English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ B ] / Bu ne ya

Bu ne ya traduction Français

5,168 traduction parallèle
Tanrım, bu ne ya?
Oh, mon Dieu, vraiment?
- Bu ne ya? Yarışmadan kazandığım para.
C'est un peu d'argent gagné dans un concours.
Ya bu fırastı tepip.. .. altı hafta yada ay sonra ayrılırsanız ne olacak?
Et si tu abandonnes cette opportunité, et que dans six semaines ou six mois à partir de maintenant, vous rompez?
Ama... mesele şu ki, eskiden olduğum kişi değilim, bu hayatta ya da diğerlerindeki.
Mais... le point est, je ne suis pas la même personne que celle que j'étais, dans cette vie ou dans les autres.
Of ya. O dindar tarikat ne yapmış bu kıza?
Qu'est-ce que cette secte de poissons lui on fait?
Bu hoş, genç bayanlarla karşı karşıya kalmayacaksın. Hislerin hakkında konuşma şansın olmayacak.
Tu ne vas pas être confronté par une de ces belles jeunes filles, essayant de te faire parler de comment tu te sens.
Ya sen ne ara bu kadar takıntılı oldun?
Depuis quand t'es aussi coincée?
Bu her yıl kısaca çiçeklenecek ağaç bizlere hayatın değerli olduğunu, her günü doyasıya yaşamamız gerektiğini ve daima bir üyesi olacağın, sonsuza dek kalplerimizde yaşayacağın bu aileye sahip olduğumuz için şanslı olduğumuzu unutmamızı hatırlatacak.
Cet arbre, qui fleuri brillamment mais brièvement chaque année, nous rappellera que la vie est précieuse et qu'on doit vivre chaque jour à fond, et ne jamais oublier quelle chance nous avons d'avoir cette famille à laquelle nous ferons toujours partie, ou tu vis dans nos cœurs, pour toujours.
Taşıdığınız bu adam kim bilmiyorum, ya da ne yaptığını...
Je ne sais pas qui est cet homme ni ce qu'il a fait...
Bak, kim olduğunu, ya da bir şeyin peşinde olup olmadığını bilmiyorum. Ama bu seni ilgilendirmez.
Je ne sais pas qui vous êtes ou si vous avez un plan en tête, mais tout ça ne vous regarde pas.
Ve bu etkinliğin iptal edildiği söylemekten pişmanlık duyuyorum bütçe kesintisi, güvenlik endişeleri ya da ne bileyim Obama sağlık yasası filan yüzünden.
Et je suis au regret de vous informer que je supprime cet événement, à cause des coupures de budget, de raisons de sécurité, et... oh, je ne sais pas... disons Obamacare.
ve kafe kapanasıya kadar konuştuk. Ve çok... hatırlayamıyorum en son ne zaman bu kadar mutlu olduğumu.
Je ne me rappelle pas être heureuse.
Neden aşağı inip yemek yemiyoruz bu gece. Ya da belki sadece biraz içki içeriz.
Pourquoi ne pas descendre et aller manger un bout ce soir, ou juste prendre quelques verres.
Bu evden adımını bile dışarıya atamayacak.
Elle ne quittera pas cette maison.
"İnsanlar sık sık bu ya da şu kişinin henüz özünü bulamadığını söyler."
"Les gens disent souvent que telle ou telle personne " ne s'est pas encore trouvée.
Bu çitleri geçecek bile olsak ki öyle bir şey yapamayız ya da bu tellerden atlasak onu da yapamayız çünkü orada bizi öldürmek için silahlarını hazırlamış altı tane dallama var.
Même si on pouvait franchir cette barrière, ce qu'on ne peut pas, ou ce câble, ce qu'on ne peut pas, on a six gardiens avec des fusils prêts à nous tuer.
- Ne bu? Beni dinle. Seni ele geçirip kontrol ediyorlar ya da öldürüyorlar ya da...
Écoute moi, ils prennent tes objets, et les utilisent pour te contrôler ou pour te tuer ou pour...
Bu ne ya?
Hey, c'est quoi ça?
Sebebini bilmiyorum, aşk ya da başka bir şey yüzünden mi bilmiyorum ama Francis sandığımızdan daha güçlü değilse bu onu mahvedecek.
Je ne sais pas pourquoi, Je ne sais si c'est de l'amour ou autre chose, mais ça va le détruire, à moins qu'il ne soit un homme plus fort que l'on ne croit.
Bu video kaydına göre, Finn'in teorisinin doğru olduğunu... ve arabanın direğe çarpmadan hemen önce ya da çarptığı anda... patladığını söyleyemiyorum.
En me basant sur cette vidéo, je ne peux pas dire si la théorie de Finn est correcte, et la voiture a explosé avant de heurter le lampadaire. Ou si c'est dû à l'impact.
Çünkü gerçekten de önemli bir işi var ve bu sayede geç kalma ya da bir sorunla karşılaşma gibi sıkıntılara girmez.
Parce qu'il a un boulot important... et comme ça, il ne serait pas stressé d'être en retard ou de rater un truc.
Yeterince görüntüleme daha fazla yaşadım. Eh, ben herhangi bir sürpriz istemiyorum Bu etkileyebilir Lütfen onkolojik yönetimi, ya da rekonstrüktif planı.
Je ne veux pas de surprises qui pourrait affecter votre opération, ou votre reconstruction.
Ne kadar çarpık bu ya?
C'est pas dérangé, ça?
Bu kadar zalim bir Tanrı'ya inanamazsın.
Tu ne peux pas croire à un... A un Dieu qui serait si cruel.
Ya da seni bu sözümona kilise korosuna sürükleyen ne?
Qui t'a mis cette idée en tête?
İşte bu sebepten dolayı bir daha asla Bo'ya elini süremeyeceksin.
C'est la raison pour laquelle tu ne mettras jamais les mains sur elle.
Bunu nerede yapacağımız hakkında ne düşünüyorsun? Pekala, bu noktada, ya Boca olacak yada Hollywood Ebediyet Mezarlığı.
Où est-ce que tu penses le trouver de toute façon?
Üstat Yoda'nın bu tür etki altında kaldığını öne sürmüyorsunuz ya?
Vous ne proposez pas que Maître Yoda est sensibles à une telle manipulation.
Bu arada, Hal ya da Ben seçilirse ne olacak?
Au fait, et si Hal ou Ben sont choisis?
Bu insanlar ne fena ya!
Ces gens sont les pires!
Ya her zaman çok meşgul olursan... - Bu davayı rafa kaldırdıktan sonra olmayacağım.
Je ne le serais pas, pas après que que j'ai résolu cette affaire.
Hatırlıyorum ama Tucker aradı. Bu gece Emma'ya bakamayacağını söyledi.
Calme-toi, Tucker a appelé, il ne peut pas garder Emma.
Mercy Lewis cadılardan veya şeytanlardan dolayı bu hâlde değil hastalığı ya da zihinsel bir sorunu var. Hâlâ orada bir hayvan gibi asılı.
Mercy Lewis ne souffre pas de l'oeuvre des sorcières ou des démons, mais d'une quelconque maladie naturelle ou d'une fièvre de l'esprit, pourtant elle est attachée ici comme un animal.
Bu sanığın, cadı ya da cadılar önünde tepki vermesi gerekmiyor muydu?
N'est-ce pas, révérend Mather? Ne doit-elle pas réagir face à la, ou les sorcières coupables?
Bu bölgede nadir de olsa görülen hortum çıkmadığı sürece bu bebek asla yıkılmayacak. Asla.
Et bien, sauf si il ya une tornade, ce qui n'est pas typique de la région, ce bébé ne tombera jamais, jamais.
birkaç gün içinde yok olur, sonra onu bir manastıra yollarız bu arada, bu küçük iz cevap veremeyeceğimiz sorular getirebilir ya Isabel'le olan bağlantısını çözerlerse, benim kuzenim olduğunu biliyorlarsa?
Dans quelques jours, ça sera parti, et nous pourrons la mettre dans un couvent. En attendant, cette petite marque pourrait conduire à des questions auxquelles nous ne pouvons répondre. S'ils faisaient le lien avec Isabel, s'ils apprennent qu'elle est ma cousine?
Bu, polis gözetimi yaparken bayat kahve içmeye ya da kefaret memurları her ne halt ediyorsa onu yapmaya benzemez.
Il s'agit pas de boire du café froid en planque. Rien à voir avec ton boulot de garante de caution.
Merhaba. Adını bilmiyoruz çünkü bu video yapıldığında daha doğmamıştın ama sen öğretmenimizin kızı ya da oğlusun.
On ne connaît pas vraiment votre nom parce que cette vidéo a été faite avant ta naissance,
- Sabahları bu kadar ses yapılır mı amına koyayım ya. Ne oldu ki?
Ouais, il est en haut.
Bak, burada ne olduğunu düşündüğünü bilmiyorum ama sana söyleyeyim bu aile sorunlu falan değil. Ya da her ne diyorsan.
Je ne sais pas ce que vous imaginez, mais je dois vous dire que ce n'est pas une famille en crise ou quoi d'autre, du tout.
Onun boyunda ve ağırlığındaki birinin merdivenlerden aşağıya düşerken hangi pozisyonlarda olabileceğiyle ilgili her ihtimali düşündük ve hiçbirinde kendi boynunu bu şekilde kıramayacağını gözlemledik.
Nous avons simulé toutes les trajectoires que peut suivre un corps de cette taille et ce poids en tombant dans les escaliers, et à aucun moment elle ne se casse le cou de la manière dont il a été effectivement cassé.
Hipokampus bu anıları, ne sıklıkla düşündüğünüze bağlı olarak sağlamlaştıran ya da zayıflatan kortekse gönderir.
Il les rejette pour le cortex, où ils se renforcent ou s'affaiblissent, en fonction de la fréquence dont on les utilise.
Peki bu,.. ... fiziksel ya da duygusal açıdan zarar görebiliriz diye koruyucu kozaların içinde yaşamamız gerektiği anlamına mı gelir?
Mais cela signifie-t-il que nous devrions vivre dans des cocons protecteurs, ne jamais nous exposer à de potentielles blessures, physiques ou émotionnelles?
Bu ne? - Şüphelimiz. - Ya?
Notre suspect.
Ya bu ya da buranın başka bir şeyi var. Ama ne?
Soit ça, soit il y a quelque chose à propos de cet endroit.
"Çok tatlıydı bu çocuk ya. Ne oldu ki?" diyorlar.
"c'était un gamin si mignon que lui est-il arrivé?"
İçindeki bu şey, Irzu'dan ya da başka bir tür tanrıdan gelmiyor.
La chose en toi, ne vient pas d'Irzu ou de n'importe quel Dieu
Sizden bunu istemeyi ya da sizi bu duruma sokmayı ben de istemezdim Wages Hanım.
J'aimerais ne pas avoir à vous demander cela, ou vous mettre dans cette position.
Ne yapacağını ya da nasıl hissedeceğini bilmek imkansızdır. Özellikle de en yakın arkadaşınsa. Bu yüzden üzgün olabilirsin.
C'est impossible de savoir quoi faire ou quoi ressentir, surtout quand c'est ton meilleur ami, alors tu peux être triste.
Bak, bence ya bu işe tam girelim ya da kıpırdamayalım.
Ecoutez, moi je dis qu'on veut une offre au prix, ou on ne vend pas.
Ya bu kez ne için? Tahtta başka bir Stuart için mi?
Un autre Stuart sur le trône?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]