Glen traduction Français
1,202 traduction parallèle
Hayır, sadece Glen.
C'est Glen.
O yüzden, Frank, Glen veya Yarık Dudak Steve'i göndersin.
Alors, je ne sais pas. Envoie-lui Frank, Glen ou Steve bec-de-lièvre.
Deniz Piyadesi Glen Quagmire.
Enseigne Glen Quagmire.
- Glen, bir akrabanın acil bir sorunu var.
- Glen, on a une urgence familiale.
Devam et Glen, sadece gezin dur.
Oh mais oui Glen, tournes-toi les pouces, c'est bien...
Bak şimdi Glen, öncelikle böyle görünsem de dayanıklıyımdır.
Ok, premièrement Glen... Je suis nerveux, ok?
- Ya sen, Glen?
- Et toi, Glen?
O da çocuk için bir aile buldu. Pek paraları yoktu. Adama bir iş ve arazi verdi.
Il a trouvé un couple pauvre sans enfant, il a donné un boulot au mari et leur a acheté une grande propriété à Glen Cove.
Ve eğer onu hatırlamak ve onunla ilgili düşünmek istiyorsanız bugün tam zamanı.
Maintenant, si quelqu'un a besoin de rassembler ses pensées et se souvenir de Glen... Gwen... hem... et bien c'est le jour.
Glen Capri Motel'inde, ve öğlene kadar da orada olacak.
Il est au Motel Glen Capri... et il y sera jusqu'à midi.
Ben Ken Rudolph, bugün polisle sivil bir kişi arasında çıkan çatışmanın kanlı bittiği Glen Capri Moteli'nden bildiriyorum.
Ici Ken Rudolph au Motel Glen Capri où une altercation entre la police et un homme a fini en bain de sang.
Senin derdin nedir Glen?
Quel est votre problème?
- Glen, seni görmek çok güzel.
- Glen, c'est super de te voir.
Glen'e güvenebilirsin.
On peut lui faire confiance.
Hey sen, Glen.
Salut, Glen.
Ben de Glen'i mutfağa götüreyim ve nerede sandviç yapacağını göstereyim.
Je conduis Glen à la cuisine Iui montrer où se faire un sandwich.
Her şey yolunda, Glen, sadece yolunda.
Tout va bien, Glen, vraiment.
Aman Tanrı'm, Glen, burada ne yapıyorsun?
Glen, que fais-tu ici?
Glen, bana güvenmek zorundasın, lütfen.
Glen, fais-moi confiance.
Ah, Glen'e evi gezdiriyordum.
Je faisais visiter la maison à Glen.
Hadi, Glen. Neden önden ilerlemiyorsun?
Glen, devance-moi.
Dinle, Glen'e güveniyorum.
Je fais confiance à Glen.
Tatlım, o Glen'e bundan bahsetmemiş.
Elle ne lui a rien dit.
Glen bunu keşfetmiş.
C'est lui qui l'a découvert.
Yani güçlerimizi bir katile gösterebilirken Glen'e gösteremiyoruz?
On les montre à un meurtrier, mais pas à Glen?
Bir cadı olduğumu en yakın arkadaşım Glen'e söylemem hiç iyi değil, ama Phoebe'nin bunu yabancılarla dolu bir odaya söylemesi sorun değil?
Je ne peux pas dire à mon ami Glen que je suis une sorcière, et Phoebe le dit à des étrangers?
Ah, Glen!
Glen!
Bunun Glen'i getirmemize nasıl bir yararı dokunacak?
Comment on va ramener Glen?
O fare-iblis şeye kaseti versek bile onun Glen'i öldürmesini nasıl durdurabiliriz?
Même si on donne la cassette à cette espèce de rat, qui l'empêche de tuer Glen? On n'a aucun moyen de pression.
Yani onu Glen'le değiş tokuşa razı getireceğiz.
Sa tête en échange de Glen.
Glen'i, en iyi arkadaşımı büyük tehlikenin içine sokan benim.
C'est moi qui ai mis Glen, mon ami, en grand danger.
- Hayır, Leo, Glen ellerinde.
- Non, Léo, ils ont Glen.
- Şimdi Glen'i serbest bırak.
- Laissez-le partir.
Yapma. Glen'in kafasını kesebilir.
Ça pourrait lui couper la tête.
Evet, Glen körfezin karşısındaki arkadaşında kalacak.
Glen va loger chez un ami de l'autre côté de la baie.
- Glen, bence gitme vaktin geldi.
- Glen, il est temps de partir.
Belki Glen üzerinde de biraz toz kullanmalıyız diye düşünüyorum.
On pourrait utiliser cette poussière sur Glen.
Sanırım ondan çok hoşlandım. Yani diğer çocuk Glen'den sonra cadı olduğumu öğrendiğimden beri ilk iş pişirdiğim adam.
Je crois que je l'aime beaucoup, et, excepté Glenn, c'est le premier type avec qui je sors depuis que j'ai découvert que j'étais une sorcière.
Alo, evet. Glen-Rock'ın numarasını alabilir miyim?
Je voudrais le numéro de Glen-Rock...
Glen...
Glen...
Glen-Rock!
Glen-Rock!
Glen-Rock Oto Yıkama.
Glen-Rock Lavage Auto.
Bu aralar hiçbir şey için endişelenmeyecek kadar Glen Garry gibi koşuşturup duruyorsun.
On dirait que tu es trop occupé comme le loser de Glengarry Pour te soucier d'autres choses en ce moment.
Peter Griffin ve Glen Quagmire perili evden ayrılırken bir buçuk saatten sonra sadece onurlarını değil arkalarında iki hat idrar izi de bıraktılar.
- Peter Griffin et Glen Quagmire ont fui la maison hantée au bout d'une demi-heure en laissant derrière eux leur fierté et des traces d'urine.
- Ne? Bilmem ki, Glen.
Je ne sais pas, Glen.
Glen, bu kadar iyi bir arkadaş olup, bana göz kulak olduğun için sağ ol.
Merci de t'occuper de moi comme un véritable ami.
Kariyerlerini bırakıp alkolik olurlar. Sunny von Bülow gibi komalık olursun. Glen Close'un filmde seni oynamasına engel olamazsın.
Elles laissent tomber leurs carrières, deviennent alcooliques, et si tu es Sunny von Bülow, tu finis dans le coma, incapable d'empêcher Glenn Close de jouer ton rôle.
Kafam o kadar dağıldı ki Glen Shupe'u unuttum.
Avec tout ça, j'ai complètement oublié Glen Shupe.
Tam burada! Arabulucu takımı.
Glen Dumont, brigade des négociateurs.
Peter, bu Glen.
Peter, je te présente Glen.
- Glen Shupe.
- Glen Shupe.