Kane traduction Portugais
1,684 traduction parallèle
En iyi arkadaşım Lilly Kane öldürüleli 1 yıl oldu.
Passou um ano desde que a minha melhor amiga, Lily Kane, foi assassinada.
Lilly Kane cinayet dosyası.
O processo da morte da Lilly Kane.
Duncan Kane.
Duncan Kane.
Taa ki Kane saltanatı devralana kadar.
Até ao reinado dos Kane.
Tanrım, kimse "Kane Saltanatı" diye bir şey duymasın.
Meu Deus, espero que não te tenham ouvido dizer "Reinado dos Kane."
Lilly Kane cinayeti bu sabah değişik bir boyut kazandı mahkum Abel Koontz hapishaneden kaçtı.
O caso do assassínio de Lilly Kane sofreu uma reviravolta esta manhã, com o confesso homicida Abel Koontz a despedir o advogado nomeado.
Merhaba. ben Aaron Echolls Duncan Kane'i uzun zamandır tanıyorum.
Olá. Sou o Aaron Echolls conheço o Duncan Kane há muito tempo.
Duncan Kane öğrencilerin başkanı olmalı.
Duncan Kane para Presidente da Associação de Estudantes.
Jake Kane, saygıdeğer milyarder.
Jake Kane, o amado bilionário.
Celeste Kane, ünlü iyilik sever kişi.
Celeste Kane, conhecida filantropa.
Üçününde mazeretleri çok sıkıydı.
Todos os álibis dos Kane eram sólidos.
Duncan Kane'in öğrencilerin oyunun yarısını almasına olanak yok.
O Duncan Kane não conseguiu metade dos votos, é impossível.
Perşembe günü yeni bir seçim yapacağız Wanda Varner ve Duncan Kane arasında.
Haverá uma segunda volta, na próxima quinta-feira entre Wanda Varner e Duncan Kane.
Duncan Kane'i seçmek istiyorsanız, A'yı işaretleyin.
Se quiserem votar no Duncan Kane, escolham A.
Size Öğrenci Konsey Başkanını açıklamaktan memnuniyet duyuyorum : ... Duncan Kane.
Estou feliz por anunciar que o vencedor das eleições para Presidente é Duncan Kane.
Oldukça çılgın bir hafta geçirdik ama size yeni Öğrenci Konsey Başkanımız, Duncan Kane'i gururla takdim ediyorum.
Foi uma semana louca, mas estou feliz por vos apresentar o novo presidente, Duncan Kane!
En iyi arkadaşım Lilly Kane bir sene önce öldürüldü.
Passou um ano desde que a minha melhor amiga, Lily Kane, foi assassinada.
Yılbaşı etkinlikleri Lilly Kane'i Anma Çeşmesi'nin açılışıyla başlıyor
Para começar as comemorações temos a inauguração da Fonte, em homenagem à Lilly Kane.
Kane ailesi, Neptune Lisesi'nin en sevilen öğrencilerinden biri olan Lilly'nin anma törenine tüm öğrencileri ve eğitmenleri bekliyor.
A família Kane gostaria de vos convidar, alunos e professores, para comparecerem na homenagem a uma das mais queridas alunas do Liceu de Neptune. Outras notícias...
Babam çok sevilen Kane ailesini Lilly'nin cinayetine dahil ettiğinde onun yanında olup her şeyi kaybetmeye hazırdım.
Quando o meu pai, implicou a família Kane na morte da Lilly, eu estava disposta a apoiá-lo contra tudo e todos.
Duncan Kane.
É o Duncan Kane.
Kane'in ekibinden bir zenci ayakkabılarına gülmüş.
Um preto da equipa do Ghost Kane gozou com os sapatos dele.
Eğer birini öldüremezsen Kane olamazsın.
Nunca vai estar preparado até conseguir matar sem remorso.
Ben Kane'im.
Eu sou um Kan. Não conheço você, não sei nada deste lado do Kate.
Ama ben Kane'nım
Mas eu sou um Kan.
Kane diye biri!
Chama-se Kane.
Ekibin patronunun ismi Kane, dostum.
O nome do chefe dele é Kane.
Bir şey daha var, bundan sonra yalnızca Kane ile görüşürüm.
E mais uma coisa... de agora em diante, apenas falarei com o Kane.
Bak, Türk, tanımadığı adamın biri bana biraz para gösterdi diye Kane'e gidip anlaşmaya varmasını isteyemem.
Olha Turco, não posso dizer que fechei negócio ao Kane. Só porque uma pessoa desconhecida me deixa ver o dinheiro. Entendes?
Kane'e de ki ; vaktimi boşa harcamayı keserse geldiği yerde daha çok var
E diz ao Kane que há muito mais de onde esse veio. Mas só se deixar de me fazer perder o meu tempo.
Kane benim.
Eu sou o Kane.
Bu işi nasıl yapacağız, Joey?
Como é que vai ser, Joey? Kane?
Duncan Kane?
O Duncan Kane?
Veronica Celeste Kane'le benim bilmediğim bir anlaşma mı yaptın?
Veronica, fizeste algum tipo de acordo com a Celeste Kane que não me tenhas contado?
Kane Yazılım'a dinleme cihazı koyman için seni gönderdiğime çok üzgünüm.
Wallace, desculpa ter-te usado para pôr o microfone na Kane Software.
Lilly Kane öldürüldüğü sırada Abel Koontz'la beraber olduğunuzu biliyorum.
Sei que estava com o Abel Koontz na altura que ele, supostamente, assassinou a Lilly Kane.
Marcos'u sevmeyen kimdir diye düşünürken birdenbire seven var mıdır, diye düşünmeye başladım.
Passei de tentar descobrir se alguém tinha alguma coisa contra o Marcos para pensar se há alguém que não tenha. Duncan Kane?
Duncan Kane, hem o kadar zengin hem de o kadar hoş olunamaz. Önemli bir sırrı var.
Pode ser-se tão rico e agradável sem um segredo terrível.
Sence annemin Camelot Oteli'nde Jack Kane'le ne işi vardı?
O que achas que a mãe estava a fazer no Motel Camelot com o Jake Kane?
- Lilly Kane en iyi dostumdu.
A Lilly Kane era a minha melhor amiga.
Lilly Kane'i sen öldürmedin.
Não mataste a Lilly Kane.
Kane yazılımın güvenlik şefinin Abel Koontz'u ihbar ettiğini biliyor muydun?
Sabias que foi o chefe de segurança da empresa Kane Software, que levou à prisão do Abel Koontz?
Jake Kane ile olan ilişkinden haberim var.
Já sei sobre ti e o Jake Kane.
Celeste Kane bana mesaj mı bırakıyordu?
A Celeste Kane deixou-te uma mensagem?
Kane Yazılım'dayken Clarence Wiedman'nın ofisine git.
Quando estiveres na Kane Software, vai ao gabinete do Clarence Wiedman.
Bunlar Duncan'ın annesi ve babası. Bay ve Bayan Kane.
Estes são os pais do Duncan, o Sr. e a Sr.ª Kane.
Oylar değerlendirildi ve Balo Kralı adayları : Duncan Kane, Mark Fraser, Steve Vargo, Hank Ditten ve Wallace Fennel.
Os votos foram contados e os nomeados para rei são Duncan Kane, Mark Frazier, Steve Vargo, - Hank Didden e Wallace Fennel.
Sonraki soru size Bay Mars. Hepimiz Lilly Kane cinayeti davasında oynadığınız rolü biliyoruz.
A próxima pergunta é para si, Sr. Mars, estamos todos a par do seu papel no caso do homicídio da Lilly Kane.
Tercihen Fuchsia türü orkidelerden yapıImış bir bileziğe Rolls Royce limuzine ve biraz da Kane YazıIım kırtasiye malzemesine ihtiyacım var.
Vou querer uma pulseira com uma orquídea de preferência fúcsia, uma limusina Rolls-Royce e estacionário da Kane Software.
Jake Kane, Aspen'den seçim için destek göndermiş.
O Jake Kane mandou um voto de apoio de Aspen.
Suçu milyarder erkek arkadaşım Duncan Kane'e atıyorum.
A culpa é do meu namorado milionário, Duncan Kane.