Chester traduction Français
1,222 traduction parallèle
İşte Jesse and Chester.
C'était Jesse et Chester.
Chester, Jesse.
Chester, Jesse.
İyi halt ettin Chester.
Bravo, Chester.
Jesse ve Chester az önce evreni kurtardılar.
Jesse et Chester nous ont sauvés.
Yardımınız için teşekkürler. Jesse ve Chester.
- Merci pour tout, Jesse and Chester.
Aman tanrım, senin de Chester.
Mince! Toi aussi, Chester.
Chester'da.
Il est à Chester.
- Marsha ve Chester.
- Marsha et Chester.
Yani Chester ve Marsha'nın hangi saati söylediğini biliyorum.
Je sais quelle heure Marsha et Chester ont dit.
Marsha ve Chester Pazar günü sinemaya gitmeyi planlıyor. "
Marsha et Chester projettent d'aller au cinéma dimanche.
"Marsha saat 6'da buluşacaklarını düşünüyor, Chester ise 7'de."
Marsha croit qu'ils ont rendez-vous à 6 h, Chester à 7.
"Marsha ve Chester Phyllis'e kızdı."
Marsha et Chester en veulent à Phyllis.
Mesela Dr. Chester Stock'un Smilodun Californicus..
Peut-être " Les Réflexions du Dr Chester Stock...
Oh, Chester
Oh, Chester?
Ama çocuklar aslında ben, Mahruma Kampı'na gitmiştim. Batu Chester, New York'un tepelerindeydik.
Non, en vérité, c'était au camp Machnudin, dans la forêt de pins de Westchester, État de New York.
Chester Conlan ödüllü bir fotoğrafçıdır.
Chester Conlan est un artiste primé.
Chester A.Arthur yere düştü.
Oh, tombé Chester A. Arthur.
Chester Caddesi'ndeki o eski tuğla binayı bilirsin, değil mi?
Tu connais le vieil immeuble en briques, avenue Chester?
Chester Caddesi'nde binlerce eski bina var.
Y en a des millions d'immeubles en briques sur Chester!
Chester Hayvanat bahçesindeyiz..... David ve Goliath'ın banyo versiyonunu izlemek için.
Nous voici au zoo de Chester, pour voir David et Goliath à l'heure du bain.
Merhaba, Chester.
Hi, Chester.
Douglas MacArthur, Güneybatı Pasifik komutasındaydı, Chester Nimitz Orta Pasifik'ten sorumlu olacaktı.
Douglas MacArthur allait commander dans le Sud-Ouest Pacifique, et l'amiral Chester Nimitz dans le Pacifique Centre.
Onuncu masa. Dolap alarmı projesiyle Bayan Traister'ın sınıfı.
Table 10, la classe de Mlle Chester et leur alarme de casier.
En azından Chester'ın nefesi kokmuyor.
Chester, au moins, il a pas mauvaise haleine.
Chester, şimdi!
Chester, attaque!
- Evet, evet Chester.
- Vas-y, Chester.
Penders'ın yaptığı utanç verici, Chester'a saldırmayı öğretmesi.
C'est moche ce que Penders a fait, dresser Chester pour l'attaque.
Gel buraya Chester.
Viens ici, Chester.
Babası Chester Wilmore.
Son père, c'est Chester Wilmore.
Chester'dan bana tek hatıra bu eski ordu üniforması.
Tout ce qui me reste de mon Chester c'est sa vieille veste déchirée de l'armée.
Santa Barbara'daki Profesör ve Bn. Chester Walker'ın koleksiyonundan.
"De la collection du Professeur et Mme Chester Walker de Santa Barbara."
Daha sonra babanız Dr. Chester Walker'ın mülkiyetine geçmiş.
Il est ensuite devenu la possession... d'un Dr Chester Walker de Santa Barbara, votre père.
- Chester'ın parası yetmez.
- Pas avec le salaire de Chester.
Chester Walker, Bay Janely.
Chester Walker, voici M.Janely de Christie's.
- Chester. - Bu, kardeşimin eşi, Amélie Cosset.
Et voici ma belle-soeur, Amélie Cosset.
Seni Chester Norris Allen ile tanıştırmak istiyorum.
Je veux te présenter Chester Norris Allen.
Çünkü o 415 Chester Avenue'da değil.
Elle n'est pas... au 415 Chester Avenue.
Chester için çok teşekkür ederim.
Merci pour Chester.
Kristen, Jesse gidip Chester'a bakın, olur mu?
Kristen, Jesse... Allez voir comment se porte Chester.
Ama Chester'ı ben öldürmedim.
Mais je n'ai pas tué Chester.
Babam Chester'ı öldürmez.
Papa n'aurait pas tué Chester.
Chester Kent.
Chester Kent.
Hep şöyle düşünüp kendimi avutuyorum, Chester. Seninle hiç tanışmasaydım, utanılacak bir şey yapmazdım!
Mais je me console, Chester, en me disant que si je ne t'avais pas connu, je n'aurais jamais rien fait de honteux.
Chester, acaba diyorum dünyada kederden senden daha az anlayan bir insan evladı var mıdır?
Je doute qu'il y ait quelqu'un sur terre qui en sache moins sur le chagrin que toi.
Chester nerede?
Où est Chester?
- Chester nerede?
Où est Chester?
Chester müzik kutumu çaldığını itiraf etti mi?
A-t-il avoué avoir volé ma boîte à musique?
Chester caddesindekini.
Avenue Chester?
Chester mı?
Chester?
Selam Chester!
Salut, Chester.
Hadi gidip Chester'ı besleyelim.
Peut etre on devrait donner à manger à Chester. Pourquoi?