Saygılar traduction Français
2,048 traduction parallèle
Zevceniz, siz İmparator'a saygılarını sunar!
Votre épouse s'agenouille devant l'Empereur.
Hizmetkârınız, siz İmparatoriçe'ye saygılarını sunar!
Votre servante s'agenouille devant Vous.
Bu fakir hizmetkârınız, size en derin saygılarını sunar. Ayrılmadan önce Majestelerine son bir hizmetim dokunsun istiyorum.
Votre humble serviteur s'agenouille devant l'Empereur. je souhaiterais servir Votre Majesté une dernière fois.
Buraya, Veliaht Prensin annesine saygılarımı sunmaya geldim.
Je viens rendre hommage à la génitrice du Prince Héritier.
Hizmetkârınız, siz Veliaht Prense saygılarını sunar!
Votre serviteur s'agenouille devant le Prince Héritier.
Saygılarımla, Norman Warne. "
"de ce qui, je l'espère, n'est que le début d'une longue aventure. Votre tout dévoué..."
Ben de iyi bir adama saygılarımı sunmaya geldim.
Je suis venue rendre hommage à un homme bien.
Saygılarımla amca
Mes respects, oncle.
Saygılar amca Sunil, mutlu olmanı diliyorum
Mes respects, oncle. - Je vous souhaite le bonheur, Sunil.
Saygılarımla, Amca.
Mes respects, oncle.
Emir komuta zincirine saygıları yok.
Ils n'ont pas de respect pour la chaîne de commande.
Benimle gelip babama saygılarını iletsen iyi olur.
Tu devrais venir saluer mon père.
Yarın gazete röportajından sonra annesini ziyaret ederim saygılarımı ilet.
Je passerai voir sa mère demain, pour lui présenter mes respects.
Evet, yukarıdakilerin bize karşı hiç saygıları yok, hiçbirşeyimize!
Ouais, c'est clair, ils n'ont pas le moindre respect pour nous là-haut!
Saygılarımla. "
Sincèrement vôtre... "
Saygılarımla, Dr. Alfred Harwell.
"Sincèrement, Dr Alfred Hartwell."
Küçük bayana saygılarımı ilet.
Mes compliments à la dame.
John'la birlikteydim. Saygılarını iletti.
Je suis allé voir John, il t'envoie ses salutations.
Saygılar, kibar beyefendi.
Bienvenue, cher Monsieur.
Benim derin saygılarımı da kayda ekle. O hayatlarımızı kurtardı.
Si mes hommages peuvent être enregistrés, il nous a sauvé la vie.
Şimdiye kadar Tony Gray'e saygılarından beklediler.
Ils ont attendu aussi longtemps par respect pour Tony Gray.
Fakat yine de Küçük İtalya Prensesi'ne saygılarımı iletmeliyim.
Mais je dois encore rendre hommage à la princesse de Little Italy.
Lütfen ona saygılarımı iletin.
Saluez-le à l'occasion.
Saygılarımla, Steve Smith.
Sincèrement, Steve Smith.
Cinayet masasından bir görevli, danışmaya. Saygılarımla efendim, ama bunu, emir komuta zincirinin... bilgisi dahilinde yapmanızı dilerdim.
Respectueusement, Monsieur, je préfèrerais que vous passiez par la hiérarchie.
Saygılarımla, Anne Cassidy. Warren Colter da CC'ye konulacak.
Copie à Warren Coulter et à classer dans le dossier 66OO.
Saygılarımı sunarım, Kumandanım.
- Mes respects, commandant.
Saygılar, Generalim.
Mes respects, mon général.
Saygılar, patron!
Avec respect, chef.
Saygılar.
Mes respects.
"Saygılarımızla, Theta Beta kardeşleriniz."
Respectueusement, tes soeurs de Theta Beta ".
Saygılarımızı sun.
Montrez notre respect.
Saygılar yenge.
Au revoir m'dame.
Hepinize saygılarımı, teşekkürlerimi sunarım.
Mes remerciements et respect à vous tous.
Böyle sürtükler yüzünden biz zenciler saygı görmüyoruz, bize saygılı olmalılar
C'est à cause de ce genre de connasses que les gars ne nous regardent pas! Lls ne nous respectent pas!
Kaderin parmağını koyduğu yer neresiydi? Roma İmparatorluğuna direnen son Galyalıların köyüydü, Saygı, düzen ve anlayışın hüküm sürdüğü küçük bir köy!
En 50 avant JC, un village peuplé d'irréductibles Gaulois résiste toujours à l'envahisseur et préserve ses valeurs ainsi qu'une manière originale d'exploiter les produits de la pêche.
Mason Dixon'un eski ağır sıklet şampiyonlarına saygı şekli. Rocky Balboa gibi savaşçılar.
Une idée de Mason Dixon, en l'honneur d'ex-champions poids lourds, les combattants comme Rocky Balboa.
Saygılarımla, Seth Bullock. "
"Cordialement, Seth Bullock."
Sendikalar birleşene kadar çok saygısızdılar.
Ils arrêtent pas de gueuler depuis la fusion des syndicats.
Albayın kalıntılarına saygıda kusur etmeyeceğim efendim.
Je prendrai soin des restes du capitaine avec le plus grand respect, Madame.
Özgür Jaffa Sodan savaşçılarına büyük bir saygı duymuştur.
Tous les Jaffas libres ont toujours eu un grand respect pour les guerriers Sodan.
Onu saygılarımla teşkilata verebilirsin.
N'hésite pas à renvoyer ça à l'agence avec mes amitiés.
Müdüre karşı hiç saygıları yok.
Ce n'est pas une école mais un sacré bordel.
Bazıları çok saygısız, değil mi?
Wow, les gens n'ont plus de respect, n'est-ce pas?
Bu şarkıcılar performanslarına bir açık cinsellik katar. Ama Defiance Records'tan aldığımız reklam bilgilerine sizin afişinize göre siz yeni Norah Jones'sunuz. "Erdemli, dini değerlere saygılı ve aileye dost."
Maintenant, ces chanteuses intègrent une sexualité tout à fait explicite dans leur shows, mais d'après ce qu'on entend chez Defiance Records, votre label, vous êtes la prochaine Norah Jones... saine et équilibrée, spirituelle et bonne copine.
Onlar, bize insan gibi davranmalılar ve özel hayatımıza saygı duymalılar.
Should be treated as human beings and respected in matters private.
Onlara saygıyla muamele ettiğimiz için, çok iyi uyum sağladılar.
Ils sont équilibrés parce qu'on les respecte.
En azından evi mahvetmiyorlar ve özel değerlerimize saygılılar.
Au moins leur maison restera propre et les prix de l'immobilier augmenteront ici.
Sizin gibi saygıdeğer bir müttefikimizi ağırlamak bizim için yüce bir onurdur. Kyoshi Savaşçıları.
C'est avec grand honneur que j'accueille les guerrières Kyoshi.
Buna ben cevap vereyim. Saygısızlık etmek istemem ama, eğer içinizden herhangi biri hapishanede bir gün geçirmiş olsaydı, bu iş için saatine 19 cent aldığını biliyor olurdu. Hatta bazıları kendi tırmıklarını bile getiriyorlar.
Excusez-moi, mais, si l'un de vous avait déjà travaillé en prison, il saurait que, vu qu'un détenu ne gagne que 19 cents de l'heure, forcément, certains traînent les pieds.
- Saygılar.
Mlle Slater, par ici!