Onlara güvenmiyorum traduction Français
100 traduction parallèle
- ben onlara güvenmiyorum.
- Je n'y crois plus! - Vous ne me croyez pas, moi?
Onlara güvenmiyorum, gözümün önünde bile.
Je n'ai aucune confiance en eux.
Ama onlara güvenmiyorum.
Je n'aime pas ça.
- Onlara güvenmiyorum.
- Moi je ne traite pas avec eux.
Ben onlara güvenmiyorum...
Nous n'avons plus confiance.
Korkmak değil, sadece onlara güvenmiyorum.
Je n'en ai pas peur. Je ne leur fait pas confiance.
Catania'ya git. Onlara güvenmiyorum.
Conduit l'avion à Catane, ici, je n'ai pas confiance.
Onlara güvenmiyorum.
Je n'ai pas confiance.
Evet, ama onlara güvenmiyorum.
Oui, mais je leur fais pas confiance.
Artık onlara güvenmiyorum.
Je ne sais pas... Je n'ai plus confiance en eux.
Onlara güvenmiyorum ama gitmem lazım.
Ne leur fais pas confiance. Prévois. Il n'a pas tort.
Onlara güvenmiyorum.
Je leur fais pas confiance.
Onlara güvenmiyorum, hepsi bu.
J'ai pas confiance.
Onlara güvenmiyorum!
Je ne leur fais pas confiance!
Saygı duymuyorlar. Onlara güvenmiyorum.
J'ai pas confiance.
Madem ki seni bırakacaklar, neden bütün parayı... -... ilk seferde getirmiyorsun? - Çünkü onlara güvenmiyorum.
Mais s'ils te laissent partir, pourquoi ne pas tout ramener d'un coup?
Onlara güvenmiyorum.
Je n'ai pas confiance en eux.
Onlara güvenmiyorum. Sizlere bile güvenmiyorum.
Je ne le leur confierais pas et à vous non plus.
- Ben sadece onlara güvenmiyorum.
- Ils ne m'inspirent aucune confiance,
Ben de onlara güvenmiyorum.
Ni moi en eux.
Onlara güvenmiyorum. Ama akıl oyunlarını bilirim.
C'est vrai, mais je connais les jeux d'esprit.
Hem de çok garip. Onlara güvenmiyorum.
J'ai pas confiance en eux.
Yani evet, olaylarda bir terslik var. Onlara güvenmiyorum.
Donc oui, je n'ai pas confiance dans les faits.
Herşeye rağmen... Onlara güvenmiyorum.
Personnellement, je ne leur fais pas confiance.
Onlara güvenmiyorum.
J'ai pas confiance en eux.
Onlara güvenmiyorum. Söyle onlara, gelmesinler.
Empêchez-les de venir.
Polise gidemem. Onlara güvenmiyorum.
Je peux pas aller à la police, je m'en méfie.
Büyüler, onlara güvenmiyorum.
Je ne fais pas confiance aux sorts.
. Onlara güvenmiyorum.
- Je n'avais pas entière confiance.
Sana güveniyorum beni koruyabileceğine inanıyorum. onlara güvenmiyorum.
Je te fais confiance pour me protéger. Mais pas à eux.
Onlara güvenmiyorum.
- Je me méfie d'eux.
Ayrıca onlara güvenmiyorum.
Et de plus, je ne leur fais pas confiance.
Onlara güvenmiyorum, Allina.
Je n'ai pas confiance, Allina.
Birincisi, onlara güvenmiyorum.
Premièrement, je n'ai pas confiance en eux.
- Ben de onlara güvenmiyorum.
C'est réciproque.
Son model olması bir şey değiştirmez, onlara güvenmiyorum.
Dernier ou pas, je hais les grille-pains.
Üzgünüm, bana deli de, ama ben tam olarak onlara güvenmiyorum.
Je suis peut-être fou mais je ne leur fais pas confiance.
Sana güveniyorum ama onlara güvenmiyorum.
- Allez, Deke. Déconne pas, obéis.
Bu göçmenlerde bir bit yeniği var. Onlara güvenmiyorum.
Ils sont louches, ces immigrés.
Ne sana ne de onlara zerre kadar güvenmiyorum.
Mais je n'ai pas plus confiance en vous qu'en eux.
Onlara hiç güvenmiyorum. Belki de en az sizin kadar...
Et je ne leur fais pas plus confiance... qu'à...
- Onlara hiç güvenmiyorum.
- J'en suis moins sûr que vous.
Onlara güvenmiyorum.
Je ne leur fais pas confiance.
Onlara güvenmiyorum.
- Je n'ai pas confiance en eux.
Frankly ve onlara Çok fazla güvenmiyorum.
Franchement, je ne leur fais guère confiance.
Onlara katılmak için kendime güvenmiyorum.
Je n'ai pas confiance en moi-même pour les joindre.
Onlara ben de güvenmiyorum, T'Pol. Ama deneyimlerime dayanarak, Sanırım Komutan Shran'a güvenebilirim.
Je ne leur fais pas confiance non plus, T'Pol, mais de part mon expérience je pense que je peux faire confiance au Commander Shran.
Onlara güvenmiyorum.
Je n'ai aucune confiance en eux.
Aptal intörnler aşağıda benim kliniğimde, benim kanım, gözyaşım ve terimle kurduğum klinikte, Grey, ve onlara beceriksizlikleriyle kliniğimi yakmama konusunda güvenmiyorum, hem de hiç güvenmiyorum.
Tu comprends, Grey? J'ai des idiots d'internes dans ma clinique, une clinique où je sue chaque jour du sang et des larmes. Et je ne suis pas convaincue, mais alors, pas du tout, qu'ils ne vont pas la brûler par inaptitude.
Onun avukatına artık güvenmiyorum, sigorta şirketindeki adama da güvenmiyorum. Onlara göre herşey bir oyun.
C'est juste un jeu pour eux.
Şu kızlar, onlara hiç güvenmiyorum, Bret.
Bret, je ne leur fais pas confiance, à ces filles.
onları 229
onların 83
onlar 1179
onlar kim 116
onlara 345
onları seviyorum 37
onlar iyi 36
onlara sor 23
onlar benim 87
onlardan biri 72
onların 83
onlar 1179
onlar kim 116
onlara 345
onları seviyorum 37
onlar iyi 36
onlara sor 23
onlar benim 87
onlardan biri 72
onlar da ne 21
onlar da 64
onlara bak 32
onlar ne 56
onları tanımıyorum 26
onlar nerede 35
onları istemiyorum 21
onlara dokunma 16
onları buraya getir 21
onlara iyi bak 17
onlar da 64
onlara bak 32
onlar ne 56
onları tanımıyorum 26
onlar nerede 35
onları istemiyorum 21
onlara dokunma 16
onları buraya getir 21
onlara iyi bak 17