English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ B ] / Beni dinle

Beni dinle traduction Portugais

17,304 traduction parallèle
Beni dinle.
Ouve isto.
- Beni dinle.
- Está bem. - Ouve-me.
Giyera, beni dinle.
Giyera, ouve!
Beni dinle, seni asla bırakmayacağım.
Ouve-me. Nunca te deixarei.
- Beni dinle. Sakinleşmeden gerçek dünyaya geri dönersen çok ciddi bir beyin hasarı yaşayacaksın. - Sus be!
Ouça, se voltar ao mundo real sem descomprimir, vai ter sérios problemas.
Hayley, beni dinle!
- Hayley, ouve...
Davina, dinle. I biz değiliz biliyoruz. Pek iyi, ama ı tamam, beni dinle gerekiyor?
Davina, ouve, sei que não temos as melhores relações, mas preciso que me dês ouvidos, está bem?
Beni dinle.
Ouve. Está feito.
Beni dinle.
Ouve-me.
- Başaracak. - Beni dinle.
Ouve-me.
Ve beni dinle.
E presta atenção.
Beni dinle götlek.
Ouve bem, idiota.
Beni dinle diye yalvardım ama sen o dövmeli kanguruyu becermekle meşguldün. Bir de bana paranoyak demekle.
Implorei para que me ouvisses, mas estavas ocupada a foder a australiana tatuada e a chamar-me paranoica.
- Beni dinle Cece'yi paylaşırız tamam mı?
Ouve... Partilhamos a Cece, está bem?
Beni dinle bugün duyduğun her şeyi unut.
Ouve-me. Esqueces tudo o que ouviste hoje.
Beni dinle.
- Ouve o que eu te digo.
Beni dinle Dennis.
Escute, Dennis.
Beni dinle.
Ouçam-me.
- Beni dinle...
- Nós trabalhamos sozinhos. - Ouça bem.
Şimdi, beni dinle.
Agora, voce me escute.
Ghost, beni dinle.
Ghost, ouve o que te digo.
- Hayır, sen beni dinle.
- Não, ouve-me tu.
- Sophie, beni dinle.
Oiça, Sophie.
Beni dinle.
Olha...
Arjun, Beni dinle!
Mãe, sabe que ele é um ladrão, eu
Dinle beni.
Escuta.
Lütfen dinle beni.
Por favor, escute-me!
Lütfen dinle beni!
Por favor, escute-me!
Beni dinle.
Ouça-me.
Dinle beni.
Escuta-me.
Dinle beni, Kol. Tamam mı?
Escuta, Kol.
Clary, dinle beni.
Clary, ouve-me.
Beni iyi dinle.
- Nem digas isso. - Ouve-me.
Bu yüzden beni dikkatli dinle.
Ouça-me com muita atenção.
Dinle beni. Frank!
Ouça-me, Frank!
Ama belki, bir ihtimal, beni bir dinle gizli bir çıkışı vardı.
Mas talvez, só talvez... E escuta-me... Havia uma que fosse secreta.
Ve dinle beni, eğer senin de konuşmak istediğin bir hastan varsa...
E, escuta... Se tu tiveres alguns pacientes sobre os quais precises falar...
Şimdi dinle beni.
Certo, escuta-me.
Baba dinle beni. Orada yüzlerce insan olacak.
Estarão lá centenas de pessoas.
J'onn, dinle beni.
J'onn, ouve-me.
Beni dinle!
Ouça!
Dinle beni! Dinle!
Ouve-me!
- Dinle beni.
- Preste atenção.
- Dinle beni, Jaime...
- Ouve, Jaime...
Dinle beni.
Presta-me atenção.
Jaime, dinle beni.
Jaime, ouve-me.
Dinle beni.
Ouve-me, por favor.
Beni dinle Allen...
Ouve, Allen...
Beni biraz dinle lütfen.
Ouve-me só.
Dinle, çok şey oldu ve pek vaktim yok, o yüzden sadece dinle beni.
Ouve, passou-se muita coisa e não tenho muito tempo para falar, por isso preciso que me ouves.
Dinle beni. Çıkmak istiyorsan ön kapıya gidip güvenliğin canını sıkma, tamam mı?
Ouve, se queres sair daqui, não saias pela porta da frente, nem incomodes o guarda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]