English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ G ] / Gi

Gi traduction Français

714 traduction parallèle
Arabanıza zorla girerim, elbisem yırtıIır ve çığIık atarım,
Je m'incruste dans votre voiture, je déchire ma robe, je crie.
Giºedeki felegini ºaºiracak! 1'e 1 0'la Sun-Up'a oynayacaktim.
Et j'allais jouer Sun-up, à 10 contre 1!
Şimdi de, GI radyo kamyondan kamyona bir bağlantıyla Red Herring ve "Aman Allah Çok Büyükler" korosunu sunar.
Maintenant Radio GI présente son spectacle tout-terrain... avec Jean Brouille et sa chorale de renommée internationale.
Kısa sürede hayata dalıp, bir düzene gi...
Il vient à peine de rentrer, il ne peut pas...
# Güzel, muhteşem bayan, savaştan değil de askerlerden mi hoşlanırsın?
Schön, fein Fraülein. Tu aimes les GI, nicht wahr?
Askerler Alman kadınlarla arkadaşlık ediyor...
Des GI en marivaudage avec des Allemandes...
Malum, Amerikalı kız, eski Amerikan askeri.
Une Américaine, ex-GI.
İyi görünümlü eski askerler... dünyadaki en nazik ulusta en nazik insanlara katıldılar.
Mes beaux ex-GI fréquentent le peuple le plus poli du monde.
Bir Çingene gibi vahşi...
Il était sauvage comme un gi...
Güleryüzlü Amerikan askerlerine dostça bir karşılama yaptığımızdan emin olalım.
Recevez ces souriants GI avec le sourire.
Daha sonra, bu yalnız askerlerin kendilerini evlerindeymiş gibi hissetmelerini isteriz.
Ce délai passé, les GI... devront se sentir chez nous comme chez eux.
Onlara göre, askeri aletleri, silahları falan da varmış.
Selon eux, ils ont tout l'attirail du parfait GI.
Merhaba, Amerikalı dostlar.
Bonjour, mes amis GI.
Amerikalı dostlar, gözlerinizi bu unutulmuş savaşın 1020. şafağına açmış bulunuyorsunuz. Yüzsüz siyasetçilerinizin deyişiyle " Adli bir vakıa.
Amis GI, nous sommes à l'aube du 1020e jour de la guerre oubliée que vos politiciens préfèrent appeler
Amerikalı dostlarım, siz barış istiyorsunuz.
Amis GI, vous voulez la paix.
Arkanızdaki askerler Amerikalı mı, yoksa Çinliler mi?
Votre voisin est un GI ou un Chinois?
Merhaba, askerler.
Bonjour, les GI.
- Bunlar bizimkiler!
- C'est des GI.
Han Sang-gi Orkestra : Kore Film Müziği Orkestrası
Han Sangki
Askerlerimizden biri buradaki bir bayan çalışanınızın düşman ajanı olduğunu rapor etti.
Un de nos GI Vient de nous signaler... qu'une de vos employées ici... est une ennemie.
Birinci Bölük'ten bir çavuşla tanışana dek kızıl bayrak sallayarak çok eğleniyordum.
J'étais bien chez les Rouges, jusqu'à ce que je rencontre un GI.
Şu eski asker Stuart başka bir kata transfer edilmiş ama Johnny, Trent veya Boden'in konuşmaya başlayacağından emin.
L'ex-GI, Stuart, a été transféré, mais Trent ou Boden lâchera le morceau.
SEV-Gİ-LİM.
Allez... Mon amour.
Altıncı : "gi". Adaletten vazgeçeceksin.
Sixièmement, rejeter la justice.
Ko-tei-chu-shin-rei-gi-ren-ji :
Bohachi :
Paşamız, Chang Pao-chai'gi tutuklamak için emir verecek mi?
Ordonnez-vous l'arrestation de Chang Pao-chai?
Yarın sabah yola gi...
On part demain matin pour...
Gi Gi gidebilir
Zhi-zhi, je veux bien.
... gi... di... yo...
Je vais aller prendre un café.
Gi... gidiyorum. Gidiyorum.
Je m'en vais.
Diğerleri için G.I.'ın "Sevgili John" tezkeresi hazırlandı. Bunun anlamı kaybettiklerini yerine koymak için baştan başlamaktı.
[Foule enthousiaste] pour les autres, les GI DELA "DearJohn" lettres - cela signifie recommencer, en remplacement de ce qu'ils ont perdu.
Askerlik Kanunu.
– Qui? La GI Bill.
LUGASH'A Gİ.
ALLEZ Au LuGASH.
Fra - gi - ley.
Fra-gi-lé.
"Oğluma Kung Fu saplı G.I. Joe alamayacağım."
"Mon fils ne pourra pas avoir " son GI Joe qui fait du kung fu ", vous voyez?
GI joe!
G. I joe!
Bir kadın çığIık atıyormuş gibi.
On dirait une femme qui hurle.
Bana bak seni küçük asker.
Foutu, petit GI!
- O herkese Earl der.
- Pour lui, tous les GI's.
DA-ĞI-LIN!
Dispersez-vous!
Yerdeki kanı fark ediyor musun? ÇığIıklarını duyuyor musun?
Tu vois le sang, tu l'entends hurler?
Nikko'ya bittiğini söylersin. Nokta. Sosyal sınıfını düşüreceğini söyle ona.
Dis à Nikko que c'est terminé, fini, que tu descends dans l'échelle sociale, que tu aimes un GI, que tu auras des enfants dans un pavillon de banlieue, et que tu vas te marier.
Sonra o duyduğun çığIığı attı.
Puis il a hurlé.
Attığı çığIıkları hatırlıyor musun?
Vous vous rappelez ses hurlements?
ÇığIıkları duymaktan hoşIanıyor gibiydin.
Vous aimiez tellement entendre ces cris.
Herkesin önünde çığIık atmanı istiyorum!
Vous serez châtié devant la population!
Bir ağızdan çıkan çığIığı hiç işittiniz mi?
Vous savez quel bruit fait une bouche qui crie?
Kendi çığIığımı.
La mienne.
- tam çığIığı duyduklarında.
- quand ils l'ont entendue crier.
Bütün kadınlar çığIık attı.
Les femmes dans le public hurlaient.
ÇığIığın onlara ele verecek.
Tes cris les feront rappliquer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]