English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ S ] / Satine

Satine traduction Français

120 traduction parallèle
Satine. Bir fahişeydi, aşkını erkeklere satan.
Satine... une courtisane.
Ne Moulin Rouge'u, ne Harold Zidler'ı, ne de Satine'i biliyordum.
Je ne savais rien du Moulin-Rouge, d'Harold Zidler ni de Satine.
Satine şiirlerimi duyunca büyülenip "Olağanüstü, Olağanüstü" yü yazmam için ısrar edecekti.
Eblouie par ma poésie moderne, Satine exigerait que... j'écrive Spectaculaire Spectaculaire.
Satine'in sınavından geçecek ve ilk apsent kadehimi içecektim.
J'auditionnerais devant Satine. mais d'abord, je goûtai pour la première fois à... l'absinthe.
Moulin Rouge'a gidiyorduk. Satine'e şiirlerimi okuyacaktım.
En route pour le Moulin-Rouge... pour présenter ma poésie à Satine.
Ama o gece başka biri daha Satine'le buluşacaktı.
Mais quelqu'un d'autre avait rendez-vous avec Satine.
Özel bir görüşme ayarladım. Sadece siz ve Satine.
J'ai prévu une rencontre entre vous et Mlle Satine.
- Sen ve Satine.
entre toi et Mlle Satine.
Sevgili dük, Matmazel Satine'i tanıştırmama izin verin!
Cher Duc, je vous présente Mlle Satine.
Hayat ne harikaydı, Satine varolunca.
Que la vie était merveilleuse depuis que Satine était là...
Karşılığında, yapacağımız bir kontratla Satine bana ait olacak.
En retour, j'exige un contrat... par lequel Satine sera liée à moi...
Satine benim olacak.
Satine sera à moi.
Satine'in gönlünü akşam yemekte fethederim.
Je courtiserai Satine au cours d'un souper, ce soir.
Ama Satine ne o, ne de ondan sonraki akşam yemeğe gitmeyecekti.
Mais Satine n'irait pas au souper. Ni le lendemain...
Matmazel Satine, yeni sahneyi bitirmedim.
Mademoiselle Satine... Je dois finir la scène intitulée...
Hayır! Dük! Satine'e bu akşam izin yapması için ısrar edeceğim.
J'insisterai pour qu'elle se libère.
Nereden bilebilirdim o öldürücü son günlerde kıskançlıktan daha kara ve aşktan daha güçlü bir kuvvetin ele geçirmeye başladığını Satine'i?
Comment aurais-je soupçonné... en ces funestes derniers jours... qu'une force plus obscure que la jalousie... plus puissante que l'amour... avait commencé à prendre possession... de Satine?
Ama hiçbir yalan ne kadar dahice olursa olsun, Satine'i kurtaramazdı.
Aucun mensonge si habile soit-il, ne pouvait sauver Satine.
Satine bilmemeli Marie.
Il ne faut pas qu'elle sache.
Senin repliğinle başlayabiliriz Satine.
A partir de ta réplique, Satine.
Chocolat, Satine'i odasına çıkar, hazırlansın.
Accompagne-la à sa loge chercher ses affaires.
Ölüyorsun Satine.
Tu es mourante.
Büyük bir oyuncusun Satine.
Tu es une grande actrice.
Şov devam etmeli Satine.
Le spectacle doit continuer.
Ona yaklaşırsa öleceğini Satine'e söyledim!
J'ai dit à Satine qu'il serait tué!
Oğlan Satine'i götürdü.
Le garçon emmène Satine!
Saten dudaklar.
Satine.
Saten dudakları da götürelim. Yardımcı olabilir.
Emmène Satine, elle peut être utile.
Saten Dudaklar?
Satine?
Fakat Cumhuriyet Senatosuna Konsey'in yeni başkanı, Mandalore Düşesi Satin'in Ayrılıkçı tarafta savaşmak üzere gizlice ordu hazırlamayı düşündüğü söylentileri ulaştı.
Mais des rumeurs ont atteint le Sénat de la République, suggérant que le nouveau chef du Conseil, La duchesse Satine de Mandalore, construit secrètement sa propre armée, pour défendre la cause Séparatiste.
Düşes Satine, barışa hayatından daha çok değer verir.
La duchesse Satine attache plus de valeur à la paix, qu'à sa propre vie.
Düşes Satine'i ve barış yanlısı hükümetini devirebilmemiz için....... Ölüm Gözcüsü hareketini desteklemeye söz vermiştiniz.
Vous avez promis de soutenir les forces des Death Watch afin que nous puissions, renverser la duchesse Satine et son faible gouvernement de paix et d'amour.
Evet, ve Düşes Satine düşecek.
Oui, et la duchesse Satine tombera.
Düşes Satine, hoş geldiniz.
Duchesse Satine, vous êtes la bienvenue.
Satine hakkındaki, güya Mandalore'u Ayrılıkçılarla bir ittifak yapmaya yönelttiği yolundaki söylentileri duyduğunuzu anlıyorum.
Je suppose que vous avez entendu les rumeurs au sujet de Satine, selon lesquelles elle aurait soi-disant conduit Mandalore, à une alliance avec les Séparatistes.
Düşes Satine'in vesayeti altında diplomatik bir görev için burada bulunuyorum.
Je suis ici en mission diplomatique, sous la protection de la duchesse Satine.
Satine, makineyi kapat!
Satine, éteignez la machine!
Satine!
- Satine!
Satine!
Satine!
Mandalore'un Kont Dooku'nun ayrılıkçılarına katıldığı yönündeki iddiaları araştırmak için gönderilen Obi-Wan Kenobi, eski dostu Kalevala Düşesi Satine ile tekrar bir araya geldi.
Envoyé pour enquêter sur les allégations selon lesquelles Mandalore aurait rejoint le leader séparatiste, le comte Dooku, Obi-Wan Kenobi est réuni avec une vieille amie, la Duchesse Satine de Kalevala.
Satine Mandalore'un savaşta tarafsız kalmayı iddia ettiği sırada, başkentte gerçekleştirilen bir saldırı Obi-Wan Kenobi'nin, terörist bir örgüt olan Ölüm Gözcüsünü keşfetmesine yol açtı.
Alors que Satine soutenait que les intentions de Mandalore étaient de rester neutre dans cette guerre, une attaque sur la capitale a conduit Obi-Wan à la découverte d'une organisation terroriste connue sous le nom de Death Watch.
Şu an ise Satine Senato'ya doğru yola çıkıyor. Böylece Jedi'ların yardımıyla savaşa karışmamak için Senato'dan ricada bulunabilecek.
La duchesse se rend au Sénat, afin qu'elle puisse plaider sa cause contre son implication dans la guerre, tandis que les Jedi préparent une défense contre ses agresseurs...
Düşes Satine'in güvenliği herşeyden önemlidir.
La sécurité de la duchesse Satine est de la plus haute importance.
Sıkıcı pantolonlarınızla, parlak tuvalet kağıtlarınızla ve Fransızların harika aşıklar olduğuna dair saçma önyargılarınızla siz İngilizlerden nefret ediyorum.
Je hais les Angliches! Avec vos culottes idiotes et vot'papier Q satiné et vos idées mords-moi-la comme quoi les Français sont les as du plumard!
Boya, cila ve alçı arasında tercih yapmak ne kadar zor bilseniz.
C'est dur de choisir entre faux marbre, satiné ou motifs!
Mösyö Zidler Matmazel Satine ölüyor. Vereme yakalanmış.
Mlle Satine est mourante.
Bir Llama Mini Max.38 Super Auto, yarı otomatik. Taze saten krom, siyah lastik kavrama, üç noktalı sabit nişan 3.5 - Inch namlu, iskelet tutuş, ekstra kaygan bitişli.
Voici un Llama Minimax.38, Super Auto, semi-automatique... chromage satiné, crosse combat, visée fixe 3 points... crosse évidée, arrêtoir de culasse allongé... 8 coups, simple action.
Belki ayakkabı değil de... biraz daha... ilerleyen saatlerde çekip çıkarılabilecek bir şeyler.
Peut-être pas des chaussures. Mais quelque chose... de satiné pour en sortir plus facilement plus tard.
Parşömen deri ve saten dokuma.
Intérieur cuir parchemin, satiné.
Beyaz zemin üstüne, kalın harfler.
Papier satiné. Caractère gras. Double estampillage.
Satine.
Satine.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]