English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ Z ] / Zannetmiyorum

Zannetmiyorum traduction Français

1,774 traduction parallèle
Şu anda yapabileceğimi zannetmiyorum.
Je n'arrive pas à me convaincre de le faire maintenant.
Bunun iyi bir resim olacağını zannetmiyorum.
Je suis pas sûr que ça fasse un bon tableau.
Aradığınız cevapların bende olduğunu zannetmiyorum.
Je n'ai pas la certitude d'avoir la réponse À ce dont vous désirez.
Zannetmiyorum.
- Je ne pense pas.
Sarah'ın beni bağışladığını hiç zannetmiyorum.
Sarah ne me l'a jamais pardonné.
İç Savaş'ta bunlardan olduğunu zannetmiyorum.
Je ne pense pas qu'ils avaient ça pendant la guerre civile.
İstediğimi zannetmiyorum.
Je ne pense pas.
Sarhoş, kızgın, gerçekten öyle olmadığım zamanlarda, meşgul olarak harcadığım zaman için kendimi suçlamayı bırakacağımı zannetmiyorum.
Je ne pense pas pouvoir me pardonner pour tout ce temps perdu à être saoul, en colère, surmené, alors quand je ne l'étais pas vraiment.
Beni gerçekten orada istediğini zannetmiyorum.
Je ne pense pas qu'elle ait besoin de ma présence.
Smoke, bu ordudaki kimsenin o gazetecinin kıçını kurtarmaya gönüllü olmak isteyeceğini zannetmiyorum.
Fumée, je ne pense pas qu'il y ait un seul homme dans cette armée... qui dirait que tu dois risquer ta vie pour cet homme.
Hayır, zannetmiyorum.
Non, je ne pense pas.
Hiçbir şey öğrendiğimi zannetmiyorum.
J'ai pas l'impression d'apprendre.
O kadar lezzetli ve doyurucu ki bu gecenin kalanında başka bir şey yiyebileceğimi zannetmiyorum.
Je me régale tellement que je ne mangerai plus rien de la soirée.
Şehirdeki en iyi hastane grubu olduğumuzu söyleyerek ileri gitmiş olacağımı zannetmiyorum.
On est le meilleur groupe de tous les hôpitaux de la ville.
Fazla seçeneğin olduğunu zannetmiyorum.
Et je crois pas que tu aies vraiment le choix.
Zannetmiyorum, ama yine de sarmak için satın alıyor gibiydi.
Il finit par l'acheter, mais une à la fois.
Zannetmiyorum, ama daha çok bu kâbustan nasıl yırtacaksınız onu merak ediyorum.
Je ne pense pas. Je m'inquiéterais plutôt de comment vous allez gérer ce cauchemar.
O hikâyenin mutlu sonla biteceğini zannetmiyorum.
- Je ne le sens pas très bien.
Ben bir kaç günlüğüne bu kadının kocası oldum... sadece lafta, hem bira yakında bu anıları silecektir. Ama bu bebeğin ne bizim gezegende ne de sizinkinde bundan büyük bir sevgi bulabileceğini zannetmiyorum
J'ai été le mari de cette femme pendant ces derniers jours seulement de nom, et la bière effacera ces souvenirs, mais ce bébé ne trouvera pas plus d'amour sur votre planète que sur la notre.
Zannetmiyorum.
Je ne pense pas.
- Tuşlayanların onlar olduğunu zannetmiyorum.
Je ne pense pas que ce soit eux qui l'ont activé.
Başka seçeneğimiz olduğunu zannetmiyorum.
Je ne crois pas qu'on ait d'autre choix.
Sizinle çok vakit geçirdim ve "dolu" nun anlamını bildiğinizi zannetmiyorum.
Bien, j'ai passé un long moment avec vous les mecs, et je ne pense pas que "pleine" signifie ce que vous pensez ce qu'il signifie.
Bir ameliyat odasının ve bir ordunun geçitten sığabileceğini zannetmiyorum.
Je ne pense pas qu'une salle d'opération et une armée passeraient par la Porte.
Bize zorla vermekte sorun olacağını zannetmiyorum.
Je ne pense pas que ça leur poserait un problème de nous y obliger.
Durduğum yerden bunu kazanacağımızı zannetmiyorum.
Et pour le moment, je ne vois pas comment on peut gagner.
Zannetmiyorum, babam emin olmak için ince eleyip sık dokur.
Papa l'aurait déterrée.
Doğruyu söylemek gerekirse, babamın Lost Creek'e geldiğini bile zannetmiyorum.
Pour te dire la vérité, Je ne crois pas que papa n'ait jamais été à Lost Creek.
Senin satmaya hazır olmadığın bir şeyi alabileceğimi zannetmiyorum.
Je ne peux pas acheter quelque chose que vous n'êtes pas prêt à vendre.
Hiç zannetmiyorum Aang, Zhang'ler Gan Jin'lere çok haksızlık etmişler.
Je ne crois pas. Les Zhangs ont fait du tort aux Gan Jins.
Birbirimizi tekrar göreceğimizi zannetmiyorum.
Je ne crois pas que nous nous reverrons.
" Taksinin geleceğini zannetmiyorum...
" je pense pas que ce taxi va arriver.
Artık öğretim üyeliği yaptığını zannetmiyorum.
Je ne crois plus qu'il enseigne.
Ama onu bırakacağını zannetmiyorum.
Je te vois pas y renoncer.
Pek zannetmiyorum.
Je ne le pense pas.
Artı otel görevlisi var fakat... Kimsenin polisin dikkatini çekeceğini zannetmiyorum.
L'aubergiste également mais je ne vois pas comment Wendell pourrait tomber dans le collimateur des flics.
Çünkü bazen eğlendiğimi zannetmiyorum.
Parce qu'il y a des choses avec lesquelles je n'ai pas envie de rigoler.
Hiç zannetmiyorum.
Non... je pense que tu...
Konuyla kesinlikle ilgisi olmayan tamamen objektif üçüncü şahıs olarak diyebilirim ki, Olivia ve senin birbirinizle uyuşacağınızı zannetmiyorum.
Ben, en fait, en qualité d'observateur extérieur, complètement objectif et sans aucun intérêt personnel dans l'histoire, je ne suis pas sûr que toi et Olivia alliez vraiment bien ensemble.
Konuyla kesinlikle ilgisi olmayan, tamamen objektif üçünü şahıs olarak diyebilirim ki, Duke ve senin tüm bunlardan sonra iyi bir fikir olacağını zannetmiyorum.
En qualité d'observateur extérieur, complètement objectif et sans aucun intérêt personnel dans cette histoire, je ne suis plus sûr que toi et Duke ce soit une bonne idée.
Maaşımla bir başka cenazeyi karşılayabileceğimi zannetmiyorum.
Je ne pense pas que mon salaire me permette un autre enterrement.
Çok uzun süreceğini zannetmiyorum.
Je crois que ce ne sera plus tres long.
Evinden pek haber aldığını zannetmiyorum.
T'as pas dû avoir beaucoup de nouvelles. De chez toi.
Zannetmiyorum, Hatırlardım seni.
Sûrement pas, sinon, je t'aurais remarqué.
Zannetmiyorum.
Je préfère pas.
Geri geleceğini zannetmiyorum.
Je pense pas qu'elle reviendra.
Hayır. Kabul edeceğini zannetmiyorum.
Non, je ne crois pas qu'elle accepterait.
"Su enseme kadar çıktı. Dayanabileceğimi zannetmiyorum."
"J'ai de l'eau jusqu'au cou, je ne tiendrai pas..."
Zannetmiyorum.
Je ne crois pas.
Anlayacağını zannetmiyorum.
Je n'attendais pas de toi que tu comprennes.
Bunun iyi bir fikir olduğunu zannetmiyorum.
C'est peut-être pas une bonne idée.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]