Bakar mısınız traduction Portugais
1,492 traduction parallèle
- Bakar mısınız...
- Com licença...
Bakar mısınız?
Desculpe. Desculpe...
Bakar mısınız, hanımefendi?
Se faz favor, senhora.
Acaba masayı toplamasınlar diye bakar mısınız?
Pode dar uma olhada a esta mesa para não a levantarem?
Roberta Spatofore'ye bakar mısınız?
Pode tentar Roberta Spatafore?
Pasaportuma bakar mısınız?
Pode olhar para o passaporte, por favor?
Lütfen pasaportuma bakar mısınız?
Pode olhar para o passaporte, por favor?
Bakar mısınız? Bir -
Desculpe, posso...?
Sayın meclis üyesi, bakar mısınız?
Aqui.
- Tamam, bir bakar mısınız?
Podia dar uma olhadela?
- Çevrenize bakar mısınız? Burada ne olduğunu anlamak zorundasınız
Olhe a sua volta, você tem que entender o que houve aqui.
- Bakar mısınız lütfen.
Não, por favor.
- Bakar mısınız?
Desculpe.
Bakar mısınız? Hesabı alabilir miyiz lütfen?
- Traz-nos a conta, por favor?
Bakar mısınız?
Com licença.
Bakar mısınız?
Desculpa?
Oya Hocam çok çok pardon. Bir saniye bakar mısınız?
Posso falar consigo por um momento?
Tamam Eda yok bir şey. Doktor Bey bakar mısınız?
Acalma-te.
Bakarmısınız, Bana bakar mısınız lütfen?
Atenção, a vossa atenção, por favor?
Bakar mısınız?
- Desculpe? Enfermeira?
Bakar mısınız?
Desculpe.
Artık bunu isteme hakkım olmadığını biliyorum. - Fakat lütfen bakar mısınız?
Sei que já não tenho o direito de exigir, mas pode fazer o favor de ver?
- Bakar mısınız?
Com licença.
Bakar mısınız?
Desculpe?
Hey, Dr. Stevens, ikizlere bakar mısınız?
Olhe, Dra. Stevens, gostava de olhar para os meus peitorais?
Bakar mısınız?
- O xixi esta a chegar. - Desculpem?
Bakar mısınız memur hanım?
Desculpe, agente?
Bakar mısınız?
Está a ouvir?
Şuna bakar mısınız?
Olhem para aquilo.
Bakar mısınız.
Desculpe.
Bakar mısınız.
- Desculpe.
Mesajım olup olmadığına bakar mısınız, lütfen? Juliet Darling.
Não se importa de ver se tenho correspondência?
Bakar mısınız? Kaçırma olayını Rick planladı.
O Bates planeou todo o rapto e não o pode prender?
Teşekkürler, az bakar mısınız?
Obrigado. Podem tomar atenção, por favor?
Bakar mısınız? İçecek siparişi verebilir miyim?
Posso-lhe pedir uma bebida?
Bakar mısınız?
- Desculpe.
Bakar mısınız?
- Oh, desculpe? Pode-me fazer um favor?
Bakar mısınız? Bir şey rica edebilir miyim? Şunu okuyamıyorum.
Por favor, pode-me fazer um favor?
Dr. Fulton, dokuları kontrol ederek hücreler patlamış mı bakar mısınız?
Dr. Fulton, verifique os tecidos para ver se as células foram queimadas.
Bu yüzden yukarı gelip bir bakar mısınız?
Por isso, podem subir e dar uma vista de olhos?
Şuna bakar mısınız?
Olha para ti.
Bakar mısınız?
lmporta-se?
Bakar mısınız?
Com licença!
Bakar mısınız?
Olá!
Bakar mısınız?
Olá?
Bakar mısınız?
Senhor?
Şuna bakar mısınız, nasıl da büyümüş.
Eles crescem tão depressa.
Bir daha bakar mısınız?
Pode verificar novamente?
Bakar mısınız bayım.
Desculpe.
Sophia'nın nişanlısı herhangi biri olsaydı, benden başka, ona kız kardeşin gibi bakar mıydın?
Se o noivo de Sofia fosse outro, além de mim, a tratarias como uma irmã?
- Dedektif, üçüncü hatta bakar mısınız?
- Detective, linha três.