Hep sevdim traduction Français
382 traduction parallèle
Biliyorsun ki seni seviyorum, hep sevdim ve seveceğim de.
Tu sais que je t'aimerai toujours.
Oh, Juanillo, seni zaten seviyorum. Hep sevdim ve sevicem.
Je t'aimerai toujours.
- Aslında, seni severim. Hep sevdim.
- Je t'aime bien, en fait.
En son düşündüğün ben olayım zira seni hep sevdim.
- Oui. - Que ta dernière pensée aille vers moi. Je ne t'ai jamais trompé.
Sanırım onu hep sevdim.
Je crois l'avoir toujours été.
Senin yanında olmayı hep sevdim Mildred.
Tu m'as toujours plu, tu sais?
İnsanlar için bir şeyler yapmayı hep sevdim.
J'adore rendre service.
Hep sevdim ve... hep seveceğim.
Je t'ai toujours aimée et je t'aimerai toute ma vie.
Seni hep sevdim.
Je t'ai toujours porté dans mon cœur.
Seni severim. Hep sevdim.
Je t'aime bien.
- Seni hep sevdim.
Je vous aimerai toujours.
Seni hep sevdim.
Je n'ai jamais cessé de t'aimer.
Hep sevdim seni.
Je t'aime depuis toujours!
Ayrı kaldığımız onca yıl boyunca seni hep sevdim.
Je n'ai jamais cessé de t'aimer, tout le temps de notre séparation.
Kışı hep sevdim.
J'ai toujours aimé l'hiver.
Ama ben seni hep sevdim!
Mais je t'ai toujours aimee.
Burayı bu yüzden hep sevdim.
cet endroit est suffisament pour vivre.
Şu resmi hep sevdim. Çok yazık.
J'ai toujours aimé cette photo, elle est si triste...
Seni hep sevdim, o geceden beri.
Je t'ai aimé Depuis le premier soir.
Hep sevdim.
Je t'ai toujours aimé.
Seni hep sevdim ve sen de onun kadar siyahsın.
Tu sais que je t'ai toujours aimée, et tu es aussi noire que lui.
Hep sevdim ve hep seveceğim.
Je t'ai toujours aimé, et je t'aimerai toujours.
Onu hep sevdim.
Je l'ai toujours aimée.
Seni hep sevdim Eva.
Je t'ai toujours aimée.
Seni hep sevdim Sayers.
Tu m'as toujours plu, Sayers.
Seni hep sevdim.
Je t'ai toujours aimée.
Seni hep sevdim, Martin.
Je t'ai toujours aimé, Martin.
Ve kalbimin derinliklerinde onu hep sevdim!
Au fond de mon cœur, je l'aime.
Hep sevdim, küçüklüğümden beri. Hayır.
Je t'ai toujours aimé, depuis ma plus tendre enfance.
Onu seviyorum. Hep sevdim.
Je l'aime et ce depuis toujours.
Seni, Manuela'yı hep sevdim.
Je vous aimais bien, vous et Manuela.
Macerayı hep sevdim.
J'ai toujours eu le goût de l'aventure.
Ama bu sorun teşkil etmiyor çünkü gördüğüm şeyi hep sevdim.
Ça va parce que... j'ai toujours aimé ce que je voyais.
Hep sevdim, hep seveceğim... kararın ne olursa olsun.
Depuis toujours. Et pour toujours. Quoi que vous décidiez.
Onu seviyorum. Onu hep sevdim.
Écoute, je l'aime.
Biliyorsun, tamamen dürüst olmak gerekirse, Julia'yı hep sevdim.
J'avoue que c'est Julcia que j'ai toujours aimée.
Babacığımı hep sevdim.
J'ai toujours aimé papa.
Çocukları hep sevdim.Bence iyi anne olurdum.
J'ai toujours aimé les enfants. Je crois que j'aurais fait une assez bonne mère.
Ben seni ne olursa olsun sevdim hep.
Et je t'ai toujours aimée quand même.
Hep seni sevdim. Hiç başkasını sevmedim.
Je n'ai jamais aimé que vous!
Bunu ona hiç göstermedim, hem de hiç ama onu hep çok sevdim.
Je ne lui ai jamais montré mais je l'ai toujours aimée.
Sevdim bunu. Hep bir otel dedektifini azarlamak istemişimdir.
Je rêve de faire une scène à ces types-là.
Ben hep yaşlı erkekleri sevdim.
J'ai toujours préféré les hommes plus âgés : Roosevelt, Churchill.
Hayatım boyunca hep onu sevdim.
Je l'ai toujours aimé.
Her zaman sevdim ve sanırım hep seveceğim.
Je t'ai toujours aimé et je t'aimerai toujours.
Onu sevdim. Ona hep verdim...
Je lui ai donné tout ce qu'elle voulait.
Bazen büyük saçmalıklar yaptım, fazla akıllı da değildim ama seni hep çok sevdim.
Je n'ai pas toujours été... raisonnable, ni pratique, mais je t'ai aimé de tout mon cœur.
Ciddi bir ilişkiden hep çekindim ve sadece babamı sevdim.
J'en avais peur, je n'aimais que mon père.
Stacey, hep seni sevdim.
C'est toi que j'aimais!
- Çocukluğumuzdan beri hep seni sevdim, İvan'ı sevdiğin zaman kalbim kırıIdı ama hâla seni seviyorum!
Tu m'as brisé le cœur en aimant Ivan. Pourquoi n'avoir rien dit?
- Biliyorsun seni hep sevdim.
- Je t'ai toujours aimé, tu sais.