Bana inanıyor musun traduction Français
365 traduction parallèle
"Gerçekten bana inanıyor musun?"
Vous le pensez vraiment?
- Bana inanıyor musun, Olga?
- Tu me crois, Olga?
Peki, kaptan, artık bana inanıyor musun? İşte orada.
Vous voyez, l'île existe.
Bana inanıyor musun artık?
Tu me crois, maintenant?
- Artık bana inanıyor musun?
- Croyez-vous en moi, maintenant?
- Bana inanıyor musun?
- Vous me croyez, hein?
- Bana inanıyor musun, Huw?
Tu me crois, Huw?
Bana inanıyor musun?
Vous me croyez, pas vrai?
- Chick, şimdi bana inanıyor musun?
- Chick, tu me crois maintenant? - Oui.
Bana inanıyor musun?
Vous me croyez?
- Bana inanıyor musun?
- Vous me croyez?
Bana inanıyor musun?
Tu me crois?
Bana inanıyor musun?
Vous ne me croyez pas?
- Bana inanıyor musun?
- Vous me croyez.
Matt, bana inanıyor musun?
- Matt, tu me crois?
Bana inanıyor musun?
Tu n'y crois pas?
- Şimdi bana inanıyor musun?
- Tu me crois, maintenant? - Non.
Şimdi bana inanıyor musun? Gördükten sonra?
Vous me croyez, à présent?
Sen bana inanıyor musun?
Toi, tu me crois?
Şimdi bana inanıyor musun Micah Smith?
Maintenant tu me crois Micah Smith?
Bana inanıyor musun?
Et toi qu'est-ce que tu me confies?
Yani... Bana inanıyor musun?
Alors, vous me croyez?
Evet, şimdi bana inanıyor musun?
Maintenant, tu me crois?
- Bana inanıyor musun?
Tu me crois? Oui.
- Şimdi bana inanıyor musun?
Maintenant me croyez-vous?
Şimdi, bana inanıyor musun?
Vous nous croyez, maintenant?
Bana inanıyor musun?
Vous Me croyez?
Artık bana inanıyor musun?
Je te l'avais dit!
Bana inanıyor musun, Jack?
Me crois-tu, Jack?
Bana inanıyor musun?
Me crois-tu?
Ama artık değil. - Bana inanıyor musun?
Au début, je mentais, plus maintenant.
- Bana inanıyor musun?
- Vous me croyez? - Si vous le dites.
Bana inanıyor musun?
- Vous me croyez?
Şimdi bana inanıyor musun, Max?
Tu me crois maintenant?
Buradan gidince daha mutlu olacağız. İnanıyor musun bana?
Je vous emmènerai bientôt loin d'ici.
Şimdi bana inanıyor musun?
Tu me crois, maintenant?
Artık inanıyor musun bana?
Me crois-tu maintenant?
Şimdi bana inanıyor musun?
Tu vois?
- Bana inanıyor musun?
J'en ai assez vu.
Bana inanıyor musun?
Tu la crois?
Artık bana inanıyor musun?
Tu me crois?
- Bana inanıyor musun?
- Tu me crois?
- Bana inanıyor musun?
Alors, vous me croyez?
Bana yaptıklarını aradan geçen zamanla mazur göreceğime sahiden inanıyor musun?
Tu crois que le temps peut effacer tout ce que tu m'as infligé?
Bana inanıyor musun?
Tu... me crois?
Gordon Paşa, peygamberin, Allah'ın iyiliği üzerine olsun, Hartum'da ki camide dua ederken bana emir verdiğine inanıyor musun?
Croyez-vous que le prophète, bénédictions soient sur lui, m'ait ordonné de ne prier qu'à la mosquée de Khartoum?
Dün gece için bana inanıyor musun?
Pour hier soir?
Ve inan bana, eminim sen de bilirsin, işine yıllarını verirsin, böylece koku alma yeteneğin gelişir, anlıyor musun?
Et croyez-moi, avec le temps, on développe un sixième sens.
Hey dostum, annenin bana söylediği tüm bu şeylere inanıyor musun?
- Tu y crois, toi?
Bana ve ona benzeyen cesetler olduğuna inanıyor musun?
Vous croyez que ça me ressemblait et que ça lui ressemblait?
Bana hala inanıyor musun?
Tu me crois toujours?
bana inanıyorsun 26
inanıyor musun 35
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
inanıyor musun 35
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana biraz su ver 19
bana bir bira ver 21
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana biraz su ver 19
bana bir bira ver 21