Şisko traduction Français
4,853 traduction parallèle
Bir harekette yer almak isterim. Ama hangi hareket dinlemeyi sevmeyen ve bir sürü fikri olan şişko birini ister ki?
J'aimerais en faire partie, mais qui voudrait d'un gros mec énervé, plein de clichés et qui n'écoute rien?
Ben 11 yaşındaydım. Şişko bir çocuk, sürekli sataşıyordu bana. Normal olarak lakabı da "Şişko Harold" du.
À 11 ans, le gros Harold, un surnom parfait, s'en prenait à toujours moi.
Şişko Joey.
Gros Joey.
- Hiç durma, seni şişko pislik.
- Allez-y, sale merde.
- Amına koyayım senin, beyaz şişko.
Je t'emmerde, face de bidet.
Seni son gördüğümde küçük, şişko bir oğlan gibiydin.
La dernière fois que je t'ai vu tu ressemblais à un gros garçon.
Sen de küçük, şişko bir oğlan gibiydin ama ben seni tanıdım.
Tu étais un gros garçon aussi, je t'ai pourtant reconnu.
Şişko piliç peki?
- Et la grosse?
Şişko olan mıydı?
Était-ce la grosse?
Tek bir şişko Lannister var.
Il n'y avait qu'une seule grosse Lannister.
Erkenden yemeğe çıkmış. Baryumu silmeden, şişko asistanı aldı hastayı.
Il a déjeuné tôt, donc sa grosse assistante à emmener le patient avant que je puisse enlever le barium.
Balık şişko olacak.
Ce poisson va devenir tellement gros.
Şu şişko puşta karşı harekete geçmenin vakti geldi.
Le moment est venu de s'occuper de ce connard.
Hayır. Koca popolu, şişko bir adam kiralayacağım ve onu çalışırken izleyeceğim.
Non, je vais engagé un homme costaud avec une fente de derrière exposée.
- Şişko Brando.
- Le gros Brando.
- Şişko Brando.
- Gros Brando.
"Şişko" olarak geçiyor olabilir.
Ça pourrait être sous gros.
Sen şişko Burt Reynolds'sın değil mi?
Tu es gros Burt Reynolds n'est ce pas?
Elbette. Ben sana çok şişko olduğunu veya çok uzun olduğunu söyleyebilirim ama şaka yapıyorum işte. Diğer her şeyde muhtemelen beni rahatsız eden şeylerinden söz ediyorumdur.
Bien sûr, si je te dis que tu es grosse ou trop grande, je plaisanterais, mais si je dis autre chose, je ferais allusion à quelque chose qui me dérange tout en la déguisant en blague pour éviter
Hadi şişko artık sakin ol.
- -- - C'est bon, Calme-toi,
Defol git şişko!
Dégage, le gros.
Büyük şişko küçük mirasın sana yetmeyeceği için özür dilerim, Prenses.
Non. Je suis désolé que ta grosse petite succession ne soit pas assez pour toi, Princesse.
Çekil önümden seni şişko hayvan.
Tasse-toi de mon chemin, espèce de gros animal.
Hadi be, şişko.
Allez, gros.
Şişko gibi bir şey mi?
Est-ce que c'est comme "mon gros"?
Senin Token'la aranı yapan kişi o yukarıdaki şişko geri zekalı çünkü siyahların birbiriyle olması gerektiğini düşünüyor.
C'est ce gros lard qui t'a mis avec Token. Il pense que les Noirs vont ensemble.
- Ben şişko değilim, Kyle.
273 ) } – Je suis pas gros.
Şişko değilim diyorum. En azından şu orospu gibi etrafta motorlu scooterla dolaşmıyorum.
Je me trimbale pas en scooter électrique comme lui.
Şu ortadaki çocuk şişko değil ki!
Ce gosse n'est même pas gros!
Amerika'nın yeni sevgilisi Şişko Doo Doo!
Fatty Doo Doo!
Şişko Doo Doo!
Fatty Doo Doo?
Scooterın üstündeki Şişko Doo Doo.
Qui se ramène sur un scooter Fatty Doo Doo
Şişko Doo Doo scooterı Doo Doo!
Qui a du doo doo comme un gros Scoot-dee doo
- Şişko Doo Doo scooterın amına koydu.
Personne ne fait du scoot de gros comme toi
Şişko Bok Bok.
Scatty foo foo
Şişko Doo Doo.
Patty poo poo
Şişko bir çocuğun kendini ziyan ettiği bir diziden nasıl para kazanırsın?
Comment peux-tu t'enrichir sur le dos d'un petit gros qui se fait du mal?
Honey Boo Boo, Şişko Poo Poo'ya karşı!
Honey Boo Boo contre Fatty Poo Poo!
Süpersin, şişko.
Énerve-toi!
- Evet, şişko!
– Ouais!
Biraz şişko mu?
C'est secret? Elle est ronde?
Fotoğraf makineli,'Şişko', Lee Çetesinden.
Avec l'appareil photo, Fatso du gang Lee.
Bir sorun mu var, Şişko?
Un problème, Fatso?
Bu da demek oluyor ki bana "bu kıyafet beni şişko mu gösteriyor?" diye sorduklarında bakmak zorunda kalacağım.
Ce qui signifie que la prochaine fois que l'un d'eux demande, Cette tenue me donne l'air grosse? Je vais devoir vérifier.
Araba, doğumgünü, fondü kabı şişko muyum, kararsızlık.
Voiture, anniversaire, pot fondu, suis-je gros, difficulté.
Mantıken şişko biri almıştır.
Il y a des chances pour qu'il soit obèse.
Seni şişko.
Gros sac...
Hey, şişko, ne kadar çok yiyorsun, diyete başla,
Hé, le gros, arrête de manger. Fais un régime!
Şöyle derim. "Hey, hey, hey.' " Şişko Albert değil mi bu? "
Je dis, "Hey, hey, hey", c'est gros Albert. "
Sadece şişko, çirkin, yaşlı, güçsüz sakatlar ve yalancılar kiliseye gider.
Tu sais, seulement les gros, moche, faible, infirme et deviennent pratiquants.
O Victoria meleği. Ben şişko melek.
Hmm, des anges de chez Victoria's secret, gros bébé ange.