Ama traduction Portugais
884,917 traduction parallèle
Bakın, ikiniz arasında neler olduğunu bilmiyorum ama biraz karışık görünüyor.
Ouça, não sei o que é que se passa entre vocês, mas... parece complicado.
Ama aptalı oynamak istiyorsan bir gün hiç
Mas, se continuar a fazer-se de parvo, irá desejar...
- Onu seviyor musun?
- Ama a sua filha?
Bu yüzden her şeyi tekrar baştan yaptım, ama sonuçlar
Então, pedi ao meu pessoal técnico que voltasse a fazer os testes, mas os resultados,
Bu yüzden kirlettiğinizi düşünmüştüm ama olay öyle değil.
Foi por isso que pensei que estaria contaminada, mas... não estava.
Yani, enfeksiyon için izlemeliyim. Ama iyi olacaksın.
Então, tenho que verificar se há alguma infecção, mas... vais ficar bem.
Ama bu asıl geliş sebebimiz değil.
Mas, não é por isso que aqui estamos.
- Ama fedakarlık...
- Mas, sacrifícios...
Dairemizin küçük olduğunu biliyorum ama bence biraz yer açabiliriz.
Eu sei que o nosso apartamento é pequeno, mas pensei em fazermos algo com o quarto. Não, Sheldon.
İdeal bir yer sayılmaz biliyorum ama eşyaların için bolca alanın olacak. Bir de bütün duvarı kaldırıp indiren şu havalı düğme var tabii.
Eu sei que não é ideal, mas terias bastante espaço para os teus móveis, e há um botão engraçado que faz uma parede inteira subir e descer.
Ama aşağıdaki banyoyu kullanabilirim değil mi?
Mas posso usar a casa de banho de baixo, certo? Sim.
- Ama garajı çok güzel anlattın.
Mas fizeste a garagem parecer tão divertida.
- Selam. Penny, bu el ilanında işgal eden kişiye geldiği yazıyor. Ama dairelerimiz değiştiği için sana mı yoksa bana mı geldiğini anlamadım.
Penny, este aviso é para o ocupante, mas com a nossa troca de apartamentos, não sei se é teu ou meu.
Ama bu haksızlık, Raj'ın eski odama taşınmasından rahatsız olduğumu düşünüyorlar.
É injusto, as pessoas assumem que ficarei chateado por o Raj ficar no meu antigo quarto.
- Öylesin ama değil mi?
- Mas estás chateado, não estás?
Mantıksız olduğunun farkındayım ama Raj'ın oraya taşınacağı için kendimi değiştirilmiş gibi hissediyorum.
Eu sei que é irracional, mas com o Raj a morar lá, sinto-me substituído.
Ama kesin emin olana kadar nasıl daha iyi hissedeceğim?
Mas até termos a certeza, como é que me sinto melhor?
Ve sana verdiğim hediyeye gelince. "Beni şaşırt" demiştin. Ne güzel şaşırttım ama değil mi?
E sobre o teu presente, tu disseste : "surpreende-me" e, caramba, como surpreendi.
- Hadi ama Sheldon. Kendi evimizde yesek daha iyi olur belki.
Sheldon, talvez seja melhor irmos para o nosso apartamento.
Pekâlâ ama kusura bakmazsan, etki etmesi için duraklamak istiyorum.
Muito bem, mas se não se importa, ainda gostaria de fazer uma pausa dramática.
Geleli daha bir gün oldu ama şimdiden sorunlara neden oldum.
Estou aqui há um dia e já causei problemas.
Eksik olmayın ama kibarlık olsun diye söylemediğinizi nereden bileyim?
Obrigado, mas como sei que não disseste isso só para seres simpática?
Kiminle konuştun bilmiyorum ama o benim annem değildir.
Não sei com quem falaste, mas não era a minha mãe.
Sürekli ev arkadaşı arıyor gibiyiz ama.
Parece que procuramos sempre um colega de quarto.
Sana mesaj attım ama cevap vermedin.
Mandei-te um SMS mas tu não respondeste.
Sopayı kafasına geçirebilirsin ama sorun yok.
Podes bater-lhe com o taco, mas está tudo bem.
"Vay be" demek istiyorum ama "iğrenç" diyeceğim.
Eu queria dizer "oh", mas vou dizer "nojo."
Alınma ama ben sanat okuluna gitmedim.
Sem ofensa, mas não fiz faculdade de artes.
Ele geçirilmek gibiydi ama şeytan tarafından değil.
É como estar possuído, mas em vez de ser o Satanás, é...
Ama Sheldon'ı da üzdüm ve ben orada olduğum için gelmek istemeyecek.
Mas eu aborreci o Sheldon, e ele não vai querer voltar se eu estiver lá.
Ama yatak odamızda değil seni sersem.
Só não no nosso quarto, seu palerma.
Minnetarım ama Leonard ve Penny ile kalmam herkes için daha mantıklı olur.
Eu agradeço, mas acho que ficar com o Leonard e a Penny - faz mais sentido para todos.
- Ama bilginiz olsun, bu geçici bir şey.
Mas saibam que é temporário.
Ama istersen beş dakikada hazırlanabilirim.
Se quiseres, faço o pequeno almoço em cinco minutos.
Yanlış anlamayın ama...
Não me interpretem mal.
Ama fizikle birleşince atımı hazırlayın, sefere çıkacağım havası oluyor.
Mas, quando se conecta à física, enche o depósito do Ford, Martha, vamos passear.
Konuşacaktım ama hastayım deyip gelmedi.
- Ela ficou doente e faltou.
Biliyorsun, arp öğrenmeyi seviyorum. Ama asansör tamirini öğrensem daha iyi olacak.
Gosto das aulas de harpa, mas estou a pensar em trocar para "reparação de elevador."
İyi ama bu nemlendirici maske.
Bem, isto é uma máscara hidratante.
Bunu yazmak isterdim ama artık yazamam, değil mi?
Eu escreveria isso, mas agora não posso, não é?
Yani bir şey demediler ama aralarında alakaya maydanoz gibi hissettim.
Bem, eles não disseram nada, mas senti-me um pouco como vela.
İyi anlaşabilmelerine memnunum. Ama beni biraz rahatsız etmeye başladı.
Estou feliz por eles se darem bem, só que fico desconfortável.
Biraz endişeleniyordum ama aynı kıyafeti giydiklerini görünce geçti.
Um pouco, até vê-los a usar roupas iguais...
Ama ilk benim arkadaşımdı.
Eu sei, mas ele era meu amigo antes disso.
Yanlış sayısal modeli kullandığını hissetmiştim. Ama hassas olduğun için bir şey söylemedim.
Tinha um pressentimento que usámos o modelo computacional errado, mas não disse nada porque és tão sensível.
Her neyse, saçma olduğunu biliyorum ama Raj bize yerleştiğinden beri biraz dışlanmış hissediyorum.
Eu sei que é parvoíce, mas desde que o Raj se mudou, tenho-me sentido um pouco de fora.
Ama kendini güvensiz hissettiğinde dışsal geçerliliğin dozu ne olursa olsun kendini güvende hissettiremez.
Mas quando estás inseguro, nem mesmo aceitação externa faz-te sentir seguro.
Hislerim hakkında konuşuyorsunuz ama nasıl oluyorsa muhabettin içinde ben yokum.
Estão a falar das minhas emoções, mas tiraram-me da conversa.
"Aynı takımdayız ama rekabet halindeyiz."
"Estamos na mesma equipa, mas isto é uma competição."
"Hindistan" yazmak istedim ama kabalık olur dedim.
Quero responder "Índia", mas soa muito mal.
Tarçın yanımda ama Sheldon'la uğraşmak isterseniz ona binada dolaştığını söyleyin " " Not :
PS :
amazon 38
amalia 33
aman 633
amanda 248
amar 39
aman tanrım 8090
aman tanrim 52
ama oldu 35
ama öldü 33
ama bu imkansız 78
amalia 33
aman 633
amanda 248
amar 39
aman tanrım 8090
aman tanrim 52
ama oldu 35
ama öldü 33
ama bu imkansız 78
ama bu imkânsız 18
amato 35
amanın 172
amaç 42
ama benim 40
aman aman 28
aman allah 310
ama biz 56
ama bu 445
aman anne 20
amato 35
amanın 172
amaç 42
ama benim 40
aman aman 28
aman allah 310
ama biz 56
ama bu 445
aman anne 20
aman be 76
ama biliyorum 27
aman allahım 373
ama orada 22
aman ya 22
ama neden ben 22
ama olsun 39
ama o 292
ama bilmiyorum 49
ama ne zaman 32
ama biliyorum 27
aman allahım 373
ama orada 22
aman ya 22
ama neden ben 22
ama olsun 39
ama o 292
ama bilmiyorum 49
ama ne zaman 32