Gidiyor musun traduction Portugais
1,682 traduction parallèle
Hey, Liz, Kenneth'in partisine gidiyor musun?
- Liz, vais à festa do Kenneth?
Büyükanne hemen gidiyor musun?
Avó, já se vai embora?
Bekle, gidiyor musun?
Espere, vai-se embora?
G-Gidiyor musun, aylardır görüşmedik.
Vais-te embora? Há meses que não te vejo.
Gidiyor musun?
Vai-se embora?
- Gidiyor musun?
- Vais-te embora?
Gidiyor musun?
A sério? Tu vais-te embora.
- Bu geceki büyük kaynaşma partisine gidiyor musun?
Vais à grande festa do departamento de orientação esta noite?
Bu hafta Preston'ın partisine gidiyor musun?
Vais à festa do Preston este fim-de-semana?
Gidiyor musun?
- Vais-te embora assim?
Gidiyor musun?
Já vais embora?
Gidiyor musun?
Vais sair?
- Çünkü gidiyor musun?
- Porque vais embora?
Kuzenin Shawn'ı ziyarete gidiyor musun?
Já alguma vez foste visitar o teu primo Shawn?
- NRDC açılışına gidiyor musun?
- Vais à abertura da NRDC?
- Hadi, gidiyor musun yoksa?
- Anda, vais embora ou não?
Gidiyor musun? !
Está indo?
Gidiyor musun?
Vais embora?
Gerçekten bizi bırakıp gidiyor musun?
Vais-nos mesmo deixar?
Campbell'ın bekarlığa veda partisine gidiyor musun?
Tu vais à despedida de solteiro do Campbell?
Seksi kızlardan bahsetmişken, Pete'in Bekarlığa Veda Partisi'ne gidiyor musun?
Por falar em raparigas sensuais, vais à festa do Pete?
Spor salonuna gidiyor musun?
Costumas ir ao ginásio?
- Gidiyor musun?
- Vai-se embora?
Peki. Stacey'in dügününe gidiyor musun?
- Vais ao casamento da Stacy?
Gidiyor musun?
Vais-te embora! ?
Peki biriyle birlikte mi gidiyor musun?
- Vais com outra pessoa?
- Beni burada bırakıp gidiyor musun?
- Deixavas-me aqui?
Gidiyor musun?
Ias-te embora...
İhtiyar'a gidiyor musun?
Vamos visitar o eremita?
Sen gidiyor musun?
Vais a um ginásio?
Gidiyor musun, Saki?
Voltas, Saki?
Gidiyor musun?
- Vais-te embora?
Sona'ya gidiyor musun?
Vais para Sona?
Gidiyor musun?
Vais-te embora?
- Hemen gidiyor musun?
- Vais sair? - Porquê?
Gidiyor musun peder?
Vai-se embora, Padre?
Halâ kuzeye gidiyor musun?
Tu vais para norte?
Gidiyor musun?
Vais entrar?
Gidiyor musun?
A sério?
Gidiyor musun yani?
Vai deixar-me assim?
Gidiyor musun yoksa ben mi gideyim?
Sais tu, ou saio eu?
Gidiyor musun?
Já vais?
Gidiyor musun?
Vais partir?
Gidiyor musun?
O quê? Vais-te embora?
Gidiyor musun, ha?
Já vão, é?
- Ne? - Öylece gidiyor musun?
- Então, vais-te embora?
Fairview'den gidiyor musun? Evet. Bu öğleden sonra.
- Vocês vão embora de Fairview?
Gidiyor musun?
- Vais sair? - Sim, fui chamado agora.
Herşey çok kötüye gidiyor ve biliyor musun dürüstçe, şu anda bunu hiç dert etmiyorum.
O inferno está solto, mas sabes que mais? Honestamente, não me importo mesmo com isso agora.
Gidiyor musun?
E o nosso lanche?
Senin nasıl gidiyor, biliyor musun?
- Sabe como está?
gidiyor musunuz 95
gidiyorum 1257
gidiyor 253
gidiyorsun 93
gidiyoruz 1350
gidiyorum ben 24
gidiyorsunuz 20
gidiyorlar 124
gidiyor muyuz 99
gidiyor mu 22
gidiyorum 1257
gidiyor 253
gidiyorsun 93
gidiyoruz 1350
gidiyorum ben 24
gidiyorsunuz 20
gidiyorlar 124
gidiyor muyuz 99
gidiyor mu 22