English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ G ] / Gustave

Gustave traduction Portugais

191 traduction parallèle
Gustave'dan iyisini aramıyorum.
Não quero melhor que o Gustave.
Nichette ve Gustave bizim için bir ev arıyor.
A Nichette e o Gustave estão a procurar uma casa para nós.
Nichette ve Gustave'ın yeminlerini ve birbirimize nasıl yemin edeceğimizi düşün.
Pense nos votos que ouvimos a Nichette e o Gustave fazerem e que iremos fazer um ao outro.
Gustave'ın kızı Annie Fratellini ile evli. Kendisi Paul Fratellini'nin oğlu. Üç ünlü erkek kardeşten biri olarak iki savaş arasında hiç bir zaman egale edilememiş bir başarı kazandı.
Está casado com Annie Fratellini, a filha de Gustave Fratellini, filho de Paul Fratellini, um dos três famosos irmãos que, no período de entre - guerras, tiveram sucesso como nenhum outro.
Filmin formatı nedeniyle baba Gustave'da bulunan özel projeksiyon cihazını kullandık.
Na grande caixa de papai Gustave há um projetor especial, porque o filme foi rodado num formato particular reduzido.
Gustave, Japon konuklarımız ile iş birliği yapın.
Gustav, coopera com o nosso convidado Japonês.
Tıpkı Gustavo Flaubert'in, George Sand'a yazdığı gibi...
Como disse Gustave Flaubert a Georges Sand.
Daha çok amcam Gustave'a benziyor...
Parece-se com o meu tio Gustavo.
Ateşten eser yok. Amcası Gustave onu almaya geldiğinde, onu taburcu ettik.
Quando o tio Gustavo a veio buscar, demos-lhe alta.
Gustave, sana söylemiştim!
Gustave, eu disse-lhe!
Bahse girerim arkadaşın Gustave buralardadır. Hayır efendim!
Aposto que teu amigo Gustave está próximo.
Gustave, hala onu görebiliyor musun?
Gustave, consegue ainda vê-la?
Gustave!
Gustave!
Sen onun arkadaşısın, Gustave.
Você é amigo dela, Gustave.
İki çocukları oldu ; büyük amcam Gustave ve büyük dedem Ignatz.
Tiveram dois filhos, o meu tio-avô Gustave e Ignatz, o meu avô.
Büyükannem Valeria, Ignatz ve Gustave'nın kardeşi olduğunu... ihmal etti.
A minha avô Valerie foi educada como irmã de Ignatz e Gustave.
Ignatz hukuk, Gustave ise tıp okumaya karar verdi.
Ignatz decidiu estudar Direito e Gustave Medicina.
Seni farklı bir şekilde seviyorum. Gustave ve annemi ve...
Gosto de ti de um modo diferente do Gustave e dos pais.
- Gustave!
- Gustave!
- Doktor Gustave Sors. - Kulağa hoş geliyor mu?
Não podemos escolher um nome mais vulgar?
Doktor Gustave Sonnenschein, artık adınız... Doktor Gustave Sors oldu.
Dr. Gustave Sonnenschein, o seu nome é agora Dr. Gustave Sors.
- Çok abartıyorsun. - Abartıyor muyum?
- Estás a exagerar, Gustave.
- Bana yalan söyleme Gustave. - Sesini yükseltme.
- Não me mintas, Gustave.
Kısa süre sonra Gustave ölümcül bir hastalığa yakalandı.
Gustave adoeceu gravemente e esteve à beira da morte durante vários dias.
Büyük amcam Gustave rütbeli bir doktor oldu.
Gustave tornou-se médico do Exército de alta patente.
- Gustave senden çok farklı.
O Gustave é completamente diferente.
Gustave senin gizli aşkın, değil mi?
O Gustave? O Gustave é teu amante, não é?
Gustave, yeni adıyla Yoldaş Sors yeni Macaristan hükümetinde... -... üst düzey bir görev aldı.
Gustave, agora conhecido como Camarada Sors, tornou-se num alto funcionário do novo Governo húngaro.
Doktor Gustave Sors.
" Dr. Gustave Sors,
Gustave Fransa'ya kaçtı.
Gustave fugiu para França.
Komünist parti Gustave'ı Fransa'da saklamıştı.
O Partido Comunista chamou Gustave do seu exílio, em França.
Gustave, yoksa Kato'ya kur mu yapıyorsun?
- Gustave, estás a seduzir a Kato?
Ne dersin Gustave?
Gustave?
Gustave pazartesi Salı, Çarşamba Perşembe günleri, ben de... Cuma cumartesi Pazar günleri ders verebilirim.
O Gustave ás segundas, quartas e sextas e eu ás terças, quintas e sábados.
Kimse senin kadar katı değildi. Gustave bile senden daha ılımlıydı. O fakirlere yardım etmenin ahlaki bir erdem olduğunu düşünüyordu.
Nunca poderia ter sido comunista, como tu, ou como o Gustave, mas, mesmo quando era criança, sentia repugnância ao ver como lutavam os pobres por migalhas no chão, na carrinha do pão.
- Nasılsın Gustave?
- Olá, Christian.
Dinle, Gustave. Ben kimseyi...
Ouve, Gustavo, eu não traria...
Eiffel Kulesi, yüzyılın başında mühendis Gustave Eiffel tarafından...
A Torre Eiffel foi criada na viragem do século por Gustave Eiffel...
Psikiyatristler insanları sadece ilaca boğmaz Gustave.
Os psiquiatras fazem mais do sedar os pacientes, Gustave.
Sadece rapor edebilirim, Gustave.
Só posso mantê-lo a par, Gustav.
Bir hafta Gustave.
Uma semana, Gustav.
Tanıklık, Gustave.
É o testemunho, Gustav.
Bayan Flöge bile.
Até a Senhorita Flöge. Gustave?
Dolores ona Gustave amca diyordu.
O tio Gustavo.
Bak, Gustave!
Olhe, Gustave!
- Ne demek istedin Gustave?
- Que queres dizer com isso, Gustave?
- Talih, görev.
Doutor Gustave Sors.
Gustave.
Gustave...
Alın Gustave.
- Tome, Gustave.
- Gustave Flaubert.
- Gustave Flaubert.
Gustav? Gustav, benim.
Gustave, sou eu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]