English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ B ] / Bunları biliyorum

Bunları biliyorum traduction Portugais

885 traduction parallèle
Bütün bunları biliyorum, çünkü benim için de aynı.
Sei tudo isto, pois passa-se o mesmo comigo.
Babam hakkında bunları biliyorum işte.
É o que sei sobre o meu pai.
Bunları biliyorum.
Eu sabia!
Tüm bunları biliyorum.
Tudo isso eu já sabia.
Bunları biliyorum.
Eu sei disso.
Şimdi tüm bunları biliyorum.
Mas agora tenho conhecimentos.
Evet. Bunları biliyorum.
Compreendo.
Ben bunları biliyorum, ama o kendi yolunu gitmek istiyor.
Eu compreendo. Ele quer fazer coisas à sua maneira.
Biliyorum. Ama, Profesör, tüm istediğim Mina'yı bunların hepsinden uzaklaştırmak.
Eu sei, mas, Professor, tudo o que quero é levar a Mina para longe de tudo isto.
Ama bu gece biliyorum, çünkü bir gün sen bu kamaraya bunları takmak üzere gelecektin.
Hoje sei que foi porque... um dia estaria neste camarote para as usar.
Ne olduğunu biliyorum : Bu bana nasıl oldu ve bunlar nasıl kullanılıyor?
Já sei qual é. Como é que isto aconteceu e como funcionam?
Bunları zaten biliyorum ben.
Eles não têm muito a dizer que eu quizesse ouvir.
Binbaşı Allshard, bunlar da ne... Biliyorum!
- Major Allshard, que raio...?
Bunları zaten biliyorum.
Eu sei tudo sobre reforçar estruturas.
Ben de benimkini öyle düşünmüştüm. Şimdi biliyorum ki bunlar sadece bir kavgaymış.
Também eu pensei que o meu caso era assim, agora sei que era só uma questão.
Francesca, bunların gerçek olmadığını biliyorum.
Francesca, eu sei que isto não é real.
Bütün bunların hikaye olduğunu ben de biliyorum.
Eu sabia que era isto que andavas a planear este tempo todo.
Biliyorum, aptalca geliyor sanırım, ama... Bill, ben bütün bunları gerçekten istedim.
Eu sei que parece bobagem, acho, mas Bill, realmente queria todas essas coisas.
Evet, bunları biliyorum.
Eu sei disso tudo.
Bak, bütün bunları kaybetmenin semin için ne kadar güç olduğunu biliyorum, benim için olduğundan çok daha güç, çünkü ona hiç sahip olmadım.
Sei como seria difícil para si perder tudo isso. Seria muito mais difícil do que para mim, porque eu nunca tive nada disso.
Bunları sana anlatmamam gerektiğini biliyorum.
Sei que realmente não lhe devia dizer nada disto.
Bunları nasıl kullandığını biliyorum.
Sei que sabe como usar uma destas.
Biliyorum, fakat bunların hepsi geçti.
Eu sei, mas isso foi no passado. Essa parte de mim morreu.
Bunlar zor kararlar biliyorum.
São decisões importantes, eu sei.
Bunların senin için yeterli olmadığını biliyorum, o yüzden ayrılmam lazım.
Eu sei que isso não é suficiente para um homem como você. É melhor que eu vá.
Ve biliyorum ki, bütün bunlar bana yeter!
E para mim é suficiente.
Biliyorum, bunları daha önce düşünmeliydim. Ama düşünemedim.
Sei que deveria ter pensado em tudo isto antes, mas não pensei.
Biliyorum, bunların olacağını biliyorum.
Eu sei. Eu compreendo isso.
Bunların hepsini biliyorum.
Através da Pérsia, Babilónia e Mesopotâmia.
Bir süredir fabrika kuşatma altında... ve bunların senin bilgin haricinde olamayacağını... pekala biliyorum.
Há algum tempo que a fundição parece estar cercada... e sei muito bem que nada disto poderia ocorrer... sem o teu conhecimento.
Peki ben bunları nereden biliyorum?
E porquê sei eu isso?
Biliyorum bütün bunlar sana garip geliyor olmalı.
Eu sei que isto deve ser tudo muito estranho para ti.
Şu an için hiç bir şey veremediğinden bu sözlerin seni üzdüğünü biliyorum ama bunları yazmak zorundayım çünkü sana olan ihtiyacım bir şekilde ifade edilmeli.
"Sei que estas palavras te magoam... " porque não consegues dar mais do que um momento... " mas tenho que as escrever agora...
Biliyorum ; bunları duyunca, benden nefret ediyorsun.
Eu sabia que isso fazia com que tu me olhasses com nojo.
Tüm bunların, çok önceden senin de başına geldiğini biliyorum.
Sei que já passaste por tudo isto.
Pekala, adalelerini seviyorum, ışıltılı gülümsemeni, fakat bunların arkasında başka birinin saklı olduğunu biliyorum, o adam ürkek ve utangaç, bununla birlikte büyük bir kalbi var...
Claro que gosto dos músculos, do sorriso brilhante mas sei que por trás desse disfarce,... há um homem tímido, modesto e com um grande coração.
Biliyorum. Bunlar aşkın belirtileridir.
Eu sei, sei muito bem.
Pat, neler yaşadığını ve bunların seni ne kadar incittiğini biliyorum, ama hiç kimse hiçbir şeyden kaçmıyor, özellikle de Komutan kaçmıyor.
Sei que estás a passar um mau bocado e sei o quanto custa. Custa-me ver isto acontecer contigo... mas acredita em mim, ninguém fugiu e muito menos o Comandante.
Evet bunların hepsini biliyorum.
Se ¡ de tudo ¡ sso!
Bunların hepsini biliyorum.
Eu sei tudo aquilo
Bunların boktan şeyler olduğunu düşündüğünü biliyorum. - Öyle düşünüyorum.
Tu acreditas que tudo isso é conversa fiada.
Eh, bütün bunların ne denli önemli olduğunu biliyorum, fakat, eh, fakat bilirsiniz, onu artık anlatmak iyi olur.
Não sei se isto é muito importante, mas é melhor dizer já.
Bunları benim bilmediğimi ama senin ise bildiğini biliyorum. Bernard'ın bildiğini biliyorum.
Sei que você, o Bernard e o Joe Morgan sabem.
Bütün bunların dışında, silah sesini kaydettiğini çok iyi biliyorum.
Entre outras coisas, que gravou o disparo.
Bunları daha önce çok kez konuştuk, biliyorum.
Já passamos por muitas situações iguais.
Hepsini de biliyorum ama bunlar beni mutlu etmeye yetmedi.
Conheci-os a todos e não me fizeram feliz.
Hayır, tüm bunların neyle ilgili olduğunu biliyorum.
Não, eu é que sei de que se trata.
Uzun bir yolculuk geçirdiğinizi biliyorum ama bunlar havaalanı yolu üzerindeydi. Sorun değil.
Eu sei que o voo foi longo, mas isto aconteceu no regresso do aeroporto.
Biliyorum, sana saçma gelebilir ama sanırım bunların beni koruyabilecek tek şey olduklarına inanıyorum.
Sei que vai parecer loucura, mas acredito que essas sejam as únicas coisas que podem me proteger.
Biliyorum, biliyorum. Bunları söylemiştim.
Eu sei, foi o que disse.
* Onunla bunları paylaşamayacağımı da biliyorum.
Que jamais posso partilhar com ele...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]