Işim çıktı traduction Portugais
344 traduction parallèle
Ofiste biraz işim çıktı da.
Tive um bocado de trabalho lá no escritório.
Çok önemli bir işim çıktı.
Surgiu um assunto importante.
şeyy, niyetlendim, Nancy, ama sonra çok işim çıktı...
Bem, tencionava fazê-lo, Nancy, mas tenho estado tão ocupado últimamente...
Önemli bir işim çıktı, seni görmek için yukarı dönemeyeceğim.
Surgiu uma coisa importante, e não vou poder voltar para vê-la outra vez.
Bir işim çıktı.
Surgiu um imprevisto.
Daha önce açıklayacaktım ama bir işim çıktı.
Quis explicar isto, mas tive um negócio em Carson City.
Affedersiniz, işim çıktı.
Peço desculpa do atraso.
Bir işim çıktı.
Bom, surgiu um imprevisto.
Buluşacaktık, ama acil bir işim çıktı.
Ele espera encontrar-me, mas tenho assuntos urgentes no sul.
Geçen gece gelip seni Aces'e çağıracaktım, ama işim çıktı.
Estava para vir cá uma noite destas e pedir-te para irmos aos Aces, mas surgiu qualquer coisa.
Bir işim çıktı ve bir iki saate kadar adadan ayrılmam gerek.
Surgiu um problema e tenho de sair da ilha daqui a umas horas.
Bir işim çıktı ama mutlaka telafi etmek istiyorum.
Surgiu um problema. Gostava muito de te ver outra vez.
Bir işim çıktı. Bu gece gelemeyeceğim.
Não posso ir ter contigo esta noite.
Bir kaç işim çıktı.
Surgiu um imprevisto.
Bir işim çıktı, anlarsın ya?
Aconteceu uma coisa, sabe?
Beş yıldan beri seni ziyaret etmek istiyorum, her defasında arayıp, işim çıktı diyorsun.
Em 5 anos, sempre que me preparo para te vir visitar, tu ligas-me a dizer que não é boa altura. 5anos, Joey!
Üzgünüm. Bir işim çıktı.
Peço desculpa, mas surgiu um imprevisto.
- Hepsi bu mu? Evet hepsi bu. Çünkü çok önemli bir işim çıktı.
- Surgiu algo importante.
- Wainwright Amca, özür dilerim... işim çıktı. Biliyor musun Lamont, sana çok gücendim.
Estou muito chateado contigo.
Öyle düşünmüştüm ama işim çıktı.
Tinha planejado isso mesmo, mas achei que teria negócios com meu capataz.
Bir işim çıktı.
- Fui fazer um recado.
O gün özel bir işim çıktı.
Tive de tratar de um assunto particular, nesse dia.
Dinle, özür dilerim. Bir işim çıktı. - Hayır.
Desculpa, mas surgiu uma coisa.
- Bir işim çıktı.
- Surgiu uma coisa.
Kusura bakma. Bir işim çıktı.
Desculpa, eu estava comprometido.
Dinle, bu akşam işim çıktığı için üzgünüm.
Desculpa ter tido de trabalhar, esta noite.
Daha önemli bir işim çıktı.
Um compromisso prévio empatou-me.
Üzgünüm. Önemli bir işim çıktı.
Desculpa, apareceu um assunto muito importante.
Çok işim çıktı.
Tive imenso que fazer.
Bir işim çıktı.
Tive um contratempo.
Bir işim çıktı.
Surgiu outra coisa.
" Kızlar, bir işim çıktı. Şehirden ayrılmam gerek.
"Meninas, apareceram umas coisas, tenho de sair da cidade".
İşim çıktı.
Surgiu um imprevisto.
- İşim çıktı.
- Surgiu um imprevisto.
Artık bu benim işim olmaktan çıktı hayatımın bir parçası haline geldi.
Isto já não é um trabalho. Já faz parte da minha vida.
İşi ben yaptım. Yaparken canım çıktı. Bu benim işim.
Fui eu que fiz o trabalho e que me esfalfei, portanto é minha.
İşim çıktı.
Aconteceu uma coisa.
İşim çıktı.
Surgiu algo.
Yaşadığım ortaya çıktığı anda işim bitecek.
A gordura subiu-lhe ao cérebro e está a causar-lhe alucinações.
İşim çıktı.
Surgiram umas coisas.
1 isim çıktı.
Apurou um nome.
İşim bittiğinde toplama bakıyorum ve çok fazla olduğunu... 100.000 doların çok üstüne çıktığını görüyorum.
Por isso, quando termino, olho para o total e é muito superior... muito superior a $ 100.000.
Çıktığımda işim hazır.
Já arranjei um emprego.
Vaktim yoktu. İşim çıktı.
Tive muito que fazer.
Üzgünüm, gelemem. İşim çıktı.
Sinto muito, não vou poder.
Los Angeles'dan Sydney'de bir işim var diye cuma günü 13.500 kilometrelik yola çıktım.
Levantei voo de Los Angeles... Nove mil milhas até chegar a Sydney na sexta-feira e depois regressar a Nova Iorque para passar o fim de semana e regressar a Los Angeles na terça-feira.
İsim verirsem ve erken çıkarsam dışarı çıktığım gün ölürüm.
Se me põe em liberdade mais cedo, não duro nem um dia lá fora.
38 isim çıktı.
Temos 38 nomes.
Ek işim açığa çıktığı için savaş durumlarındaki görevimi kaybettim.
O meu trabalho de Freelancer tornou-se publico e perdi o meu posto de combate.
- İşim çıktı.
- Apareceu um imprevisto.
İşim çıktı.
Sabes como é o trabalho...
çıktı 108
çıktım 33
çıktın 19
çıktı mı 19
isim yok 36
işim yok 17
işim var 162
işim bitti 87
işim vardı 18
işim başımdan aşkın 20
çıktım 33
çıktın 19
çıktı mı 19
isim yok 36
işim yok 17
işim var 162
işim bitti 87
işim vardı 18
işim başımdan aşkın 20