Ikincisi traduction Portugais
3,034 traduction parallèle
Bak, iki dakika içinde bir abdominatör alırsanız ikincisi için kargo ve taşıma kesinlikle ücretsiz sadece minik bir işlem ücreti var.
E agora, se comprar o dá murros 3000 nos próximos dois minutos, obterá um segundo pacote livre de custos e totalmente grátis, o custo da promoção do dá murros 3000 é gratuita.
- Ama ikincisi...
- Mas em segundo... Se vai despedir alguém despeça-me a mim. - Desculpe.
İlki, asla yahudiler hakkında kötü söz söyleme ve ikincisi, ilginç bir öykü anlat.
Nunca, digamos nada de ruim sobre os judeus e dois, contar uma história interessante.
Birincisini, belki, ama ikincisi, kesinlikle olmaz.
Primeira parte, talvez, mas a segunda parte, definitivamente não.
- Kesinlikle ikincisi. - Tamam. - İyi iş.
- Está bom, porreiro.
Ve ikincisi..
E o segundo...
Ve ikincisi de, ne olmuş yani?
E em segundo lugar : Qual é o problema?
Ama ikincisi burada ve kurduk.
Mas aqui a segunda, que configurámos.
Hiç sanmam bir, ikincisi ben de gazete okuyorum. Zor durumda olan sizlersiniz.
Um, não acho nada, dois, leia os jornais, empobrecidos estão vocês todos, os bancos.
İlki sağ omuzunda, ikincisi göğsünün solunda ve sonuncusu da sırtındaydı.
O primeiro no ombro direito, o segundo no lado esquerdo do peito e o último nas costas.
Pekala, birincisi buraya davetli değilsin ikincisi Kevin Sorbo'yu kandırmışsın, ve üçüncüsü de artık James'le olan arkadaşlığımı da kapsayan bir hayatım var.
Muito bem. Em primeiro lugar, não foste convidada para o casamento. Segundo, enganaste completamente o Kevin Sorbo.
Fakat 100.000 Rupi isteyen ikincisi kimin tarafından yazılmış bilmiyoruz.
Mas não sabemos quem escreveu o segundo, a pedir 100.000 rupias.
İsminin ikincisi Aerys Targaryen şerefine Yedi Krallık'ın lordu, diyarın koruyucusu.
Um brinde a Aerys Targaryen, o segundo de seu nome, Senhor dos Sete Reinos, Protetor do Reino.
Ve ikincisi, nerede benim maymunum?
E segundo, onde está o meu macaco?
Ve ikincisi, bu ağ heyecan verici çünkü sahibi Microsoft değil ve bu sayede çok sayıda yenilik ortaya çıkıyor.
Segundo, é entusiasmante porque não é da Microsoft, ou seja, há uma tremenda inovação a acontecer.
Dua edelim de ikincisi de ilki kadar kolay olsun.
Torcer para que o segundo seja tão fácil quanto o primeiro.
Zaten bir oğlum var, o yüzden ikincisi kız olsa hoş olurdu.
Já tenho um filho, por isso, desta vez seria bom ter uma filha.
İkincisi bir kadınla yakınlaşırken "Seninle uyumak istiyorum" deme!
Olha, não podes ir ter com a miúda e dizer-lhe "Olá gostava de dormir contigo".
İkincisi peki?
Regra número dois :
İkincisi, motoru benimkinden iki kat daha ağırdı.
B ) Numa moto que pesava o dobro da minha.
Öncelikle ahırındaki atlardan biri bizim. İkincisi biz epeydir buralarda takılırız.
Em primeiro lugar, somos donos de um cavalo no estábulo dele, e em segundo lugar, há quanto tempo nos sentamos aqui?
İkincisi, dolandırmak.
Dois, defraudar :
- İkincisi... - Evet, nedir?
- Bem, o quê?
İkincisi ise,... zincirlerinizden kurtulup,... bu tüfekle kafasına sıkıp ikisini de gömdükten sonra ülkenin daha medeni bir bölgesine doğru gidebilirsiniz.
Ou segunda : Podem tirar as algemas pegarem na arma, dar-lhe um tiro na cabeça, enterrá-los bem fundo na terra, e porem-se a caminho de uma zona mais erudita deste país.
İkincisi, burada sadece bir gözlemci olarak bulunuyorsun.
Em segundo lugar, estás aqui apenas como um observador.
İkincisi beni neredeyse ikiye bölüyordu.
E a segunda vez quase me partiu ao meio.
İkincisi :
Segundo :
İkincisi bugün gerçekten huysuzum. Ve üçüncüsü...
Segundo, hoje estou realmente de mal humor e terceiro...
İkincisi olsun istemezsiniz.
Não vais querer isto duas vezes.
İkincisi, Donna'yı hayvan döllemeye olan..
Número dois, não menospreze Donna...
İlk hediyemdi. İkincisi ise...
Foi a minha primeira prenda.
İkincisi ise, arayan Cleveland ortaokulu müdür yardımcısıydı.
Em segundo lugar, ao telefone era o vice-diretor da Básica de Cleveland.
İkincisi, federallerin infaz listesinde miydi?
E segundo, ele estava na lista federal de alvos?
Bu da ikincisi.
Dois.
İkincisi Elena, bunu sen yapmıyorsun. Bunu Esther yapıyor.
Em segundo lugar, Elena, não és tu que vais fazer isso, é a Esther.
İkincisi müessesemizden.
A dose extra é oferta da casa.
Büyük bir olay olmadığını söylediler bana. İkincisi de birincisi gibiydi.
E eles disseram-me que não era nada de importante, que dois é o mesmo que um.
İkincisi, tamamen kör bir adam değilsen parlak turuncu bir kazağı görebilirsin.
Em 2º Até um cego vê uma camisola cor de laranja brilhante.
İkincisi, tamamen kör bir adam değilsen parlak turuncu bir kazağı görebilirsin.
Segundo, apesar de ser cego pude ver a camisola laranja.
İkincisi de yarın iş görüşmelerim var o yüzden...
Amanhã tenho entrevistas de emprego, por isso...
İkincisi, ucuz takım giyen, yalancı bir eziğin bir şey söylemiş olması doğru olduğu anlamına gelmez.
Segundo, só porque um falhado traidor a usar um fato barato disse algo, não o torna verdade.
İlk kurbanın beyzbol şapkası taktığını söylemiştin. İkincisi ise sarışın...
Disseste que a primeira vítima tinha um boné de basebol, este segundo é loiro...
İkincisi, doğum günü çocuğuna kendi hediyemi verecek kadar içtim sanıyorum.
E, depois, acho que já bebi o suficiente para poder dar o meu próprio presente ao aniversariante.
İlk sayı belirli bir kitaptaki sayfanın sayısına tekabül ediyor. İkinci sayı da... İkincisi de sayfadaki satırın numarası üçüncüsü de satırdaki kelimenin numarası.
O primeiro corresponde à página de um livro em particular, o segundo corresponde a uma linha desta página, e o terceiro número a uma palavra desta linha.
İkincisi, ortalığın amına koymamız gerek.
Segundo, precisamos de partir tudo.
İkincisi ileride ortaya çıkabilecek karışıklıkları önlemek adına adamlarımdan birkaçını buraya yerleştirmek istiyorum.
Em segundo lugar, de forma a prevenir futuras complicações, quero que um dos meus homens fique aqui.
Ve ikincisi de,
Essa é a última, até no nome.
İkincisi, bazen ilk iki ders video izliyoruz.
E, em segundo, vemos vídeos de vez em quando, durante os primeiros dois períodos.
İkincisi ise, Mark'ın dairesinde Ferguson'ların kasasından çalınan diğer eşyalarla birlikte ele geçirildi.
O segundo foi recuperado no apartamento do Mark, junto com outros bens roubados do cofre dos Fergusons.
İkincisi de, haklı olsan bile House'un tıbbi karar yetisinin etkilendiğine inanmamız için neden yok.
E o facto de teres razão não quer dizer, que a opinião do House esteja comprometida.
İkincisi, öyle görünüyor ki,... bitkiler ve hayvanlar arasındaki benzersiz ilişki gelişmesiydi.
A segunda foi uma mudança ímpar : o desenvolvimento da única relação entre plantas e animais.
ikincisi de 18
ikinci 72
ikinci kat 64
ikinci katta 29
ikinci olarak 82
ikinci gün 19
ikinci soru 20
ikinci dünya savaşı 55
ikinci kaptan 26
ikinci bölüm 38
ikinci 72
ikinci kat 64
ikinci katta 29
ikinci olarak 82
ikinci gün 19
ikinci soru 20
ikinci dünya savaşı 55
ikinci kaptan 26
ikinci bölüm 38