Siz de ister misiniz traduction Français
160 traduction parallèle
- Siz de ister misiniz?
- Vous en voulez?
Böğürtlen topladım. Siz de ister misiniz?
J'ai cueilli des mûres hier, vous en voulez?
Siz de ister misiniz?
Vous en voulez?
Özel bir şey değil, sadece kızarmış peynirli ekmek. Siz de ister misiniz?
C'est pas grand-chose, mais voulez-vous partager mon sandwich grillé au fromage?
- Siz de ister misiniz?
- Vous aussi? - Je veux.
Siz de ister misiniz? Uç bira olsun.
Prenez donc une bière.
Siz de ister misiniz? Hayır.
En voulez-vous?
- Siz de ister misiniz?
- Ça vous dit?
Siz de ister misiniz?
Vous en voulez? !
Bazı müşterilerimiz dergi tercih ediyor. Siz de ister misiniz?
Certains de nos clients préfèrent un magazine, vous en voulez un?
Siz de ister misiniz bayım?
- Bien. - Vous en voulez un, Monsieur?
Siz de içeri girmek ister misiniz?
Vous ne voulez quand même pas venir avec nous?
Bu bittiğine göre, siz beyler benimle bir kahve içmek ister misiniz?
Votre mission terminée, acceptez-vous de partager un café?
Siz de ister misiniz? Hayır, teşekkürler.
Pour la dame aussi?
Diğer köprüyü de siz havaya uçurmak ister misiniz?
Vous voulez faire sauter l'autre pont?
Siz beyefendiler oynamak ister misiniz, yoksa kaybetmekten mi korkuyorsunuz?
Voulez-vous jouer? Ou craignez-vous de perdre?
Ya siz, albay? Siz de katılmak ister misiniz?
Et vous, mon colonel, vous voulez aussi vous rallier?
Artık siz de tartaklamak ister misiniz?
Préféreriez-vous bousculer, plutôt?
Siz de oynamak ister misiniz?
Vous voulez jouer monsieur?
Siz bir adamın elindeki sopayı kırmak ister misiniz?
Allons, vous n'allez pas condamner un homme qui boit de temps en temps?
Siz de bir kız ister misiniz?
Voudriez-vous une petite pour vous réchauffer?
Şahide siz de soru sormak ister misiniz, Binbaşı Thomas?
Souhaitez-vous procéder à un contre-interrogatoire, major Thomas?
Pazar günü küçük bir öğle yemeği düzenliyoruz, acaba... -... siz de gelmek ister misiniz? - Anna'yı veriyorum.
Dimanche, nous donnons un déjeuner... et vous êtes invités, tous les deux.
- Siz bir şey ister misiniz?
- Je vous sers quelque chose? - Vodka avec un zeste de citron.
Siz de gelmek ister misiniz?
Tu veux venir?
siz de bir çift ister misiniz?
Vous en voulez un?
Siz de yemek ister misiniz?
Voulez-vous dîner?
Siz de partiye katılmak ister misiniz?
Vous voulez aussi faire partie de la fête?
Siz de ister misiniz?
Je vais prendre un verre. Vous en voulez un?
Siz de ister misiniz, Mösyö Poirot?
Un Fino?
Onu da siz yapmak ister misiniz Bay Carter?
Tu veux te charger de ça aussi, Carter?
Siz ACLU'dansınız, değil mi? Bir şey ister misiniz?
Vous appartenez à la Ligue des Droits de l'Homme!
Peki, konuklarımıza bir kesit sunabilir misiniz, siz ne dersiniz kızlar? Jonas Brothers'ın üzerinize beyaz köpük sıkmasını ister misiniz?
Vous êtes une race de voleurs qui, à travers les âges, a frayé sa place dans les recoins de la société.
Annem beni umumi havuzda yüzme dersine yazdırdı. Siz de gelmek ister misiniz?
Ma mère m'a inscrit à la natation, vous voulez venir?
Siz çocuklar başka bir wiener ister misiniz?
Vous voulez encore de la saucisse, les enfants?
Bay Graham, siz de bir konuşma yapmak ister misiniz?
Vous voulez dire quelque chose?
Siz de gelmek ister misiniz?
Ca vous dit de venir?
- Bunu gördün mü? - Neyi? Siz de seçilmek ister misiniz, detektif?
Vous attendez qu'une femme vous choisisse pour amant?
Siz bir şey ister misiniz?
Besoin de rien?
İngilizce bize, "Siz de eğlenmek ister misiniz?" diye sordu.
Elle dit en anglais :
Peki siz bu pislikle ilgili bir şeyler duymak ister misiniz?
Hé les mecs, vous voulez entendre un truc dingue sur ce mec et celui de l'épicerie?
Siz aptallar koruma işi ister misiniz?
Ça vous intéresserait, un boulot de gardes du corps?
Siz tenis oynamak ister misiniz?
Vous avez envie de jouer au tennis?
- Yunanlılarla.Siz de oynamak ister misiniz?
Tu veux en être? Le Grec?
- Gunther, çörek alabilir miyim? - Siz de bir şey ister misiniz?
Je voudrais un scone.
Şimdi de siz sıranızı kullanmak ister misiniz?
Vous y allez? - On part aujourd'hui.
Hey, siz dünyalılar glach denemek ister misiniz?
Ca vous dit, un petit rail de Blarh?
Siz de kanyak içmek ister misiniz?
Voulez-vous aussi un cognac?
- Siz de onunla gitmek ister misiniz?
- Vous voulez venir?
Siz de gelmek ister misiniz?
Si ça vous tente, j'ai une caisse.
Siz de bir bardak ister misiniz?
Vous en voulez un?
siz de 205
siz devam edin 102
siz de kimsiniz 130
siz de gelin 26
siz de mi 32
siz delisiniz 52
siz de öyle 62
siz değil 50
siz delirmişsiniz 20
siz değilsiniz 19
siz devam edin 102
siz de kimsiniz 130
siz de gelin 26
siz de mi 32
siz delisiniz 52
siz de öyle 62
siz değil 50
siz delirmişsiniz 20
siz değilsiniz 19