English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ A ] / Abdullah

Abdullah traduction Portugais

219 traduction parallèle
Tüccar Abdullah'a satıldı.
Vendida ao mercador Abdullah. Rápido!
Birlikte gideceğiz ve sen, Abdullah sen onun muhafızı ve...
- De acordo, homens? - Sim! Cavalgaremos juntos, e você, Abdullah, será o seu guardião e protector.
Abdullah, en hızlı atlı! En büyük kılıç ustası! En vahşi savaşçı!
Abdullah, o ginete mais veloz, o melhor espadachim, o lutador mais feroz, agora sou uma ama-seca.
Zalimden kurtulmalılar.
Deves expulsar o tirano Mongol. Lembre-se, Abdullah.
- Çöl fareleri mi dedin Abdullah?
- Disseste ratos do deserto, Abdullah?
Bağdat'ın terörü!
- Abdullah, o terror de Bagdad.
Abdullah kızı getir. Haydi!
Abdullah, traga a jovem.
Abdullah her haremin gözdesi olursun.
Abdullah, serias a favorita em qualquer harén.
Abdullah'ı tabii ki.
Abdullah, por suposto.
Harami Abdullah'tan türbanlı harami Abdullah'a dönüşmüş.
Ele mudou de Abdullah, o ladrão... a Abdullah, o ladrão com turbante.
Abdullah!
Abdullah.
Abdullah! Gordon Paşa burada!
Gordon Paxá está aqui.
Abdullah'a söyle hazırlıklarına başlayabilir.
Diz a Abdullah que se prepare.
Abdullah et Taişi'nın ilk halifesiyim.
Sou o seu primeiro califa, Abdullah el Taaisha.
Abdullah nerede?
Onde está Abdullah?
Günaydın, Abdullah.
Bom dia, Abdullah.
Ayrıca benim ismim Abdullah Mohammed Akbar, tamam mı?
E o meu nome é Abdullah Mohammed Akbar, sim?
Adımın Abdullah olduğunu kaç kez söylemem gerek daha?
Quantas vezes tenho que dizer que me chamo Abdullah?
- Abdullah.
- Abdullah.
Abdullah dün neredeydi?
Onde esteve o Abdullah ontem?
Ve sen Abdullah, pirzola istiyor musun?
Abdullah queres costeletas?
Zorlama beni, Abdullah.
Não me provoques, Abdullah.
Selam Abdullah!
Olá Abdullah!
Benim adım Abdullah, seni pislik!
Chamo-me Abdullah, cabrão!
Abdullah yüzünden, Abdullah için Üzgünüm.
B., por causa do Abdullah, lamento muito. Ele está muito tenso.
Ya, Abdullah, ne yapıyorsun burda?
Abdullah, o que fazes aqui?
Duane, yani Abdullah, Bill Duke ve Lonnie, lvan Dixon.
O Duane, quero dizer, o Abdullah, é o Bill Duke e o Lonnie o Ivan Dixon.
Mısır, Suriye, Lübnan, Irak ordusu ve Kral Abdullah kabul ederse Ürdün ordusu da Arap Birliğine destek verecek.
Os Exércitos regulares do Egipto, Siría... Líbano, Iraque... e Transjordânia, se o Rei Abdullah alinhar com a Liga Árabe.
Abdullah'ın ordusu olan Arap Lejyonunu Bagot Glubb tarafından İngiliz usullerine göre eğitildi.
O Exército de Abdullah é a Legião Árabe... treinada pelos Britânicos por John Bagot Glubb.
Abdullah destek verirse bizim için felâket olabilir.
Se Abdullah se entrar... pode ser uma calamidade.
Kral Abdullah saldırmayacaklarına dair bana bizzat teminatta bulundu.
O próprio Rei Abdullah em pessoa garantiu-me que não atacaria.
Abdullah'la hudutta bir görüşme daha ayarlayalım.
Bem, deixe-me ver se Abdullah se reune de novo comigo na fronteira.
Abdullah'ın sizinle görüşebileceğini ama hudutta olmayacağını söyledi.
Danin diz que Abdullah se encontrará consigo, mas não na fronteira.
Tanrı bilir nasıl ama Abdullah'ı savaşın dışında tutabilirseniz kurtuluşumuz olabilir.
Deus sabe como... se você conseguisse manter Abdullah fora da guerra... talvez isso nos salvasse.
Abdullah bir Yahudi misafiri ağırladığını bilmelerini istemiyor.
Abdullah não quer que eles saibam que está a receber um convidado Judeu.
Bunun üzerinde dört yıl geçmeden Kral Abdullah bir Arap keskin nişancısı tarafından öldürüldü.
Menos de quatro anos depois... O Rei Abdullah foi morto a tiro por um assassino Árabe.
Abdullah'ı savaşın dışında tutabilirseniz kurtuluşumuz olabilir.
se você conseguisse manter Abdullah fora da guerra... talvez isso nos salvasse.
- Ben Refik Abdullah.
- Fala Rafeeq Abdallah.
Refik Abdullah, kişilik profili. :
Rafeeq Abdallah, perfil de personalidade.
- Hangisinin? - Abdullah Ahmadpoor.
- Abdu'liah Ahmadpoor.
- Koker'den Abdullah Ahmadpoor? Evet.
- Abdu'liah Ahmadpoor de Koker?
El-el Bin Abdullah'tan kalma bir maymun eli.
É uma pata de macaco, do tempo do Al-AI Ben Abdallah.
Abdullah, çitleri yapmaya yardım etmek için adamlarının yarısını Samuel ile yollayacaksın.
Abdullah, metade dos seus homens e o Samuel constroem a cerca.
Bu işte beraber çalışmamak bir hata olurdu, Abdullah.
Será um erro não trabalharmos juntos.
-... koruyucusu olacaksın. - Ben! Abdullah!
Eu, Abdullah, o terror de Bagdad, ama-seca de um pequeno mimado?
Abdullah, onunla git!
Abdullah, vá com ele!
Abdullah!
Abdullah!
Abdullah, hala bakıcısısın.
Tu ainda és a sua ama-seca.
Bu seferlik gitmene izin veriyorum. - Abdullah!
- Vou deixá-lo passar por esta vez.
Duane,
Duane, quero dizer, Abdullah, sabes do que estou a falar? A revolução é...
- Abdullah'ın.
- De Abdu'liah. - Qual deles?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]