Blöf yapıyor traduction Français
234 traduction parallèle
Hiç de bile. - Dedikleri doğru. - Blöf yapıyor.
Venez Madame, votre petite excursion diplomatique.
Blöf yapıyor olabilir, bilgi sızdırmayı umut ediyordur.
Il peut bluffer, ou chercher une piste!
Ya da yalnızca blöf yapıyor.
Elle bluffe peut-être.
Blöf yapıyor.
Il bluffe.
- Blöf yapıyor.
Du bluff.
Sana, blöf yapıyor diyorum.
- Je te dis qu'il bluffe!
Blöf yapıyor, Joy Boy! Bu, onun taktiği.
Il bluffe. c'est sa psychologie.
Blöf yapıyor.
Ils bluffent.
Yok, hayır. Bence Prescott blöf yapıyor.
Non, je crois que Prescott bluffe.
- Blöf yapıyor değil mi?
- Il bluffe.
Blöf yapıyor!
Il bluffe!
- Blöf yapıyor. - Evet, evet.
Il bluffe.
"Notlarım... Parks sanki blöf yapıyor. Ancak, Chandler hemen içki alıyor, cesareti kırılmış!"
"Parks bluffe sûrement, Chandler perturbée, se sert un verre."
Adamları yok. Blöf yapıyor.
- Il n'a pas d'hommes, c'est du bluff.
- Sadece blöf yapıyor.
Il bluffe!
- Blöf yapıyor.
De moi? Comment?
- Blöf yapıyor.
- Elle simule.
- Blöf yapıyor!
- Il bluffe!
Bence hep blöf yapıyor.
Il te fait marcher.
Sadece blöf yapıyor.
Il essaie juste de nous piéger.
Blöf yapıyor.
Elle bluffe.
Yakalayın ve parçalayın onu. - Anlaşıldı! Blöf yapıyor.
Découpez-le et offrons-le à Satan. C'est du bluff.
- Blöf yapıyor.
- ll bluffe.
Blöf yapıyor!
Il bluffe.
Blöf yapıyor muydu?
Est-ce qu'il bluffait?
Blöf yapıyor.
C'est un coup de bluff.
Üzgünüm. Blöf yapıyor.
Je croyais qu'il bluffait.
- Yok canım. Blöf yapıyor, değil mi?
- C'est de la poudre aux yeux.
Bunu blöf yapıyor olabileceğini düşündüğün, saldırmaya hazır... bir Romulan'a söyler misin?
Vas-tu dire au Romulien prêt à attaquer que tu perçois qu'il bluffe?
Komutan Riker blöf yapıyor olabilir Wesley.
Le Cmdt Riker pourrait bluffer, Wesley.
Blöf yapıyor.
Du bluff!
yıldız filosu blöf yapıyor.
Starfleet doit bluffer.
Blöf yapıyor Vince.
Il bluffe.
Sana blöf yapıyor Elliot.
C'est du bluff!
- Blöf yapıyor, kapat!
- Chantage, raccrochez.
Tabi ki blöf yapıyor!
Bien sûr, il bluffe!
Blöf yapıyor. Füzeyi fırlatın.
C'est une ruse!
Biliyorum, blöf yapıyor.
C'est une ruse, il bluffe.
Ayrıca blöf yapıyor sandım.
Je pensais qu'elle me reprendrait.
- Blöf yapıyor.
- C'est du bluff.
Blöf yapıyor.
Elle bluffe!
- Blöf yapıyor!
- C'est du pipeau!
Blöf yapıyor.
- Il bluffe.
Ama öyle iyi rol yapıyor ki, kimse bunun blöf olduğunu düşünmüyor ve herkes onun çok tehlikeli olduğuna inanıyor.
Il le fait si bien que personne ne s'aperçoit de la supercherie... et tout le monde croit qu'il est très dangereux.
Sence blöf mü yapıyor?
Ouais... - -Ouais! Voulez-vous.- -Du café?
Blöf mü yapıyor, yoksa kartlara sahip mi?
Bluffe-t-il ou a-t-il les cartes en main?
- Blöf yapıyor.
- Il bluffe.
Blöf yapıyor.
Compris?
Hepsi de blöf. Hastalığı gibi bunu da dikkat çekmek için yapıyor.
C'est de la foutaise de la part de cette sans cervelle tout comme son simulacre de maladie pour gagner un peu d'attention.
- Blöf yapıyor.
Il bluffe.
- Blöf yapıyor.
Elle veut un massage!