Korkmayın traduction Français
1,115 traduction parallèle
- Her şey yolunda. Korkmayın.
- C'est bon maintenant, pas de panique.
Sakın korkmayın
Et le cœur fier
Konuşacak bir şey bulamadığınızda sakın korkmayın
Dès qu'au chat on donne sa langue Les beaux rêves sont permis
Korkmayın!
N'ayez pas peur!
# Ülkeniz sizinle gurur duyuyor. # Şerefli bir ölümden korkmayın.
Ne crains pas une mort glorieuse car mourir pour la Patrie, c'est vivre!
Bedeni öldürebilen, ama canı öldüremeyenlerden korkmayın.
Ne craignez pas ceux qui tuent le corps, car ils ne peuvent tuer l'âme.
Korkmayın!
N'ayez pas peur.
Korkmayın, hiç ısırmaz.
Elle ne mord pas.
- Korkmayın.
- N'ayez crainte.
Gerçeklerden korkmayın.
Ne crains pas la vérité.
Bundan çekinmeyin, otların üstüne uzanın, kendinizi bırakın ve korkmayın.
Il faut parfois parler à voix haute même si c'est une inconnue qui écoute.
Korkmayın.
- N'aies pas peur!
Korkmayın, Bayan Lautmann.
Il n'est pas méchant.
Korkmayın. İsterseniz kendini silkeleyebilir de.
Il peut même vous donner la patte si vous voulez.
Bir Yahudi dostu Yahudi'den daha kötüdür. Yahudi değildir fakat onlara yardım eder. Panik yapmayın ve korkmayın.
Un juif blanc est pire qu'un juif ordinaire... parce qu'il aide les juifs sans être juif lui-même.
Korkmayın, Bayan Lautmann.
N'ayez pas peur, venez...
Korkmayın Peder.
Je n'ai pas peur.
Korkmayın. Inez sizi kendi hayatından çok seviyor.
Pourquoi ce désespoir?
Korkmayın.
N'ayez crainte.
Ve korkmayın.
Et n'ayez pas peur.
"Bedeni öldüren şeylerden korkmayın."
Ne craignez pas ceux qui tuent le corps. "
Korkmayın, tehlikede değilsiniz.
N'ayez pas peur, vous ne risquez rien.
- Karanlıktan korkmayın yeter ki.
N'ayez pas peur de l'obscurité.
Korkmayın, önemli bir şey değil. Trafoya yine yıldırım düştü.
Ne vous inquiétez pas, c'est la foudre qui est tombée sur le transformateur.
Korkmayın, bizler Tanrı'nın ve halkın yanındayız!
On est avec Dieu et le peuple, on combat pour eux!
Siz insanlara Tanrı'nın lütfunu getirdik. Korkmayın, size yardım edeceğiz.
Nous sommes vos frères!
Korkmayın Bay Mendez.
Vous n'avez rien à craindre.
Deney yapmaktan korkmayın.
N'ayez pas peur de faire des essais.
Korkmayın sakın ama bu sabah buraya yakın bir yerde bir kadının cesedi bulundu.
Je ne veux pas vous alarmer... mais on a trouvé une femme près d'ici.
Lütfen, korkmayın.
N'ayez pas peur.
Silahlarınızı kullanmaktan korkmayın.
N'hésitez pas à faire feu.
Her şeyden önce, korkmayın.
Et surtout, n'ayez pas peur.
Korkmayın bayan.
N'ayez pas peur mademoiselle.
Korkmayın.
N'ayez pas peur.
Dokunmaktan korkmayın.
Inutile d'avoir peur de le toucher.
Korkmayın.
- On les a, patron.
Ona bakın ve korkmayın.
Regardez-le sans crainte.
Korkmayın, kibirli değilimdir.
Allez-y. Je ne suis pas vaniteuse.
Korkmayın.
N'ayez crainte. Je vois une salle.
Bakıyorum, siz de resimle ilgileniyorsunuz. Korkmayın canım...
Je vois que vous vous intéressez à la peinture.
Şey bunun için korkmayın.
Ne craignez rien.
Öyleyse korkmayın, serçelerden daha değerlisiniz.
Mais vous valez mieux que beaucoup de passereaux.
Korkmayın.
- Mettez-le dehors!
Korkmayın.
Retenez-Ies.
- Bugün istemem. - Korkmayın.
- Ça ne mord pas!
Bayan, korkmayın.
N'ayez pas peur, madame.
Korkmayın.
Chérie, n'aie pas peur.
- Korkmayın, korumamız altındasınız.
Quoi?
Korkmayın.
N'aie pas peur.
Biz hiç bir şeyden korkmayız, değil mi Mr. Singer?
Mais on n'a peur de rien, n'est-ce pas, M. Singer?
- Korkmayın.
- N'ayez pas peur.
korkma 1266
korkmuyorum 335
korkmak 19
korkmana gerek yok 112
korkmak mı 66
korkmadım 36
korkmanıza gerek yok 47
korkmuş 39
korkmuştum 106
korkmuyorsun 31
korkmuyorum 335
korkmak 19
korkmana gerek yok 112
korkmak mı 66
korkmadım 36
korkmanıza gerek yok 47
korkmuş 39
korkmuştum 106
korkmuyorsun 31