Durun biraz traduction Français
979 traduction parallèle
Hey çocuklar, durun biraz.
Une minute, les gars.
Durun biraz, tatildeyim.
Attends un peu. Je suis en vacances.
Durun biraz.
Un instant.
Durun biraz. İzin verin de yaşlı at hırsızı nerelere gittiğini kendi anlatsın.
Laissez cette vieille crapule nous raconter son voyage.
- Bence birine bu meseleyi anlatmalıyız. - Durun biraz.
Gardez votre sang-froid.
Durun biraz. Bu çok uzun bir süre. Zaman aşımına uğramıştır, değil mi?
Il est illégal de remonter si loin!
Durun biraz. Elinde ışık olan yabancı adamlara doğru koşmaz.
Il ne va pas se jeter sur vos lampes.
Durun biraz dedektif.
Une seconde.
- Durun biraz.
- Une seconde.
Durun biraz, şu nasıl?
Que dites-vous de ceci?
Durun biraz, sekiz gün yerine yedi günlük maaş.
Ça fait huit jours de salaire au lieu de sept.
Durun biraz çocuklar, sersem derken sizi kastetmedi.
Attendez. Ça n'avait rien de personnel.
Durun biraz.
Attendez un instant.
Çocuklar, durun biraz.
Attendez!
Durun biraz. Yemek yemek istiyoruz.
On peut dîner ici?
Hayır, durun biraz.
Une minute.
Durun biraz.
Une minute.
- Durun biraz.
- Une minute.
Durun biraz.
Pas si vite.
Durun biraz, olay sadece bıyık değil. Bu...
Il n'y a pas que la moustache.
Durun biraz. Düşünmeden hareket edip pişman olacağınız bir şey yapmayın.
N'allez pas faire quelque chose que vous pourriez regretter.
Durun biraz!
Un instant.
Durun biraz. Willy'yi ne çabuk unuttunuz?
Un moment, vous avez déjà oublié Willy?
Durun biraz!
Attendez!
Durun biraz.
Attends un instant...
Sakin olun! Durun biraz!
Une minute.
Durun biraz, gidip George'u da alalım.
Allons chercher George.
Hayır, durun biraz.
Non, mais attendez!
- Durun biraz.
- Quoi? - Un instant.
Durun biraz, kim o gelen?
Qui va là?
Durun biraz, yoksa ipin ucunu kaçıracağım.
Un instant, s'il vous plaît...
Durun biraz.
Attendez un peu.
- Hayır durun biraz..
- Attends un peu.
Durun biraz. Nereye gidiyorsunuz?
Attendez une minute!
- Durun biraz.
- Attendez.
Hey, durun biraz.
Attends, je vais avoir besoin de ça.
Durun biraz Bayan Fisher.
Vous l'avez vu- - Bailey l'a braqué.
Durun biraz.
Attends un peu.
Şimdi biraz durun, Bay Thornton.
Un ínstant, M. Thornton.
- Biraz durun...
- Écoutez...
- Durun biraz. Ellerim titriyor.
Une minute, mes mains tremblent!
- Durun ve biraz sakin olun.
Cessez de vous agitez et calmez-vous!
Durun biraz. Bayanı getirin buraya.
Faites-la entrer...
Durun biraz. Swann. Evet, oydu.
Attendez, Swan?
Durun biraz. Sanırım anladım.
Attendez!
Müfettiş bey, durun biraz. Şuna bakın.
Regardez!
Öyle durun. Kanada biraz daha yakın efendim.
Rapprochez-vous de l'aile.
Durun biraz!
- Un jeu de loto!
Durun biraz, hele bir anlayayım. Sen kaybedersen, her birimize 1000 papel vereceksin, öyle mi?
Je veux être sûr de comprendre.
Durun burda biraz üzerlerine Hall'ü biz saldık.
Hall compte sur nous.
- Durun, durun. Bekleyin biraz. Söylediklerinizin tek kelimesini anlamadım ama kulağa harika geliyor.
Je ne comprends pas un mot, mais ca doit être formidable.
biraz 988
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz uyu 104
biraz daha 472
biraz daha iyiyim 16
biraz sonra 59
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz uyu 104
biraz daha 472
biraz daha iyiyim 16
biraz sonra 59
biraz daha dayan 42
biraz daha var 16
biraz dinlen 152
birazdan görüşürüz 75
biraz daha kal 33
biraz bekle 203
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelir 64
birazdan gelirim 80
biraz daha var 16
biraz dinlen 152
birazdan görüşürüz 75
biraz daha kal 33
biraz bekle 203
biraz sakin ol 53
biraz daha iyi 17
birazdan gelir 64
birazdan gelirim 80