Bence sen traduction Français
3,608 traduction parallèle
Bence sen Gossip Girl'den bile daha kötüsün.
Je veux dire, tu es pire que gossip girl.
Bence sen kafayı takıyorsun.
Je pense que vous en faites une obsession.
Bence sen çok iyi bir adamsın.
En tout cas, je pense que tu es un chouette gars.
Bence sen sadece bununla tatmin olacak kadınlardan değilsin.
Tu ne me sembles pas être le genre de femme qui est satisfaite seulement avec ça.
- Bence sen de seve seve alışmalısın.
Tu ferais mieux d'apprendre, toi aussi.
Bence sen de biriyle konuşmayı düşünmelisin.
Peut-être que vous devriez penser à parler à quelqu'un, aussi.
Cesaretini ve geçenlerde bulaştığın belaları düşünürsek bence sen...
Et en considérant la brièveté de la vôtre et vos ennuis récents, j'aimerais dire que vous...
Bence sen bana karşı lambasal olmayan duygular besliyorsun.
Je pense, en fait, que tu as des pas-comme-une-lampe sentiments envers moi.
Bence sen magazin yazıları yazmalısın.
Tu devrais écrire des articles pour des magazines.
Bence sen o treni çoktan kaçırdın Mouch.
Je crois que c'est déjà trop tard, Mouch.
Bence sen ve arkadaşın salon kapanırken geri döndünüz.
Tu es revenu, après la fermeture, avec tes potes.
Ama onunla son evli olan sen olduğundan bence senin evinde kalmalı.
Non tu as raison, elle ne devrait pas être seule, mais puisque c'est à toi qu'elle s'est mariée en dernier, Je pense qu'elle doit aller chez toi.
Bence sen çok iyi bir dedektif olurdun.
Bien, je pense que tu ferais un super inspecteur.
Bence sen, bu insan kaynakları meselesini halledebilirsin.
Je pense que tu peux t'occuper de cette histoire de ressources humaines.
Ama bence... Bence sen eş cinsel değilsin.
Néanmoins, j'ai l'impression que tu n'es pas vraiment gay.
Bence sen de farkındasın ki zaten çoktan çıkmış.
Je crois que c'est déjà en dehors de cette pièce, et vous le savez.
Bence sen de biraz artistlik varmış.
Mais je penses qu'il y avait un peu de talent en toi.
Bence sen köpeği sevmiyorsun.
Je ne pense pas que tu apprécies Petit Papa Noël.
Bence sen bir erkeğin geri dönmek isteyeceği bir kızsın.
Je pense que tu es le genre de fille qu'un mec voudrais retrouver.
Bence sen içkiyi biraz fazla kaçırdın dostum.
Je pense que tu en as déjà eu un peu trop, mon pote.
Bence sen sadece içki içmek istedin.
Je crois que tu voulais surtout te saouler.
Bence sen - Bence senin aklın karışmış.
Mec, calme-toi, ya une erreur là.
- Bence sen yeterince söyledin.
- Je crois que t'en as déjà dit assez.
Bence sen çok ama çok aptal bir adamın tekisin.
Je trouve que tu es très petit et idiot.
"... bence sen de rahatsız edici bulurdun. "
Ça te mettrait aussi mal à l'aise.
Bence sen ağlıyamıyorsun ve bende okuyamıyorum.
Tu ne pleures pas mais je ne lis pas.
- Teşekkürler, bence sen de.
- Merci. - Toi aussi, tu me fais rire.
Bence sen 3'sün.
Moi, je te mettrais un 3.
Bence sen harikasın.
Je te trouve géniale.
İsmi Isabella. Bence sen de seversin onu.
Elle s'appelle Isabella et je pense que tu vas l'aimer.
Bence sen harikasın.
Je pense que tu es géniale.
Bence sen, ben...
Toi et moi...
Ama olsaydı bile... Bence sen ve ben onunla farklı şeyler yapmak isterdik.
Mais si on l'avait... on l'utiliserait à des fins radicalement différentes.
Bence sen onu aşarsin.
Il n'en avait pas l'air.
Bence sen, ben ve dostların bir tekneye binip... her gün balık avına çıkalım.
Doncje me disais. Toi, moi et nos amis, on pourrait partir en bateau. On pêchera pour se nourrir.
Sen tavuk ye bence.
Mange ton poulet.
Bence iyi bir şövalyenin bütün özelliklerine sahip. Sen ne dersin?
Il a tout d'un bon chevalier, non?
Hargrove'un işi bitti ve bu işin arkasında sen varsın bence.
sa nomination est pour ainsi dire morte - Sally... - Et je pense que vous l'avez tué!
Sen bir polissin, fakat kendini, yeterince zorlamıyorsun bence.
Tu es un policier, mais je ne pense pas que tu devrais te surmener.
bence bu bir sorun- - ben özel müteaittim, buda demek oluyor ki sen ve denizci arkadaşın beni böyle eğlencesine deniz canavarı gibi giydiremezsiniz
Voici le problème... Je suis un entrepreneur privé ce qui veut dire que vous ne pouvez pas me déguiser comme une sorcière sous-marine ou autre chose pour rigoler toi et ton marin.
Sen de burada benimle beraber ağaç satma işine gir bence.
Je veux dire, tu devrais travailler avec moi ici pour vendre des sapins.
yanlız seni incitmek olmaz... sen dışarıyı izle yaşamda fazlası var bence bu konuda size yardımcı olabilirmiyim, gercekten..
Ça finit par miner, pas vrai? Quoi? D'être toujours seul.
- Bence en son sen gitmelisin.
Tu devrais être le dernier. Oui!
Bence ne olduğunu bilmiyor, Nora sen biliyor musun?
Je ne pense pas qu'il sait ce qu'il est, Nora, quand pense-tu?
Bence sen gereksiz yüksün.
T'es qu'un boulet.
Bence sen fırlamanın tekisin.
Toi, tu peux quoi?
Bence sen doğru olanı yaptın.
Tu as fait ce qu'il fallait faire.
Bence çok açık ama sen öyle görmüyorsun.
C'est fou. C'est clair pour moi, mais vous ne voyez rien.
Bence kimle dans ettiğini bilmiyorsun sen.
- Écoutez, vous savez pas à qui vous avez affaire!
Bence bu onura sen nail olmalısın.
C'est à toi... que revient cet honneur.
- Dedektif Smith bence onu sen yapıyorsun Seni öldürürüm
Un homme qui n'a rien à perdre je vais te tuer
señor 97
senor 39
señorita 20
senorita 19
señora 23
seni çok seviyorum 321
senatör 298
senator 30
seni seviyorum 4697
sense 26
senor 39
señorita 20
senorita 19
señora 23
seni çok seviyorum 321
senatör 298
senator 30
seni seviyorum 4697
sense 26
seni çok özledim 187
seni 1182
senpai 28
sensei 83
seni görmek istiyorum 81
sen nasılsın 397
sentinel 21
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
senden çok hoşlanıyorum 54
seni 1182
senpai 28
sensei 83
seni görmek istiyorum 81
sen nasılsın 397
sentinel 21
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
senden çok hoşlanıyorum 54
senin adın ne 311
senden hoşlanıyorum 151
seni anlamıyorum 181
senin 814
sence 570
seni seviyorum baba 42
seninle 184
seni gördüğüme sevindim 550
sen benimsin 132
seninle olmak istiyorum 35
senden hoşlanıyorum 151
seni anlamıyorum 181
senin 814
sence 570
seni seviyorum baba 42
seninle 184
seni gördüğüme sevindim 550
sen benimsin 132
seninle olmak istiyorum 35