English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ I ] / Ikiniz

Ikiniz traduction Français

18,579 traduction parallèle
Peki ikiniz ne zamandan beri çıkıyorsunuz?
Vous sortez ensemble depuis combien de temps?
Bırakın, ikiniz de! Bana verin şunu!
Lâchez ça, toutes les deux et donnez-le moi!
Siz ikiniz senin odanda kalırsınız bende kendi odamda kalırım.
Vous deux vous vivriez dans votre chambre, et moi dans la mienne.
Kelly, Paula ikiniz burada gitmelisiniz.
Kelly et Paula, vous deux, vous prenez la fuite.
- Sadece ikiniz mi, başka adam yok mu?
Rien que vous deux? Personne d'autre? Inutile.
Sanıyorum siz ikiniz tanışıyorsunuz.
Je crois voir que vous vous connaissez?
Jack bir sürü ıvır zıvırla uğraşırken ikiniz bedavaya boş boş oturun.
Le bon vieux Jack enterré sous les décombres pendant que vous deux menez une belle vie.
Siz ikiniz sancak tarafına geçin.
Vous deux, un coup de main à tribord.
- Yalnızca ikiniz mi çalışıyorsunuz?
Il n'y a que vous deux à la tâche?
Cevherler teslim edildiğinde ikiniz de istediğinizi yapmakta özgür olacaksınız.
Quand l'or caché sera rendu, vous serez libres de faire ce que vous voulez.
Siz ikiniz, sorma nezaketini bile göstermeden bu şekilde çıkıp gelmeyi adet mi edineceksiniz böyle?
Cela va devenir une habitude de débarquer ici sans avoir la courtoisie de demander?
Siz ikiniz ne iş yapıyorsunuz?
Et vous travaillez dans quoi?
Herneyse, umarım ikiniz iyice dinlenirsiniz bu gece.
Je vous souhaite une bonne nuit.
Seni meslektaşıma tavsiye edebilirim ve ikiniz...
Je vais vous envoyer chez un collègue, et vous deux...
Bakıyorum ikiniz yine aynı amaç için birleşmişsiniz.
Je vois que, encore une fois vous êtes de mèche. avez encore combiné vos objectifs.
Ne, ikiniz de mi astronotsunuz?
Attendez, vous êtes tous les deux astronautes?
Siz ikiniz yalnızca söyleneni yapıyorsunuz.
Là, c'est le début.
- Simmons, siz ikiniz başlayın.
- Simmons, commencez.
- Sadece ikiniz konuşuyorsanız başka şansı olmayacak. - Sence dinleyecek mi?
- Il écoutera?
Pardon? - Siz ikiniz hiç çıkmadınız mı?
Vous n'êtes jamais sortis ensemble?
Siz ikiniz gidin.
Allez-y tous les deux.
- Jade! - Siz ikiniz birbirinizi tanıyor musunuz?
Est-ce-que vous vous connaissez?
İkiniz gidip eğleneceksiniz.
Vous deux, partez, profitez.
İkiniz de karnınızı bir güzel doyurdunuz.
- Bien. Vous vous régalez.
İkiniz arabasına çarpıp çarpmadığın konusunda tartışıp öfkelendiniz. Sonra bir didişme oldu ve silahını aldı.
Vous étiez tous les deux énervés, il pensait que sa caisse était abîmée, puis une bagarre a éclaté et il a pris votre arme.
İkiniz de genç yaşta başladınız.
Vous avez débuté jeunes.
İkiniz de.
Tous les deux.
İkiniz de harika adaylarsınız.
Vous êtes tous les deux d'excellents candidats.
İkiniz de en ciddi kabahatle suçlanıyorsunuz.
Vous êtes tous deux accusé d'un crime des plus sérieux.
İkiniz de azıcık kalan gıda stoklarının gözlemekle suçlanıyorsunuz.
Vous étiez tous deux chargés de garder ce qu'il nous reste de nourriture.
İkiniz nasıl tanıştınız?
Alors, comment vous êtes-vous rencontrés?
İkiniz ne kadar çok birbirinize bağlısınız biliyorum.
Je sais que vous êtes proches.
Siz ikiniz.
Vous deux.
İkiniz de susun artık.
Arrêtez, tous les deux.
İkiniz burada mı tanıştınız?
Vous êtes-vous rencontrés au travail?
İkiniz de kapayın çenenizi.
- Taisez-vous tous les deux! Ça suffit maintenant!
İkiniz yeterince samimi görünüyordunuz.
Vous avez l'air assez proches.
İkiniz de hoş geldiniz.
Bon retour à tous les deux.
- Hasiktirin. İkiniz de.
Allez vous faire foutre tous les deux.
İkiniz.
Tous les deux.
Siz ikiniz beş para etmez suçlularsınız.
Vous êtes juste des criminels bons à rien.
İkiniz de mi?
Tous les deux?
İkiniz de bu kadar aptal mısınız?
Vous êtes vraiment si bouchés que ça?
İkiniz de hıyarsınız.
Vous êtes deux cons.
İkiniz de onu hiç sevmediniz çünkü o sizin gibi sefil değil.
Vous vous foutez d'elle. Vous l'aimez pas car elle est pas minable comme vous.
İkiniz de susun.
Fermez-la, tous les deux.
İkiniz, bende.
Vous deux, avec moi.
Ve ikiniz de evli değildiniz o zaman? Evet.
Tous deux célibataires...
İkiniz beraber mi geldiniz?
- Vous êtes venus ensemble?
Siz ikiniz bunun için çok zamanınız var.
Qu'est-ce que vous foutez là?
İkiniz arasında neler oluyor onu bile bilmiyorum.
Je ne sais même pas ce qu'il se passe entre vous.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]