Travesti traduction Français
500 traduction parallèle
- Belki de Noel Baba kılığına girmiştir.
- Le Père Noël en travesti?
Cinsel tatmin için kadın giysileri giyen bir erkek travestidir.
Un homme qui s'habille en femme pour se donner l'illusion de changer de sexe... est un travesti.
Beni gerçekten üzdü.
Mais qui irait s'amouracher d'un travesti?
Bulamazsan bu sefer işe ben el atacağım.
Situ acceptes, je reviendrai t'affronter ce soir. C'est un homme... un travesti...
Bu hattan bir bahis daha alırsan travestilik suçundan tutuklarım seni!
La prochaine fois que vous m'appelez, je vous fais boucler comme travesti.
Sevgili olmak mı?
Être un travesti?
Bir eşcinsel olarak, sen ne düşünüyorsun?
En tant que travesti, qu'en penses-tu?
Homoseksüeller seks objesi olarak kızlarla daha az mı ilgileniyor?
Est-ce qu'un travesti perçoit les filles comme objet sexuel?
Çünkü Maki bir transseksüel...
Carusel Maki est un transsexuel, pas un travesti... désolé.
Tüm hayatın boyunca bir eşcinsel olarak mı yaşayacaksın?
Tu vivras en travesti toute ta vie? Oui.
Üstelik kadın kılığında birine nasıl davranacağını bilirdi.
De plus, il savait se comporter avec un travesti.
Bir keresinde beni travesti olmaktan ötürü içeri tıktıracağını söylemişti.
Une fois il m'a dit qu'il allait me faire ficher...
Evet... kırmızı bir kapşonla...
C'est ça. Travesti, avec une cape rouge.
Hala evin hizmetçisi hakkında... atıp tutuyordu.
Elle était encore déchaînée et folle furieuse... d'avoir surpris son domestique en travesti.
Sandıktaki her şey kullanabilirim.
Regardez. Je pourrais peut-être faire le coup en travesti.
Bir erkeğin kadın giysili bir erkeğe aşkının ihtiras dolu öyküsü.
L'histoire tendre et passionnée de l'amour d'un homme pour un autre homme travesti.
Zardoz olarak, atalarını seçebilme yetkim vardı, Z.
Travesti en Zardoz, j'ai pu choisir tes ancêtres.
Chicago gazetesinde travesti taklidi yapan polislerle ilgili bir haber okudum.
Il y a un article sur les travestis qui se font passer pour des policiers.
Kadın kılığına girmiş bir hava korsanıyım.
Pirate de l'air en travesti.
Ben sadece sevimli bir travestiyim
Je suis un gentil travesti
- Ben sadece sevimli bir travestiyim
- Je suis un gentil travesti
- Sevimli travesti
- Gentil travesti
- Homo travesti ipnesi.
- Pédé, travelo, pute!
Twain Sam'in kadïn kïlïgïnda resmini çekmis.
Twain... avait des photos Polaroid de Sam en travesti.
Umarım dönme değildir. "
J'espère que ce n'est pas un travesti. "
Boş gezen bir travesti silah zoruyla kıyafetlerimi ve arabamı çaldı.
un travesti ambulant a pris ma voiture et volé mes vêtements, revolver au poing.
Yani Douvier, Baba'yı etkilemek için boş gezen bir travestiyi mi öldürdü?
Douvier aurait tué un travesti uniquement pour impressionner son parrain?
Biriniz bile karşısında durabilseydiniz Warren adaleti asla yanıltamazdı.
Warren n'aurait jamais travesti la justice si on s'était opposé à lui.
İş kadını Gillian West'i, erkek delisi bir yöneticiye dönüştüreceğiz. Maço Packard de Haven'i tam bir travestiye çevireceğiz.
l'héroïne n'est plus frigide mais nymphomane... le héros macho est en réalité un travesti!
- Batman travesti mi?
Batman est-il un travelo?
Lanet olsun, travesti bu.
Oh non, un travesti.
Bu akşam André Cassell, Avrupa " nın en büyük zennesiyle tanışacak.
Aujourd'hui, Cassell va rencontrer le plus grand travesti d'Europe.
Grazinski, eşcinsel, Polonyalı zenne.
Grazinski, un travesti polonais...
Avrupa " nın en büyük zennesi o.
C'est le plus grand travesti d'Europe.
- Sahte olduğunu düşünüyor.
- II la prend pour un travesti.
Acaba Sal Andratti, ortağının kadın taklidi yapan birine... aşık olduğunu duysa ne yapardı?
Imagines-tu ce que dirait Sal Andratti en apprenant que son associé s'est amouraché d'un travesti?
Kim senin birinci sınıf bir sahtekar değil de... - ikinci sınıf bir soprano olduğuna inanır?
T'étais soprano de 2e classe mais non travesti de 1re.
- Ben sadece kadın elbisesi giyerim, travesti değilim.
- Je suis une folle, pas un travelo.
Gerçekdışı çimenli bir tepecikte, bir travesti tarafından vurulmak.
Flingué par un travelo sur un talus puant le décor!
Tamam, ilaç kullanmaktan çıldırmış bir travestiydi Ama en azından dansa gidebilirdik.
C'était un travesti accro à la drogue, mais au moins on aurait pu aller danser.
Şahsen, Tarzan Jane'in çantasına gözatıp rujunu yediğinden bu yana, en az ikna edici bayan izlenimci olduğunu düşünüyordum.
Pour moi, vos dons de travesti sont les pires depuis que Tarzan a razzié le sac de Jane et a bouffé son tube de rouge!
Çılgınlık.
Travesti.
Diğer vakalara da bakıyor musunuz? Yoksa ihtisasınız travesti ölü sevicilerle mi?
Vous prenez d'autres causes ou vous vous limitez aux travestis nécrophiles?
Travesti melodramı...
Mélodrames en travesti
Ve bu harika travesti Ely'yi tanıyışımız.
Et c'est comme ça que nous avons rencontré Ely, un travesti merveilleux de Medellín.
Uzak ülkeler, cesur kılıç savaşları, büyüler, kılık değiştirmiş bir prens.
Exotisme, combats d'épée, – enchantements, prince travesti...
Resmen travesti lan.
C'est un putain de travesti.
Bay Suistimal'den, Bay Kullanan'a ulaştık, ayrıca benim vurulduğum bir travesti de vardı.
On est passé de M. Faux-jeton à M. Faux-cul, et une aventure avec un travelo. J'ai tiré la sonnette d'alarme.
Burada oturuyormuş, travesti, fahişe, şarkıcı.
Il était travesti, chanteur, artiste.
O bir travesti.
C'est un travesti.
Bir oyuncudan mı korkuyorsunuz?
Et vous avez peur d'un acteur travesti?