English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ Z ] / Ziyaretini

Ziyaretini traduction Français

187 traduction parallèle
Ziyaretini mahvetti.
Et en plus, ça te prive de promenade.
Ailesiyle yemek yiyeceğim, eminim senin ziyaretini de hoş karşılayacaklardır.
Je dîne avec ses parents, ils seraient ravis de vous rencontrer.
Bu olay yeri röportajlarımıza ara vermek zorunda olduğumuz için üzgünüm ancak Bay Tatum'un, Leo'ya günün ilk ziyaretini yapmak üzere olduğunu görüyorum.
Merci beaucoup, M. Federber. Je suis navré d'avoir à interrompre ces interviews sur le terrain, Je vois qu'il est l'heure pour M. Tatum de rendre sa première visite à Léo.
Kraliçenin ziyaretini siz ayarlasaydınız bile bundan daha iyi bir sonuç alamazdınız
Tu n " aurais pas été mieux servi si tu avais combiné la venue de la reine.
Ziyaretini beklemiyordum.
Je ne m'attendais pas à votre visite.
Bu büyükbaş hayvan baronunun ziyaretini neye borçluyuz?
Quel bon vent amène le magnat du bétail?
Buraya ilk ziyaretini hatırlıyor musun?
Te souviens-tu de ta première visite ici?
Merhumun nişanlısının ziyaretini bekle diye.
J'enverrai à Horace des signaux de fumée... pour qu'il se prépare à recevoir la fiancée en deuil.
Ziyaretini beklemiyordum, yoksa adamları hazırladım.
Colonel, on ne vous attendait pas.
Sevgili Büyük Balkabağı Cadılar Bayramı'ndaki ziyaretini dört gözle bekliyorum.
Chère Grosse Citrouille, j'attends ton arrivée pour Halloween avec impatience.
O zaman bu ziyaretini neye borçluyuz?
Bon, alors... qu'est-ce qui me vaut le plaisir de vous voir?
Sir Harold Clark'ın ziyaretini doğruladı. Sir Harold ve büyüleyici eşi Leydi Clark, 5 Mayıs, Perşembe günü burada olacaklar.
Sir Harold et sa charmante épouse, Lady Clark, arriveront ici le jeudi 5 Mai.
Ah, uyku perisi tipik ziyaretini dün gece yapmadı.
Je n'ai pas vu le marchand de sable hier soir.
Aklımıza Michael Stewart'ın Nijerya konuşması geldi ve üyelerimizin birçoğu da Willy Brandt'ın Doğu Almanya ziyaretini önerdi.
On a envisagé le discours de Michael Stewart sur le Nigeria, et certains membres du comité ont voté pour la visite de Willy Brandt en Allemagne de l'Est.
- Geldiğinde sana içki vermeyi düşünmüştüm ziyaretini bekliyordum ve senden yararlanmak istedim.
J'attendais ton retour. Avec du saké. Tu sais...
Efendi Noriyuki ülkenin bu kısmına ilk ziyaretini yapmak için iki gün sonra Tokyo'dan ayrılacak.
Notre prince est né à Edo. Il va venir au fief pour la première fois. Il arrivera dans quelques jours.
Kristiania'ya döndükten sonra Edvard Munch ilk içtimai ziyaretini Bayan Heiberg'in evine yapar.
A son retour à Kristiania, Munch tente sa première visite de courtoisie au domicile de Mme Heiberg.
Buraya General Waldeck'in ziyaretini haber vermeye geliyorum... Ve seni firara teşvik ederken buluyorum.
Je viens vous annoncer la visite du Général Waldeck et je vous trouve en train d'inciter à une évasion.
Bu ziyaretini neye borçluyum? Tanrı'ya mı?
Que me vaut cette visite?
Onun ziyaretini anlatın.
Parlez-moi de sa visite.
O toplarla ilgili birşey öğrenene kadar ziyaretini uzatıyorum.
Je vous garde encore pour voir ce que donnent ces balles.
Başkan Dakra ziyaretini yarın akşam bir ziyafetle noktalayacak yemekte iki Amerikan vatandaşına madalya sunacak.
Le président Dakra clora sa visite par un banquet demain soir pendant lequel il décorera deux Américains.
Başkan Dakra bu ilk ziyaretini geçen yıI Kimbala'yı vuran kuraklıkla mücadele edilmek için geliştirilen sulama projesinden dolayı Amerika'yı teşekkür etmek için yapıyor.
Le président Dakra vient remercier notre pays d'avoir développé un projet d'irrigation afin de combattre la terrible sécheresse de l'année dernière.
- İkinci ziyaretini kastediyor.
Parlons de votre 2e visite.
Bu Baron'un Amerika Birleşik Devletleri'ni ziyaretini ertelemek amacıyla onu ikna etmek için bir fırsat.
La possibilité d'acquérir ce service pourrait convaincre le baron de reporter sa visite aux États-Unis.
Başbakan Nikita Khrushchev, bugün ilk ziyaretini, Berlin duvarına yaptı.
Première visite aujourd'hui de Nikita Khrouchtchev au mur de Berlin.
Bütün aile... haftalık ziyaretini dört gözle bekliyor.
"qui attendent impatiemment ses visites hebdomadaires."
İnan bana, ben de senin kadar Keiko'yla Molly'nin ziyaretini bekliyorum. Pek sanmam.
J'attends l'arrivée de Keiko et de Molly avec autant d'impatience que vous.
Bu ziyaretini neye borçluyuz acaba Shang Tsung?
Que nous vaut l'honneur de ta visite, Shang Tsung?
Hükümetim, Centauri İmparatoru'nun ziyaretini kesinlikle tasvip etmiyor.
Mon gouvernement ne peut tolérer la visite de l'Empereur centauri.
İkinci gece ziyaretini yapan bir aşık.
Une deuxième nuit d'amour.
Biliyorsunuz, o Bay Weston'ın oğlu ve çok yakın zamanda ziyaretini bekliyoruz.
Vous savez, c'est le fils de M. Weston et nous nous attendons à une visite de lui très bientôt
Ziyaretini sağlamak için tanıdığım herkese bir iyilik borcum oldu.
J'ai dû faire appel à toutes les faveurs pour cette visite.
Başbakan Shakaar'ın yaklaşan ziyaretini protesto ediyormuş.
Il protestait contre la venue du Premier ministre Shakaar.
- Bu ziyaretini neye borçluyuz dersin? - Lütfen. Constantin Dimitrich.
Allons!
- Petit Caribe'e ziyaretini işittim.
Trinquons. Je crois que tu es allé en Petite Caraïbe.
Bu arada, Çin ziyaretini uzattığını öğrendik.
Nous apprenons qu'il a décidé de prolonger sa visite en Chine.
Sigarayı yasaklayarak, eş ziyaretini yasaklayarak.
Le tabac, les visites conjugales...
Kimi zaman mahkûmlar sıkılırlar. Eş ziyaretini yasakladılar. Sigarayı yasakladılar.
Ils ont supprimé les visites conjugales, le droit de fumer.
Neville, Manhattan'a yıllık hac ziyaretini yapıp sanat dünyasında neyin moda olduğuna bakıyordu.
Neville faisait son pélerinage annuel à Manhattan pour savoir ce qu'il y a d'excitant dans le monde de l'art.
Bu hac ziyaretini sadece bir donem icinde yapabilirsin.
" Si nous n'y arrivons pas cette année,
Ziyaretini neye borçluyuz?
Qu'est-ce qui t'amène chez nous?
Valinin eş ziyaretini yasaklaması zaten yeterince kötüydü, şimdi de bu. Siktir.
Le gouverneur a déjà interdit les visites conjugales, et maintenant ça!
Graceland ziyaretini unutun... şu anda sadece görevimizi düşünmeliyiz.
N'espérez pas visiter Graceland, car seule la mission compte, maintenant.
Dahi Çocuk Jonathan ve sevimli savaş kediciklerinin gürültülü ziyaretini beklemiyordum.
Je ne m'attendais pas à une visite de Super Jonathan et ses colombes de combat.
Hazır görüşüyorsun, eş ziyaretini de geri vermesini iste.
Pendant que tu y es, demande-lui de rétablir les visites conjugales.
Dominic'in ziyaretini açıklamanı istiyorum.
Je voulais que tu m'expliques la visite de Dominic.
O zaman ayağını incitmiştin ama yine de bize ziyaretini kesmedin.
Dans un tel moment... je t'ai rencontrée.
Mezar ziyaretini seven biri değilim.
" Ci-gît...
Eş ziyaretini iptal et.
Annulez sa visite conjugale.
Üç Bilge Kral ve onların altınlarının yerine tercih eder miydi biz yeryüzünün solucanlarının ziyaretini, şu taptığımız İsa?
Belle C'est un mot qu'on dirait inventé pour elle

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]