Alberta traduction Portugais
134 traduction parallèle
" Son dakika : Lethbridge, Alberta.
Flash Lethbridge, Alberta.
Isolda, Alberta, Brunhilda?
Isolda, Alberta, Brunilda?
- Alberta'yı al.
- Leva a Alberta.
Kanada-Calgary'deki kış olimpiyatlarının açılış töreni için bizden ayrılmayın.
Portanto fiquem ligados na nossa cobertura da cerimónia de abertura da 15ª edição das Olimpíadas de Inverno, directamente de Calgary, Alberta, Canadá.
Alberta'da havaalanından bir araba çalmam gerekti. Kanada gümrüğünde sınırdan geçişimin kaydı yapılacak.
Vão ter registos de mim na fronteira.
Alberta.
Alberta.
Maurice şu an hatta. Medicine Hat, Alberta`da.
Maurice, de Madison Head, Alberta.
KUZEY ALBERTA, KANADA
NORTE DE ALBERTA, CANADÁ
Alberta'da büyük bir Vietnamlılar topluluğu var.
Há uma grande comunidade vietnamita em Alberta.
Alberta?
Alberta?
Alberta muhtemelen Jack'e yardım ettiğimizi düşünüyor değil mi?
Alberta pensa que estamos ajudando o Jack.
Alberta, Jack nerede bilmiyorum. Bu sabahtan beri konuşmadık.
Desde manhã que não vejo o Jack.
Alberta, ofisimde olabilirsin, ama işimi yapmak istiyorsan beni dinle.
Tens o meu lugar, mas se queres fazer o meu trabalho, ouve bem.
- Alberta beni epey zorladı.
- A Alberta apertou muito comigo.
- Alberta ben Jack. - Bir karışıklık oldu.
- Houve uma complicação.
Alberta bak, ekip geldiğinde ben olmazsam burada bir çocuk bulacaklar.
Se eu não tiver voltado até a equipa chegar, estará aqui um miúdo.
Alberta. Tony kalan isleri hallediyor.
Alberta, o Tony está a ultimar as coisas.
Haydi Alberta.
Vá lá, Alberta.
Teri ve Kim'i bulur bulmaz Alberta Green'i aradim.
Logo que tive a Teri e a Kim comigo, liguei à Alberta Green.
- Alberta'ya seni isteyip...
- Eu pergunto à Alberta se quer que tu...
Sanirim Alberta Green bir kariyer hareketi yapmaya calisiyor.
A Alberta Green quer mostrar serviço.
Ne yapmami istiyorsun Alberta?
O que queres que eu faça, Alberta?
Hemen Alberta!
Agora, Alberta!
Alberta, lütfen.
Alberta, por favor.
- Ya Alberta Green?
- E a Alberta Green?
Alberta Green.
Alberta Green.
İşleri yürütmek için Alberta Green'i getiriyorlar.
Vão trazer a Alberta Green para liderar as operações.
Sizi Alberta Green'le tanıştırayım.
Gostaria de vos apresentar a Alberta Green.
Bu arada Alberta CTU'nun kurmay başkanlığını yürütecek.
Entretanto, a Alberta foi indigitada Directora Executiva da CTU.
Alberta, Jack nerede bilmiyorum.
Não sei onde está o Jack.
Önce Alberta Clipper'de 20 santim kar bırakabilir peşinden kuzeydoğu'dan bir fırtına geliyor.
Primeiro a Alberta Clipper, uns 20 cm de neve ; logo seguida de uma nordestada.
Alberta'nın yeri.
Alberta.
Kanadalıların, Alberta Quebec'ten gelen çok motorlu F / A-18 Hornet'leri vardı.
O Canadá trouxe o multifuncional F / A-18 Hornet que vêm desde Alberta no Quebec.
Quebec, Alberta, Manitoba, BC last year.
Quebec, Alberta, Manitoba, BC no ano passado.
Her mahallede Alberta Frome gibi bir kadın vardır.
Todos os bairros têm uma mulher como a Alberta Frome.
Ve Alberta From gibi kadınların hepsinin bir kedisi vardır.
E todas as mulheres como Mrs Frome têm um gato.
Bu elde kesin kazanacağım çocuklar.
Vejam e chorem, rapazes. Em Alberta, isso é uma mão vencedora.
Selam, Alberta.
Olá, Alberta.
Kanada'daki Alberta Üniversitesi'nden bir matematikçinin bulduğu bir teknik bu.
Uma técnica de um matemático da Universidade de Alberta no Canadá.
Babaları Alberta'da yaşıyor galiba.
O pai mora em Alberta, acho eu.
Burada da Kanada'nın Alberta şehrindeki taşımacılık müzesindeyiz.
Estes somos nós no Alberta, museu de carruagens do Canadá.
- Selam, Alberta.
- Olá, Alberta.
Alberta, lütfen!
Alberta, por favor!
- Alberta!
- Alberta!
Alberta, bu görüşme, bu iki haftalık görüşme de hiçbir sorun çıkmamalı.
Alberta, esta combinação é uma combinação para duas semanas e não me pode causar nenhum problema.
İstediğim şeyi yapıyorum ama sen karşıma geçip işimi mahvettiğini söylemeye cüret edebiliyor ve gerçekten değiştiğine inanmamı bekliyorsun. Alberta yaptıkların fiyaskodan başka bir şey değil.
Faço o que quero, e tens a ousadia de me chamar... deste cabo da minha roupa depois chamas-me... realmente mudaste, Alberta... já não és a desgraça que me lembrava.
Alberta... Paul adında bir çocukla tanıştım.
Alberta... conheci este tipo, Paul.
Boogio Down productions, Rob Base, Dana Dane, Marley Marl, Olatunji, Chuck D., Ray Charles, EPMD, EU, Alberta Hunter, Run DMC, Stetsasonic, Sugar Bear, John Coltrane, Big Daddy Kane, Salt'n'Pepa, Luther Vandross, McCoy Tyner, Biz Markie, New Edition, Otis Redding, Anita Baker, Thelonious Monk, Marcus Miller, Branford Marsalis, James Brown, Wayne Shorter, Tracy Chapman, Miles Davis, Force MD's, Oliver Nelson, Fred Wesley, Maceo, Janet Jackson, Louis Armstrong, Duke Ellington, JimmyJam, Terry Lewis, George Clinton, Count Basie, Mtume, Stevie Wonder, Bobby McFerrin, Dexter Gordon, Sam Cooke, Parliament Funkadelic, Al Jarreau, Teddy Pendergrass, Joe Williams, Wynton Marsalis, Phyllis Hyman, Sade, Sarah Vaughn, Roland Kirk, Keith Sweat, Kool Moe D, Prince, Ella Fitzgerald, Diana Reeves, Aretha Franklin, Bob Marley, Bessie Smith, Whitney Houston, Dionne Warwick, Steel Pulse, Little Richard, Mahalia Jackson, Jackie Wilson, Cannonball ve Nat Adderly, Quincy Jones, Marvin Gaye, Charles Mingus, ve Mary Lou Williams.
Produções Agito Maior. Rob Base, Dana Dane... Marley Marl, Olatunji, Chuck D., Ray Charles...
İşte çıkış.
Bem vindos a Calgary, Alberta, Canada, sede das Olimpíadas de Inverno de 1988.
Benim için bir şey yapmanı istiyorum.
Eu roubei um carro no aeroporto de Alberta.
- Merhaba Alberta. - Görüştüğümüze sevindim.
Prazer em ver-te.