Italyan traduction Portugais
3,370 traduction parallèle
- Ona İtalyan derler.
- Chamam-lhe O Italiano.
Ama İtalyan değildir, Rus veya Somalili de değil.
Mas ele não é italiano nem russo nem somali.
İtalyan'dan sağ kurtuldun.
Sobreviveste ao Italiano.
Ve ayrıca İtalyan - Yahudisi, siyah gözlü kederli bir ressama.
E por um pintor judeu italiano, de olhos muito negros.
İtalyan mokasenlerini çaldılar mı?
Alguém roubou os teus sapatos italianos?
Kuru İtalyan yemeği istemiştim ama duymadın herhâlde.
Acho que não me ouviste pedir um biscoito italiano.
Hapşıran bir İtalyan.
É um italiano a espirrar.
İtalyan yemeği sever mi?
- Ela gosta de comida italiana?
Kafamı kestikten sonra İtalyan bir rahibenin bulması için samanlığa mı atacaksın? Sonra rahibe bağırmaya başlayacak : "Olamaz, hayır, hayır! " Olamaz, hayır! "
Vai cortar a minha cabeça e deixá-la em um presépio no Natal, e uma freira italiana vai me encontrar e dizer "Não, não, não!"
Sandy Hook Yaz Okulu'nda iki dönem Çağdaş İtalyan Amerikan Tasarımı bölümünde okudu.
Ela completou 2 semestres de design ítaloamericano no Instituto Vocacional Sandy Hook.
Düşündüğümüz zaman Yunan yemeği, İtalyan yemeğine benziyor biraz.
Se pensarem bem, a comida grega não é muito diferente da italiana.
Bence Koca Stevie, İtalyan spor arabası gibi kız arkadaşı bin kişilik inek sürüsünün önünde orasını burasını gösterince sinirleniyordu.
E eu acho que o grande Stevie ficava nervoso quando a sua bela namorada, carro desportivo italiano se exibia para alguns nerds viciados. Trabalho em todos os tipos de eventos :
Gelecek sefer seni küçük bir İtalyan lokantasına götüreceğim.
Estou em restaurantes italianos.
Bana sorarsan, yaşlı bunak İtalyan'dı.
Mas na minha opini � o, o velho era italiano. Bergoni.
Bergoni. İtalyan ya da İspayol, bir şey fark etmez sanırım.
Italiano ou espanhol, não deve fazer grande diferença.
Gizli servisin envanter listesine baktıktan sonra Leona Phelps'in İtalyan yapımı deri kaplı muhasebe defterinin kayıp olduğunu buldum.
Depois de consultar a biblioteca de tintas e papel do Serviço Secreto, foi lá que Leona Phelps escondeu o livro razão italiano, com relevo de couro dela.
Kadın İtalyan topuklu ayakkabı havuzunun içinde top mermisi istiyor.
Ela quer saltar para uma piscina cheia de sapatos italianos de salto alto.
Eğer gerçek bir koloratür ise, operaya İtalyan bir tenörden çok daha fazla para getirir.
Se for uma verdadeira coloratura, traz mais dinheiro para o Teatro da Ópera do que o grande tenor italiano.
Eğer isterseniz, yolda yemek için biraz İtalyan kurabiyesi kapın.
Peguem biscoitos, se quiserem, para o caminho.
- İtalyan yemeğinde bir şey var. - Evet.
Há qualquer coisa sobre a comida italiana...
Catanzaro dışındaki uzak bir İtalyan köyünde köylüler hala bıyık altından gülüyorlar.
Na vila remota perto de Catanzaro os moradores ainda se riem.
Babam İtalyan göçmeniydi.
O meu velho era um imigrante italiano.
Her pazar günü aldığı İtalyan gazetesi vardı, L'Unitá.
Todos os domingos ele recebia o jornal italiano, "L'Unitá".
İspanyol değil, İtalyan.
Não espanhola. Italiana.
Ama biz İrlandalıyız, Russo ise İtalyan.
Nós somos irlandeses e o Russo é italiano.
İtalyan oylarını bölmek için yaptım.
Coloquei-o para dividir o voto italiano.
- Bu İtalyan Lireti olarak ne yapıyor?
- 15.000 euros? Quantos?
Sanırım ona İtalyan dedemin adını vereceğim.
Não sei, acho que vou fazer uma homenagem ao meu avô italiano.
Birçok kez MotoGP şampiyonu olmuş otuz yaşındaki İtalyan
O italiano de 30 anos, múltiplo campeão do MotoGP,
İtalyan, bir dünya şampiyonası daha kazandı, ikinci bitiren Lorenzo ise bir adım daha yaklaştı.
Mais um campeonato do mundo para o italiano e o Lorenzo aproxima-se ao terminar em 2.º.
2008 İTALYA 250 cc Bautista ile İspanyol memleketlisi Hêctor Barberâ'nın İtalyan Marco Simoncelli ile bir mazileri var.
O Bautista e o colega espanhol, Héctor Barberá, têm antecedentes com o italiano Marco Simoncelli.
İtalyan motosikletine binen Avustralyalı, kendi de dahil herkesi şaşırttı.
O australiano na mota italiana surpreendeu tudo e todos, incluindo ele próprio.
İtalyan bir fahişe gibi giyinme niyetin varsa en azından bu senenin trendine uygun bir şekilde giyin.
Se te vais vestir como uma prostituta italiana, ao menos que seja uma prostituta atual.
Cenaplarınız, İtalyan kıyılarını Müslümanlardan korumak için Fransız Kralı'ndan yeni bir Haçlı seferi başlatmasını istediniz.
Vossa Santidade pediu ao rei francês... que iniciasse uma Cruzada para defender a costa italiana do ataque muçulmano.
Sırf o bile tüm İtalyan yarımadasını mahveder.
Isso por si só arruinará toda a Península Italiana.
Burada İtalyan olmayan bir tek biz varız.
Somos os únicos não italianos aqui.
Ah o güzelim İtalyan şaraplarıyla ıslanmış geceler Arno kıyılarındaki gezintiler.
Aquelas noites frescas a Chianti. Às margens do rio Arno.
♪ ♪ ♪ İtalyan krolar gibi hissediyorum ♪ ♪ ve gidiyorum ♪
I'm feeling like a guido and I go hard
1608 yılında Keşiş Francesco dell'Antella'nın ve Maltalı İtalyan Bakanın resmini yaptı.
Criado em 1608 por ordem de Fra Francesco Dell'Antella... Ministro italiano de Malta.
İtalyan.
Italiano.
Gideceğimiz restoran. Alfredo's adlı bir İtalyan restoranı..
O... restaurante ao qual vamos... é um restaurante italiano chamado "Alfredo's".
İtalyan mantılarını denemeyi çok istemiştim.
Queria mesmo... experimentar o agnolotti.
Gideceğimiz restoran, Alfredo's adlı bir İtalyan restoranı...
O restaurante a que vamos é de uma rede italiana chamada Alfredo's.
Şimdiden İtalyan mantısının kokusunu alabiliyorum.
Já sinto o cheiro do ravioli.
Soğumuş İtalyan mantısından daha kötü bir şey olmaz.
Não há nada pior do que agnolotti gelado.
Bir de İtalyan mantısını..
O agnolotti.
Bir de İtalyan mantısını.
E o agnolotti.
Bu akşam evde sana en güzel İtalyan yemeğini yapmam ve ardından da sinemaya gitmek, kulağa nasıl geliyor?
Que tal hoje à noite... irmos para casa e eu fazer o melhor prato italiano e depois levar-te ao teatro?
Seninde buna katılacağını düşünüyorum ancak bir İtalyan stratejik çıkar sağlar.
À excepção dos italianos, e penso que concordareis... Só os italianos são dotados de sentido estratégico.
İtalyanın büyük bir kısmı Fransızlara koşuyor.
Grande parte da Itália passou para o lado dos franceses.
İtalyan'nın kulakları yeni cannon toplarının sesleriyle yankılanıyor.
Ouviram um som estranho aos ouvidos italianos : o troar dos canhões.