Okumak ister misin traduction Français
118 traduction parallèle
- Okumak ister misin?
Voulez-vous le lire?
Hakkında yazılanları okumak ister misin?
Tu veux lire tes exploits?
Ben Kathy ile konuşurken, gidip bir şeyler okumak ister misin? Peki.
Tu vas lire pendant que je parle avec Kathy?
- Okumak ister misin?
- Tu veux le lire?
Okumak ister misin?
Tu ne la lis pas?
- Bana biraz okumak ister misin?
Tu veux m'en lire un extrait?
Bir şeyler okumak ister misin, Stroud?
Tu veux quelque chose à lire, Stroud?
Okumak ister misin?
Tenez, lisez.
Bir şey okumak ister misin?
Vous voulez lire un truc?
Hayran mektuplarımı okumak ister misin?
Tu veux lire le courrier de mon fan club?
- İyi bir şey okumak ister misin? - O nedir?
Tu veux lire un bon bouquin?
İşte zina listen. Okumak ister misin?
J'ai la liste de tes adultères.
Okumak ister misin?
Tu veux la lire?
- Bunu okumak ister misin?
- Tu veux en lire un?
Elwood? Bob, Bunu okumak ister misin?
Bob, vous ne voulez pas le lire?
Okumak ister misin?
Tu veux m'aider?
- Okumak ister misin yazdıkları mı? - Evet.
- Tu voudrais bien lire ce que j'ai ecrit?
Okumak ister misin?
Tu veux les lire?
- Bir tanesini okumak ister misin?
- Voulez-vous en lire une?
Dergi okumak ister misin?
Tu veux un magazine?
Bana haklarımı okumak ister misin?
Tu veux me lire mes droits?
Bana bir düelloda meydan okumak ister misin?
Tu veux me provoquer en duel?
Okumak ister misin?
Vous lisez?
Chicago Tribune'deki kongre haberlerini okumak ister misin?
Vous préférez le lire dans le Chicago Tribune?
- Okumak ister misin?
Tu veux lire?
Bart, bir kitap okumak ister misin?
Bart, tu veux lire?
Ben bitirdim. Okumak ister misin?
J'ai terminé.
Sen okumak ister misin, yoksa ben mi okuyayım?
- Tu veux le lire ou j'y vais?
Professör McCormick resmi olarak söylemese bile sanırım en başarılı ödev benimkiydi. - Ah evet. Okumak ister misin?
Le professeur McCormack ne me l'a pas dit officiellement, mais j'ai eu la mention très bien.
Yemek duası okumak ister misin?
Greg, vous dites le bénédicité?
Evet öyle. Bir ara vermek için onu sınıfa okumak ister misin?
Lis-le au reste de la classe.
Günlüğümü de okumak ister misin?
Tu lis mon journal intime aussi?
- Gazeteni okumak ister misin?
Tu veux lire ton journal?
Bizimle beraber... "Yenilenme Duasını" okumak ister misin?
Réciterez-vous avec nous l'Invocation au Renouveau?
- Okumak ister misin?
- Tu veux un peu du journal?
Birkaç tanesini okumak ister misin?
Tu veux en lire quelques-unes?
Okumak ister misin?
C'est inutile!
Bu gece kütüphanecinin istifası için bir dilekçe yazacağım. Göndermeden önce okumak ister misin?
Je voulais juste te dire au nom des terminales, bravo pour ta victoire, et je suis vraiment pressée de travailler à tes côtés cette année.
Okumak ister misin?
Ça vous dirait de le lire?
- Paul, sen okumak ister misin?
- Tu veux lire ton papier?
- Okumak ister misin?
- Tu voulais lire?
Bugünün kutusunu açıp okumak ister misin?
Vous voulez lire celle d'aujourd'hui?
Okumak ister misin?
Ça te dirait de le lire?
Benimle okumak ister misin?
Tu me fais répéter?
O paragrafı okumak ister misin?
Tu veux lire le paragraphe?
Benimle bunu okumak ister misin?
– Tu veux lire avec moi?
- Okumak için bir şeyler ister misin?
Tu veux un livre?
Okumak ister misin?
Lisez.
Onu okumak ister misin?
T'aimerais le lire?
Onları da okumak ister misin?
Voudriez-vous les lire aussi?
Bunu okumak ister misin?
Tu veux le lire?
ister misin 572
ister misiniz 95
misin 24
mısın 19
okuma 37
okumadım 28
okuman yok mu 18
okumaya devam et 36
okumak mı 16
ister misiniz 95
misin 24
mısın 19
okuma 37
okumadım 28
okuman yok mu 18
okumaya devam et 36
okumak mı 16