balayındayız.
Oui, c'est ça.
Evet, aslında var.
En fait, si.
Evet, aslında öyle.
Ouais, en fait.
- Aslında, evet. Benim işim de bu.
C'est mon boulot.
Evet, aslında en iyisi bu dostum. Evet, evet.
Bonne idée.
Evet. Aslında, onun hakkında bilmediğim tek şey nasıI oldu da sen onun hayatında yer alabildin.
Le seul truc que je comprends pas, c'est ta putain de place dans l'équation.
- Evet, Corey, aslında birazdan... - Birazdan gelecek.
- Oui, Corey.
- Hayır, aslında bu iyi oldu. Ivan'ın kendi organizasyonu vardı, değil mi? - Evet, evet.
Pas de problème, Ivan fait aussi un truc de son côté.
Aslında, evet. İletişim hala tam düzelmedi, ama güvenlik taramasında çıkan bir sonuç var.
En fait, oui, les communications sont toujours partielles, mais on a une résultat sur une surveillance.
Evet, aslında ben... 23 numaradaki sürtüğe güvenme.
- Oui, d'ailleurs... Méfie-toi de la garce de l'appartement 23.
Evet, kira aslında sana söylediğimden daha az. Ben de fazla olan parayla bunu aldım.
- Le loyer est beaucoup plus bas que ce que je t'ai dit, donc j'en ai profité.
- Evet, aslında var.
{ \ pos ( 192,210 ) } Oui, j'en ai.
Evet, aslında "Petey'nin Eğlence Evi", "Kötü Sesli Bodrum Yayını" nın yerine geldi.
La Maison en folie remplace L'émission inaudible dans la cave.
Şey, aslında hayır ama evet.
- Oui! Enfin, non, mais ouais.
- Evet, aslında öyleyim.
- Si, justement.
Aslında yılbaşını onunla geçirmek istemezdim ama evet, ailem gibidir.
Pouvez vous poser l'arme?
Evet, aslında ben bir şey söylemek istiyorum.
Oui, en fait, j'aimerai dire quelque chose.
Evet ama aslında olay bu değil.
C'est plus compliqué que ça.
Evet aslında henüz tam bir doktor değilim.
Je ne suis pas encore docteur.
Evet, aslında öyleydi ama aramızda güzel bir arkadaşlık oluştu.
Hortense, Claire, Franck, Nathan Relecture :
Evet, aslında... Müzakere! Orkestra.
Vous pensez que vous ne pouvez rien faire sans que quelqu'un ne vous juge, ou ne vous défie.
- Evet, aslında öyle.
Ouais, il l'était.
Evet, aslında, ben Sonya'yı oynuyorum orda.
Oui, en fait je joue Sonya.
Aslında biraz erken ama, evet. Ne olacak değil mi?
Il est un peu tôt pour ça, mais pourquoi pas.
Evet, aslında. Öyle.
Oui, c'est le cas en ce moment.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]