Emin olamıyorum traduction Français
254 traduction parallèle
Tekrar tekrar düşünüyorum ama emin olamıyorum.
J'y ai pensé maintes fois et je ne sais pas.
Ne olduğunu öğrenene kadar tam olarak emin olamıyorum.
Je ne pourrai pas en être sûr avant de découvrir ce qui s'est passé.
Fakat emin olamıyorum.
Mais je peux le voir.
Hedefe yakın olmalıyız ama emin olamıyorum.
On est peut-être près de la zone de largage.
Başka bir ufak detay daha var ama bu konuda tam emin olamıyorum.
Il y avait encore un petit détail mais, alors là, je suis moins affirmatif.
Bazen senden bile emin olamıyorum.
Je ne te fais même pas confiance.
Yani, emin olamıyorum.
Je veux dire, je ne peux pas être certain.
Emin olamıyorum.
Je ne suis pas certaine, Martha.
Siz emin gözüküyorsunuz. Ben emin olamıyorum. Gidelim.
C'est vous qui le dites, je ne peux rien garantir.
Emin olamıyorum.
Je ne sais plus trop.
Buralara mı koydum emin olamıyorum.
Où ai-je bien pu la mettre?
- Emin olamıyorum.
- J'hésite.
Bana her şey aynı görünüyor. Emin olamıyorum.
Pour moi, tout se ressemble.
Bundan çok emin olamıyorum.
Je ne suis pas très sûre.
Ama biliyorsun tatlım, bazen geceleri ben de emin olamıyorum. Ama sonra geğiriyorsun.
Tu sais, certains soirs, je n'en suis pas sûre non plus... jusqu'à ce que tu rotes.
Bazen... O'nu hissettiğimi düşünüyorum, ama emin olamıyorum.
Il me semble parfois que je le ressens, mais jamais je n'en suis sûr.
Bilmiyorum, emin olamıyorum.
J'hésite. J'ai des doutes.
Emin olamıyorum.
Tu vois, je ne me souviens même plus.
Ama emin olamıyorum.
Mais je n'en suis pas sûr.
Bilmiyorum, emin olamıyorum.
Je suis pas vraiment sûre.
Hangi güvenlik önlemlerini engellediğinden emin olamıyorum.
Il arrive à brouiller le système sur lequel il travaille.
"Doğrusunu istersen artık emin olamıyorum."
Pour te dire la vérité, je ne sais plus.
Sonra gidiyor, gördüğümden emin olamıyorum.
Puis c'est parti, et je me demande si j'ai rêvé.
Emin olamıyorum.
Je n'en suis pas sûr.
Biraz tuhaf hissediyorum aslında. Kafam karışık. Burada olduğumdan emin olamıyorum.
J'me sens décontenancée, désorientée, je sais pas trop où j'en suis...
ben sadece emin olamıyorum, yani bunun sonunda bizden beklentisi çoğalacak mı?
Je ne sais pas si oui ou non il s'attend à quelque chose. Comme quoi? S'il s'attend à plus d'argent.
Bazen ne zamandır bu savaşta bulunduğumdan emin olamıyorum.
Des fois je me demande depuis quand je fais cette guerre.
Şu anda onun için hissettiklerimde emin olamıyorum.
Je suis pas sûre de mes sentiments.
- Sponsor buldum gibi ama henüz kesinleşmedi. - O yüzden emin olamıyorum bir türlü.
J'ai le financement, mais ce pas encore sûr.
Kaptan, emin olamıyorum ama, sanırım yabancı tarafından biraz önce kontrol edildim.
Je n'en suis pas sûr, mais Je crois que Je viens d'être possédé.
Emin olamıyorum.
Je suis pas sûr...
Ama bunun gerçekten olduğundan emin olamıyorum.
Mais je ne suis pas entièrement sûr que ça se soit passé.
- Artık hiçbir şeyden emin olamıyorum.
Je ne peux plus être sûr de rien.
Emin olamıyorum, fakat sanırım Vietnam Savaşı'nı protesto ediyor.
Je crois qu'il proteste contre la guerre du Viêt-nam. Qu'est-ce qui se passe?
Emin olamıyorum, ama, ımm... Bu da bi duşakabin ya da bi tutuklama emri.
Je n'en suis pas sûr, mais... ou c'est une douche, ou c'est une assignation d'habeas corpus.
Gerçeği söylemek gerekirse, Lauren bazı günler bunun çok iyi bir şey olduğunu düşünüyorum bazı günlerse o kadar emin olamıyorum.
Lauren... il y a des jours où je pense que c'est une bonne chose... et d'autres où j'en suis moins sûr.
Ama emin olamıyorum.
Rien n'est sûr.
Emin olamıyorum.
Je ne sais pas.
Planı anladığından bile emin olamıyorum?
Comment savoir si tu comprends le plan?
Çünkü tam emin olamıyorum.
Je n'étais pas sûre quand je l'ai essayé.
Ama emin olamıyorum...
Mais je n'en suis pas sûr.
Ben de emin olamıyorum.
J'en suis pas si sûre
- Bazen emin olamıyorum.
- Parfois, je me demande.
Konu Shakespeare olunca çok emin olamıyorum, ipucu istiyorum.
Shakespeare n'est pas trop mon fort, j'ai besoin d'un indice.
- Yardımınızı istemek için hala emin olamıyorum.
- Je ne sais pas si je veux votre aide.
- Emin olamıyorum.
- Je ne peux jamais en être certaine.
Bazen onu gerçekten gördüğümden bile emin olamıyorum.
En fait, je me demande parfois si je l'ai vraiment vu.
Tam iki şeyin ortasındayım, ara sıra emin olamıyorum.
Je suis entre les deux et parfois j'hésite.
Emin olamıyorum.
Je n'en suis pas sûre.
Emin olamıyorum.
Comment être sûre?
Emin olamıyorum.
Je ne suis pas sûre.
emin değilim 1019
emin misin 2639
emin ol 169
emin olmak istiyorum 28
emin olmak istedim 23
emin olun 89
emin olmak için 34
emin olabilirsin 152
emin misiniz 577
emin olabilirsiniz 33
emin misin 2639
emin ol 169
emin olmak istiyorum 28
emin olmak istedim 23
emin olun 89
emin olmak için 34
emin olabilirsin 152
emin misiniz 577
emin olabilirsiniz 33