Eğleniyoruz traduction Français
613 traduction parallèle
Eğleniyoruz.
Nous nous amusons.
"Çok eğleniyoruz. Keşke biz de Mineola'da olsaydık." yaz.
Ecris-lui : "Nous voudrions être avec vous."
Valsten herkes sıkıldı, ama biz eğleniyoruz!
Ils dansent tous la valse et ils s'ennuient. Nous, on s'amuse. Tu trouves?
Hep birlikte eğleniyoruz.
C'était une journée magnifique.
Tiyatroda dans ediyor, gülüp eğleniyoruz. Henrik burada, kök salmaya başlayarak yatıyor.
Au théâtre nous dansons, et là-bas, Henrik est en train de se décomposer.
Çünkü eğleniyoruz ve birkaç gün daha sürmesini istiyorum klişe bey!
Ma compagnie ne vous suffit pas?
Eğleniyoruz ne güzel!
C'est trop marrant!
- Biz çok eğleniyoruz değil mi?
- Nous nous amusons bien?
- Evet çok eğleniyoruz.
- Nous nous amusons bien.
Sadece, eğleniyoruz.
On s'amuse, c'est tout.
- Sen, dur. - Eğleniyoruz.
- Mais on s'amuse.
Birlikte eğleniyoruz, değil mi?
On s'amuse, ensemble, non?
Ben. Senle ben çok eğleniyoruz, değil mi Lolita?
Nous sommes heureux, n'est-ce pas?
Ama aramızda hiçbir şey yok, sadece eğleniyoruz.
Mais il n'y a rien entre nous, on s'amuse juste.
Seninle ben, başbaşa konuşup eğleniyoruz.
Vous et moi ici, à passer un bon moment.
Çocuklar rahatsızlık verdiler mi? Hayır, arkadaşlık ediyorlar. Birlikte çok eğleniyoruz.
Ils s'amusent avec moi.
Burada hepimiz oturmuş eğleniyoruz.
Nous voilà tous réunis dans une ambiance de plénitude, de joie.
Seninle çalışırken eğleniyoruz. Ancak şunu anlamalısın ki, aramızda -
Nous aimons bien travailler ensemble, mais il faut que tu comprennes qu'entre...
Nasıl da eğleniyoruz.
Qu'est-ce qu'on s'amuse!
Güldüğümüzde eğleniyoruz.
On s'amuse, on rit.
Sadece biraz eğleniyoruz.
- Arrêtez. On s'amuse un peu, c'est tout...
Onlar orada yatarken biz burada eğleniyoruz.
Nous voici assis à leur table à passer du bon temps alors qu'ils gisent là...
Genelde muhabbet edip eğleniyoruz.
Normalement on bavarde, On s'amuse.
Sadece eğleniyoruz, o kadar.
On s'amusait, c'est tout. Vous croyez que c'est une fête?
Demek istediğim, buraya eğlenmeye geldik. Ve eğleniyoruz.
On est là pour s'amuser, alors on s'amuse.
Orada çok eğleniyoruz.
Il est rare qu'on s'ennuie là-bas.
- Ne işiniz var burada? - Biraz eğleniyoruz.
- Qu'est-ce que vous faites là?
Eğleniyoruz!
On s'amuse bien!
- Birlikte eğleniyoruz.
On a du bon temps ensemble.
Yalakalık yapmıyor. Eğleniyoruz. Kabiliyetimiz var.
Nous sommes doués pour le rodéo.
Çok eğleniyoruz. Siz gelin buraya.
Ben, venez plutôt ici.
Biraz eğleniyoruz.
Juste pour s'amuser.
Eğleniyoruz.
C'est marrant.
Yapma ama eğleniyoruz şurada.
Ecoute, on s'amuse.
Haydi ama, eğleniyoruz! - Kes şunu!
" N'attendez pas tout de votre pays...
Amma eğleniyoruz baba!
C'est vraiment drôle.
Galiba hâlâ eğleniyoruz.
Je crois qu'on s'amuse toujours.
Eğleniyoruz.
On s'amuse.
Burada eğleniyoruz.
On se marre bien.
- Sadece eğleniyoruz.
- Ce l'est et ce ne l'est pas. - Nous nous moquons de ce genre de truc.
Amma eğleniyoruz.
C'est vraiment un bon moment.
Ne kadar da eğleniyoruz, değil mi Marcie?
Qu'est-ce qu'on s'amuse, hein, Marce?
- Ama çok eğleniyoruz, değil mi?
- Mais on va s'amuser, pas vrai?
Eğleniyoruz.
J'ai peur...
Bu kadar gülüp eğleniyoruz işte.
Oui, bien sur.
Eğleniyoruz sanırken kişisel gelirlerini tırtıklayıp duruyorlardı.
C'était un forçat, à Toulon.
Nasıl da eğleniyoruz.
- Bonjour.
Onunla eğleniyoruz sadece.
Il est marrant, c'est tout.
Çok eğleniyoruz.
On s'amusait bien!
Sadece egleniyoruz.
On s'amuse juste un peu.
- Evet, oldukça eğleniyoruz.
Oui, on se marre bien.
eğlenceli 161
eğlence 94
eğlenmek 33
eğlen 41
eğlenelim 20
eğleniyorum 26
eğlendim 16
eğlenin 36
eğlendik 22
eğlenceliydi 102
eğlence 94
eğlenmek 33
eğlen 41
eğlenelim 20
eğleniyorum 26
eğlendim 16
eğlenin 36
eğlendik 22
eğlenceliydi 102