Abdul traduction Portugais
508 traduction parallèle
Abdul, Hymandis şefine geldiğimizi haber versin.
O Abdul que diga ao chefe dos Hymandi que vamos a caminho.
Söyleyecek bir şeyi var mı diye sor Abdul.
Abdul, pergunte-lhe o que tem a dizer.
- Açın, Abdul.
- Abra, Abdul.
Abdul, Carl ve Sascha orada kalır, yoksa satmam.
O Abdul, o Carl e o Sascha ficam no bar, ou então não vendo.
- Abdul.
- Oh, Abdul?
- Abdul, Bay Kornblow'u gördün mü?
- Abdul, viste Mr. Kornblow?
Tanca'lı Abdül Ahmet'in gemisi.
O barco de Abdul Achmed de Tanger.
Abdül İsmail.
Abdul Ismail.
Abdül'ün ölümü hakkında ne söyleyeceklerini biliyorsun, değil mi?
Você sabe o que eles vão dizer acerca da morte do Abdul, não sabe?
Abdül'ü öldürmek için yola çıktın.
Você tinha a intenção de assassinar o Abdul.
Seni bulmak kolay olmadı, Abdül.
Você não foi fácil de encontrar, Abdul.
Zamanımı harcıyorsun, Abdül.
Você está a fazer-me perder tempo, Abdul.
Haydi, Abdül.
Vamos, Abdul!
( Hollers ) Hey, Abdul!
Eh, Abdul!
Şeyh Abdül Rahim.
Sheikh Abdul Rahim.
- Abdul.
- Abdul.
Kemal Atatürk'ün Abdül adlı koca bir hayvan koleksiyonu vardı.
Kemal Atatürk tinha uma colecção de animais, todos chamados Abdul.
Onlar Abdul Lala'nın zevceleri!
São as esposas de Abdul Lala.
Abdul Lala'yı memnun etmenin getirisi çoktur.
O que agrada Abdul Lala, tem sempre as suas vantagens.
- Ne? Yüce şanlı Abdul'u nasıl reddedersin?
Ousas recusar uma oferta do iluminado Abdul?
Sana bir şey söyleyeyim Abdul Lala.
Sabe o que lhe digo Abdul Lala? Fique lá com esta.
Sen Kerim Abdül Cabbar'sın.
És o Kareem Abdul Jabbar.
Günaydın Abdul!
Bom dia, Abdul!
Abdul Ben Hassan'a sorun.
Tenta o Abdul Ben Hassan.
Abdul Hassan?
Abdul Hassan?
Ben büyük Prens Abdul-Ben Falafel bütün çölün efendisi, Prenslerin Prensi...
Sou o grande príncipe Abdul Ben Fhalafali. Senhor de todos os desertos. Príncipe dos príncipes.
- Hey Abdul, terliklerini giy. Çıkalım. - Gitmek istemiyorum!
Veste as cuecas e vamos sair daqui.
Abdul'u ektik... para bankada diyorum.
Sempre a aviar...
Adım Abdul Rafai.
Chamo-me AbduI Rafai.
Abdul, gelsene.
AbduI, vem cá.
Abdul'un dediklerini yapacaksın.
Vai fazer o que AbduI disse.
Beyrut kontrol kulesine, 282 sefer sayılı American Travelways yolcu uçağı Yüzbaşı Abdul Rafai'nin kontrolünde kendisi Yeni...
torre de controlo de Beirute, voo 282 da American Travelways, sob o comando do Comandante AbduI Rafai da Revolução...
Abdul, aynı amaçlar için savaşıyoruz.
AbduI, estamos todos a lutar pela mesma causa.
Pekala Abdul, görevini kendi yöntemlerinle tamamla.
Está bem, AbduI... acaba a missão como quiseres.
Abdul, uyan.
AbduI, levanta-te.
Abdul.
AbduI...
Abdul Elijah, iş tamam diyor..
Abdul Elijah diz que fazemos o negócio.
Yaşasın Abdul Elijah!
Salve Abdul Elijah e a irmandade.
Abdul Elijah bu işi kodesten yönetiyor.
Abdul Elijah controla tudo da prisão.
Abdul Elijah kim?
Quem é Abdul Elijah?
Abdul'e gidiyor muyuz?
Vamos ver Abdul?
Adamları sadakatin işareti olarak kafalarını kazıtmaları gerekiyor.
Abdul Elijah sentado no seu trono. Ele obriga-os a rasparem a cabeça, para provar obediência.
Bu, Abdul tarafından düzenlenen bir ateşkes.
Devo informá-los, que isto é uma trégua proposta por um tal Abdul.
Bunu Paula Abdul'den öğrenmiştim.
Aprendi esta com a paula abdul.
- Paula Abdul'u bile mi? - Paula Abdul'u bile.
- Nem mesmo a Paula Abdul.
Hey, Paula Abdul siyah olmadığını söylüyor. Paula Abdul mu?
- A Paula Abdul diz que não é prera.
Paula Abdul da kim?
- Quem é? Tem mamas grandes?
Hey, Abdul!
Ouça, Abdul.
NBA'de tüm zamanların en skoreri Kareem Abdul-Jabbar.
Dos Lakers de Los Angeles, o maior campeão de pontuação de sempre,
İşte orada, Abdul Elijah.
Lá está ele.
İmkanı yok.
- Nem mesmo a Paula Abdul?