Ikimiz de biliyoruz traduction Français
3,005 traduction parallèle
Abigail'in itirafını bir yana bırakırsak, gerçeği ikimiz de biliyoruz.
Confession d'Abigail de côté, vous et moi savons tous deux la vérité.
Ama ikimiz de biliyoruz ki yüz bin dolardan fazlaya seksüel gücünü sattığın at.. ... sahte.
Mais toi et moi on sait tous les deux que le cheval dont tu vends les faveurs sexuelles pour pas moins de 100.000 £ la paillette est un imposteur.
Hadi ama bunun yaklaştığını ikimiz de biliyoruz.
Oh allez, on sait tous que sa va arriver.
Ama nereye gidersek gidelim eski alışkanlıklarıma döneceğimi ikimiz de biliyoruz.
Mais nous savons tous les deux que où qu'on aille, je redeviendrai ce que j'étais.
Beni kör edenin o olmadığını ikimiz de biliyoruz.
On sait toutes les deux que ce n'est pas elle qui m'a rendue aveugle.
Dün gece, ölümünü planladığımı ikimiz de biliyoruz.
Tu sais que j'ai voulu orchestrer ta mort.
Dinle Keen, her ne düşünüyorsan bunun sebebi... Yaptığını takdir ediyorum, kocana destek oluyorsun ama ikimiz de biliyoruz ki artık kendini koruman gerekiyor.
Peu importe ce que vous pensez que ça peut signifier, j'admire ce que vous faites pour défendre votre mari, mais je crois qu'on sait tous les deux qu'il est temps pour vous de vous protéger.
Ancak böyle şeyler yanlış anlaşılmaya müsaittir. Moray'in nasıl bir adam olduğunu düşününce ikimiz de biliyoruz nasılsa.
Mais ces choses-là peuvent être facilement mal interprétées, compte tenu du genre d'homme qu'est Moray, comme nous le savons vous et moi.
John'un senin ilk elemanın olmadığını ikimiz de biliyoruz.
Ne prétendez pas que John est le premier singe qui vous aide.
Ayrıca, benden daha büyük meselelerin olduğunu ikimiz de biliyoruz.
En plus, nous savons que tu as des problèmes plus importants que moi.
Bunun mümkün olmadığını ikimiz de biliyoruz.
Nous savons tous les deux que c'est impossible.
Baban yüzünden sorunların olduğunu ikimiz de biliyoruz.
Écoutes, on sait tous les deux que tu as des problèmes à cause de ton père.
Ama ikimiz de biliyoruz ki sen bunu altından kalkamazsın.
Mais on sait toute les deux que tu ne vas pas le faire.
Sanırım diğer tarafta Red Sox olmadığını ikimiz de biliyoruz öyleyse neden işbirliği yapmıyorsun?
Tu sais, il n'y a pas de Red Sox de l'autre côté, alors pourquoi ne pas coopérer?
Ama ikimiz de biliyoruz ki güneyde siyahiler, sistematik yıldırma ve korkutma ile oy verme listelerinden ve kabinlerinden uzak tutuluyorlar Bay Başkan.
Mais nous savons tous deux que dans le Sud, les électeurs noirs sont écartés des listes et des isoloirs par une pratique systématique de l'intimidation et de la terreur.
Gayrimeşru çocuğu olmasının kendi hatası olmadığını ikimiz de biliyoruz.
Nous savons tous les deux ce n'était pas sa faute si elle est tombée enceinte hors mariage.
Bu işin sonunun nereye varacağını ikimiz de biliyoruz öyleyse.
On sait comment ça va finir.
Halini ikimiz de biliyoruz.
On sait comme elle est.
İkimiz de bunu biliyoruz.
Vous et moi le savons.
İkimiz de biliyoruz.
On le sait tous les deux.
İkimiz de bensiz daha iyi olacağını biliyoruz.
Nous savons tous les deux que tu es bien mieux sans moi.
İkimiz de biliyoruz ki bu doğru olsaydı çoktan o kutunun içindeydim.
Tu sais très bien que si c'était le cas, je serais déjà dans cette boîte.
İkimiz de o uydu telefonunun boş yere orada durmadığını biliyoruz.
Nous savons tous deux que ce téléphone satellite n'est pas là en cas de naufrage.
İkimiz de biliyoruz ki bağımlılar öyle olmasa bile bağımlılıklarının kontrol altında olduğunu söylerler.
On sait tous deux que les accros disent tous que leurs addictions sont sous contrôle, alors qu'elles ne le sont pas.
İkimiz de bunun doğru olmadığını biliyoruz.
Nous savons tous les deux que c'est faux.
Sizin insanlarınızın ve benimkilerin ortak bir noktası var ikimiz de paranın değerini biliyoruz.
Le seul point commnun entre nos races... Est la valeur que nous donnons à un dollar.
İkimiz de bu olayın nasıl yürüdüğünü biliyoruz.
On connaît les règles.
İkimiz de bunun nereye varacağını biliyoruz, o zaman sana hapiste çürüyeceğini söyleyen ilk kişi olayım izninle.
Je pense que nous savons tous les deux où cela nous mène, et je voulais être la première à vous dire que vous allez en prison pour toujours.
Bugün ameliyathanede olanlara baksana. İkimiz de kabarcık olmadığını biliyoruz.
Ce qui c'est passé aujourd'hui au bloc, toi et moi nous savons qu'il n'y avait pas de bulles.
Ve ikimiz de giderek daha da kötüleşeceğini biliyoruz.
Et on sait tout les deux que ça ne va qu'empirer.
İkimiz de böyle olması gerektiğini biliyoruz.
On sait tous deux que ca devait arriver.
Cihazda Kobalt 60 kullandığını duydum. İkimiz de biliyoruz ki bunu piyasada sağlayabilecek tanınmış tek biri var. O da dostumuz Yuri.
J'ai appris que tu utilises du cobalt 60 dans le dispositif, et tu sais comme moi qu'il n'y a qu'un fournisseur réputé sur le marché, notre amie Yuri.
İkimiz de dağılan bir yuvanın çocuğa neler yaptığını biliyoruz.
On sait tous les deux ce qu'une famille séparée peut faire à un enfant.
İkimiz de bir erkeğin gelmeyeceğini biliyoruz.
Vous et moi savons qu'aucun type ne vient.
Her ikimiz de onun B613'ün ulaşabileceği sınırların dışına hiçbir zaman çıkamayacağını biliyoruz.
Nous savons tous les deux qu'elle ne sera jamais hors de portée du B613.
İkimiz de biliyoruz ki, Tanrı onun doğru yolunda ilerleyenleri mükafatlandırır.
parce qu'on sait tous deux que le Seigneur récompense ceux qui marchent dans le droit chemin.
Ama ikimiz de biliyoruz gerçek değil. Sahte.
C'est un faux.
İkimiz de Fitch'in sana izin vermediğini biliyoruz.
On sait tous les deux que Fitch ne te laissera pas me tuer.
İkimiz de bir içkiden fazlasını istediğini biliyoruz.
On sait tous les deux que tu veux plus qu'un verre.
Artık ikimiz de Larry'nin bu resimde olduğunu biliyoruz,... belki de bir daha denemeliyiz.
Hey. Maintenant qu'on sait tous les deux que Larry est toujours dans le tableau, peut-être qu'on devrait réessayer.
İkimiz de burada kalamayacağını biliyoruz.
Nous savons tous les deux qu'elle ne peux rester ici.
- İkimiz de yaralarım yüzünden öleceğimi biliyoruz.
On sait tous les deux que je ne vais pas survivre à mes blessures.
İkimiz de sorunun ne olduğunu biliyoruz, değil mi şekerim?
On sait tous deux de quoi il s'agit. N'est-ce pas, ma douce?
İkimiz de yolda olduklarını biliyoruz.
Tu sais comme moi qu'ils sont déjà en route, mon gars.
- İkimiz de biliyoruz. Meksika'ya geçersem öldük demektir.
Je suis un homme mort si je me rends au Mexique.
İkimiz de burada kalamayacağımı biliyoruz.
Tu sais comme moi que je ne peux pas rester ici.
İkimiz de biliyoruz ki Alex'in durumu iyi!
Tu sais et je sais que Alex va bien Du calme, Dennett!
İkimiz de biliyoruz. Tek bilmeyen Quinn.
La seule qui l'ignore ici, c'est elle.
- İkimiz de istediğini biliyoruz.
On sait tous les deux que t'en as envie. - Non!
İkimiz de bunun doğru olmadığını biliyoruz.
Nous savons tous les deux que ce n'est pas vrai.
Bu tamamen şans da olabilir ama şanslı olmak senin kanında yok. İkimiz de bunu biliyoruz.
C'est un sacré coup de veine, et t'as pas de veine, tu le sais.
ikimiz de 70
biliyoruz 271
biliyoruz ki 17
ikimiz 71
ikimizde 16
ikimize 16
ikimiz mi 17
ikimiz birlikte 20
ikimiz için 26
ikimiz için de 32
biliyoruz 271
biliyoruz ki 17
ikimiz 71
ikimizde 16
ikimize 16
ikimiz mi 17
ikimiz birlikte 20
ikimiz için 26
ikimiz için de 32