Geldiğine sevindim traduction Français
596 traduction parallèle
- Geldiğine sevindim.
- Je suis heureuse de vous voir.
Geldiğine sevindim oğlum bizimle kiliseye gidememiş olsan bile.
Heureux que tu sois des nôtres, mon fils, même si tu n'as pas le temps de venir â l'église.
Geldiğine sevindim.
Je suis heureuse de te voir.
Buraya geldiğine sevindim.
Je suis contente que tu sois là.
Geldiğine sevindim.
En tout cas, c'est gentil être venu.
Geldiğine sevindim.
Je suis heureuse que vous soyez venue.
Geldiğine sevindim.
Je suis heureux que vous soyez venue.
- Geldiğine sevindim.
On a bien fait de venir ici.
Neyse, geldiğine sevindim.
En tout cas, je suis ravi que tu sois venu.
Geldiğine sevindim.
Content de vous revoir.
- Geldiğine sevindim. Bir dakika.
- Je suis heureux que vous soyez venu.
Geldiğine sevindim.
Je suis contente que tu sois là.
Geldiğine sevindim.
C'est gentil d'être venu.
Geri geldiğine sevindim, Angel.
Bienvenue, Angel.
Geldiğine sevindim, Kirsty.
Je suis content que tu sois venue.
Rance. Geldiğine sevindim.
Je suis content que vous soyez venus.
Her neyse, bizimle tünele geldiğine sevindim.
Heureux de t'avoir au tunnel.
Geldiğine sevindim.
Contente que tu sois venu.
Geri geldiğine sevindim, Sally.
Je suis content que tu sois revenue.
Al bakalım. Önce bana geldiğine sevindim.
Je suis heureux que vous vous soyez adressé à moi.
Geldiğine sevindim.
Merci d'être venu!
Geri geldiğine sevindim.
Je suis contente que vous soyez revenu.
Geldiğine sevindim.
Je suis ravi que vous soyez venue.
Geldiğine sevindim Guy.
Je suis contente de vous voir, Guy.
Tamam, geldiğine sevindim.
D'accord, je suis contente que tu sois venu me chercher.
- Geldiğine sevindim.
- Content que tu sois venue.
Sağ salim evine geldiğine sevindim.
Je suis ravi de le voir ici.
- Geldiğine sevindim ama kısa tut.
- Heureux de vous voir mais faites court.
Geldiğine sevindim.
- C'est gentil de venir me voir.
Ah Levy. Geldiğine sevindim.
Levy, c'est gentil d'être venu.
Geldigine sevindim.
Content de te voir.
- Geldiğine sevindim Fenner.
Content de vous voir.
- Pres, geldiğine çok sevindim. Sanmıştım ki..
Quel plaisir de vous voir, je pensais que...
Kendine geldigine sevindim.
Je suis heureux de vous voir raisonner.
- Babacığım, geldiğine çok sevindim.
Parlez carrément.
Ah şekerim, geldiğine o kadar sevindim ki!
Oh trésor, je suis si contente que tu sois venu.
Geldiğine çok sevindim, John. Biriyle konuşmaya çok ihtiyacım var.
J'ai besoin de parler à quelqu'un.
Geldiğine çok sevindim, Satoko.
Voilà des âges que je ne t'avais pas vue, Satoko.
- Geldiğine sevindim.
- Pourquoi si tôt?
Geldiğine çok sevindim, seni tekrar görmeyi umuyorum.
Merci d'être venu. J'espère te revoir.
Geldiğine çok sevindim.
Je suis heureux que tu sois venu.
Anneanneciğim geldiğine çok sevindim.
Je suis si contente que tu sois là.
Geldiğine çok sevindim.
Je suis contente que vous soyez venu.
Görev raporlarını sunmaya geldiğine sevindim.
Je suis heureux de vous voir.
Wow, Geldiğine gerçekten sevindim.
Comme je suis contente!
Sabata, buraya geldiğine sevindim.
Sabata, ravi de te voir.
Sana bir şey diyeyim mi? Önce bana geldiğine çok sevindim.
Je suis reconnaissant que vous soyez venue me voir d'abord.
Geldiğine çok sevindim.
Je suis contente que tu sois venu.
Geldiğine çok sevindim. Kollarımda seni sarmak için sabırsızlanıyorum.
Je suis si heureux que tu sois revenue, pour te serrer dans mes bras.
Geldiğine çok sevindim Jozef.
Que je suis content, Joseph, de te voir arriver.
Geldiğine çok sevindim.
Ravie que tu sois venu.
sevindim 225
geldin 84
geldim 384
geldi 321
geldin mi 58
geldiğinde 28
geldik 352
geldiniz 33
geldik mi 60
geldin demek 49
geldin 84
geldim 384
geldi 321
geldin mi 58
geldiğinde 28
geldik 352
geldiniz 33
geldik mi 60
geldin demek 49