Itiraf edeyim traduction Français
423 traduction parallèle
Evet, biraz tuhaf olduğunu itiraf edeyim.
Oui, j'avoue que j'ai du mal à expliquer cette pulsion.
Ninotchka, sana bir şey itiraf edeyim.
Je vais vous avouer quelque chose.
Size itiraf edeyim ki ;
Je vais vous dire une chose :
- Harry, itiraf edeyim Para kaybettim ve borçluyum sana
Bon, je l'admets. J'ai perdu et je vous dois de l'argent.
Saliena'da papaz olarak 40. Yılım.. .. ve itiraf edeyim bu insanların yaşam şartları çok zor.
Je suis ici depuis plus de 40 ans et il faut bien du courage pour confesser ces pauvres gens.
Hazır konu açılmışken buraya gelmemin bir amacı olduğunu itiraf edeyim.
Oui. Maintenant que vous avez abordé ce problème... je dois confesser que je suis venue pour une raison précise.
Ancak ben de itiraf edeyim kayıplarınıza bakılırsa... alayınızın çabaları mutlaka gözönüne alınmalı.
Mais au vu des blessés, votre régiment a dû fournir un effort notable.
Ama itiraf edeyim, sana göre, değilim.
Mais plus jeune que toi.
Tatlım itiraf edeyim, bütün hafta sonu planlarımı mahvettin.
Vous avez gâché mes projets pour le week-end.
Buraya ilk geldiğimde kızgın olduğumu itiraf edeyim.
Mais je dois admettre que j'étais à cran la première fois que je suis venu.
Ben, itiraf edeyim kadınlardan yana hiç şansım yoktur.
C'est vrai, avec les femmes, je n'ai jamais eu beaucoup de chance.
Aramızda itiraf edeyim, ben onaylamıyorum.
Je vous avoue, entre nous, que je ne les approuve pas.
Şu maske ve her şey, içtenlikle itiraf edeyim, biraz çözüldüm.
Ce masque et tout. Je suis un peu sous le choc.
- Neyi itiraf edeyim?
- Avouer quoi? - Tout!
Hayır itiraf edeyim bende tesadüfen burada değilim....
Je suis venu par pur hasard.
Şu an, her zamankinden çok daha iyimser olduğumu itiraf edeyim.
Je dois avouer que je suis encore plus optimiste aujourd'hui.
Bay Kramer, itiraf edeyim, bu çok etkileyici.
Je dois avouer que je suis très impressionné.
İtiraf edeyim, Frank Kennedy! Yeni sakalınla muhteşem olmuşsun.
Quels beaux favoris Frank!
İtiraf edeyim, asil bir kişiye çıkmanıza şaşırdım.
La noblesse de votre conduite m'a surprise.
Çok tatlı bir parçası, itiraf edeyim.
Une partie trés agréable, je l'admets.
İtiraf edeyim, Bn. Shelley, bu gördüğüm en büyük beceriksizlik.
Je dois avouer, Mlle Shelley, n'avoir jamais vu autant d'incompétence.
İtiraf edeyim, şirin bir yeri varmış.
C'est pourtant sympathique ici!
İtiraf mı edeyim?
Que j'avoue?
Soygunda olduğumu itiraf mı edeyim? Evet vardım.
Mais j'ai pas tué de flic.
Vay canına. İtiraf edeyim, inanılmaz!
Bon sang, de bon sang, de bon sang!
İtiraf edeyim... Aptal olduğunu söylemişlerdi.
Et on dit que vous êtes idiote!
İtiraf edeyim, Waggoman ailesini anlayamıyorum.
Je n'arriverai jamais à comprendre ces Waggoman.
Neyi itiraf edeyim?
Avouer quoi?
İtiraf edeyim, tek niyetim size karşı nazik davranmak değil.
C'est pas seulement par politesse C'est pour causer un peu avec vous.
- Hatta itiraf edeyim ki...
Même moi.
- İtiraf edeyim, biraz gülmek iyi geldi.
- Faut avouer qu'on se marre bien!
İtiraf edeyim ki iyi düşünülmüş bir şey.
J'avoue que c'est bien étudié.
İtiraf edeyim, bunun parasını ödeyemem.
Je n'ai pas de quoi payer.
İtiraf edeyim, eti sattım, ama senin için sattım, yemin ederim.
Souris. J'ai vendu toute la viande.
İtiraf edeyim, oldukça yorucular.
Je reconnais qu'ils sont lassants.
İtiraf edeyim, merak ettim.
Eh bien, je dois admettre, que j'étais intensément curieuse.
İtiraf edeyim ki şakanız beni oldukça korkuttu, Komutan.
Eh bien, votre plaisanterie nous a un peu secoués, Commandant.
İtiraf edeyim ki korkuyorum.
J'avoue que cette pensée m'effraie.
İtiraf edeyim, Tennessee daha önce bana söylediğinde inanmamıştım, ama şimdi her türlü anlamlı görüyorum.
J'avoue que je n'y ai pas cru au début, mais ça paraît évident.
İtiraf edeyim ki bazen senin biraz...
Je dois confesser que je vous ai parfois trouvé un peu- -
İtiraf edeyim, korkarım ben bile gerçekten hiç bilmiyorum.
Je dois dire que je crains que, même moi, je ne le sache pas vraiment.
İtiraf edeyim seni ciddiye almamışım, Trudy.
Ma chère Trud, je t'avais sous-estimée.
Köpek eti iyidir. İtiraf edeyim, biraz yağlıdır, ama ne kadar lezzetli olduğuna inanamazsınız, özellikle de açsanız.
C'est pas mauvais, du reste, Peut-être, gras, mais le goût délicat est surprenant, surtout quand on est affamé,
İtiraf edeyim, çok güçlü kavislere sahip.
Des voûtes plantaires incroyables, je l'admets.
İtiraf edeyim, biraz güç.
C'est exact.
Fakat itiraf edeyim ki onlar gerçek... kullandıkları yollar gerçekten çok kötüydü.
Ce qu'ils filmaient vous arrivait réellement
İtiraf edeyim bu meselenin bu kadar çabuk çözüleceğini düşünmüyordum.. .. sizinle anlaşabilmemiz için daha fazla yazışma yapılacağını sanıyordum.
Je travaille pour la société et avoue ne pas comprendre... comment une affaire aussi simple peut générer autant de paperasses... avant de conclure avec vous.
İtiraf edeyim, John Reed'in izini tamamen kaybetmiştim.
- "Ne..." - Ne comprends pas. " Ne comprends pas pourquoi pas de nouvelles.
İtiraf edeyim, bence durum pasif direniş gibi çarelerin ötesine geçti.
Cela me semble... aller au-delà des remèdes comme la résistance passive.
İtiraf edeyim bir ara epey tepem attı.
Pendant un moment, j'étais vraiment agacé.
İtiraf edeyim, arkadaş olmalarından da hoşlanmıyorum.
J'admets que cette amitié ne me plaît pas.
itiraf 19
itiraz 23
itiraf et 188
itiraf edin 23
itiraf etti 36
itiraf ediyorum 130
itiraz yok 21
itiraz ediyorum 679
itirazı olan var mı 23
itiraf etmeliyim ki 124
itiraz 23
itiraf et 188
itiraf edin 23
itiraf etti 36
itiraf ediyorum 130
itiraz yok 21
itiraz ediyorum 679
itirazı olan var mı 23
itiraf etmeliyim ki 124