English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ L ] / Limón

Limón traduction Français

41 traduction parallèle
Limon Grove'da gastric bypass ameliyatı geçirecek.
Elle va avoir un pontage gastrique à Limón grove.
Limon Grove'a mı geldik?
On est à Limón Grove?
Limon Grove gelmedik.
Pas Limón Grove.
Bu Ramón Limón'un CD'yi nasıl ele geçirdiğine dair hiçbir bilgim yok.
J'ignore comment ce Ramón Limón a eu ce disque. Il a plus d'un tour dans son sac.
Bu Ramón Limón bana şantaj yapıyor.
Ce Ramón Limón me fait chanter.
Dr. Krieger'in gizli ekibi bu gözetleme kameralarını Limón dün alışverişteyken içeri yerleştirdi.
L'équipe du Dr Krieger a installé des caméras de surveillance pendant l'absence de Limón, hier.
Görünüyor ki Dr. Limón saatini kaybetmiş.
Il semblerait que le Dr. Lemon ait perdu sa montre.
Dr. Limón'u getireceğim.
Je vais chercher le Docteur Lemon. Non, non, non, non.
Kosta Rika üzerinden bir sürü tehlike sinyali alıyoruz. Özellikle de Limon bölgesinden.
On capte des signaux de détresse du Costa Rica, surtout de Limón.
Amigo beni Limon Breeland'ın evine doğru yönlendirebilir misin?
L'ami, peux-tu m'indiquer la casa de Limón Breeland?
Limon, beni deli ediyor.
Limón, elle me rend fou.
Limon, sen uğruna savaşılacak bir kadınsın.
Limón, tu mérites qu'on se batte pour toi.
Ne oluyor, Limon?
Quoi de neuf, Limón?
Dinle Limon iyi para kazanmak istemez misin?
Dis-moi, Limón, ça te dirait, de te faire un gros billet?
Bak, Don Pablo sana bahsettiğim adam bu, adı Limon.
Don Pablo, voilà le gars dont je vous ai parlé, Limón.
Limon, gel buraya kardeşim.
Limón, viens par là! Allez, approche!
Dinle, Limon...
Dis-moi, Limón,
- Şıllık. Bana yarım saat ver.
- Donne-moi 30 minutes, Limón.
- Nasılsın, Limon? - İyiyim, efendim.
- Comment tu vas, Limón?
Evet, efendim, hemen.
- Je vous le passe. Limón.
Jhon Burgos. Limon adıyla tanınıyor.
Jhon Burgos, dit Limón.
Bu Limon denen adamın sabıka kaydı yok.
Ce Limón n'a pas de casier.
Albay, eğer bu doğruysa bize Limon ve Escobar'ın yerini söyleyebilir.
Si c'est vrai, elle peut nous dire où Limón conduit Escobar.
Teşekkürler, Limon.
Merci, Limón.
Limon bana kızın olduğunu söyledi.
Limón dit que tu as une fille.
Limon.
Limón!
Limon bana yalan söyledi.
Limón m'a menti.
Limon! Bu lanet olası çantayı alıp buradan defolup gideceksin.
Limón, tu prends ces mallettes et tu fous le camp.
- Sakin mi olayım? Limon bu son kez böyle bir hıyarlık yapışın bilesin.
C'est la dernière fois que tu me fais le coup, Limón!
Limon'u da beraberinde götür.
Prends Limón avec toi.
Limon ve Quica beni Montecasino'ya götürecek.
Limón et Quica, vous m'emmenez à Montecasino.
Limon.
Limón.
Limon'la mısın?
Vous êtes avec Limón?
Arabayı Limon kullanıyor.
C'est Limón qui conduit.
Quica artık yok, Limon.
Quica est parti, Limón.
Limon, efendim.
Limón, monsieur.
Teşekkür ederim, Limon.
Merci, Limón.
Tata, Limon çağırıyor.
Limón me dit de raccrocher pour éviter...
Bu benim şehrim, Limon.
C'est ma ville, Limón.
Limon, sen iyi bir adamsın.
T'es quelqu'un de bien, Limón.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]