Kayıt dışı traduction Portugais
721 traduction parallèle
Şimdi sizden siz gazetecilerin tabiri ile kayıt dışı olmasını rica edeceğim.
Mas tenho de pedir-lhe que permaneça apenas entre nós.
İhtiyacın olan kayıt dışı yardımı alabileceğini söyledi.
Ele disse que pode te dar a ajuda que quiser.
Bir kaç soru sorsam kayıt dışı cevap verir misiniz?
Importa-se de responder a uma ou duas perguntas, estrictamente confidenciais?
Sadece kayıt dışı konuşuyoruz.
Estamos só a falar particularmente.
Arada kayıt dışı 2000 dolar var.
Há um défice de $ 2.000.
Kayıt dışı konuşmam gerekirse, neyle karşı karşıya olduğumu bilmem işimi yapmamı kolaylaştırır.
Falando oficiosamente, ser-me-ia muito mais fácil, fazer o meu serviço se soubesse o que estamos a enfrentar.
Söyle bana dostum, kayıt dışı, elbette.
Diz-me, pá... não oficialmente, claro.
Kayıt dışı, eh? Şey, Bay Durk, sen üçüncü ya da dördüncü sınıftayken, ön sırada kızıl saçlı güzel bir kız vardı ve sen onun dikkatini çekemiyordun, em...
Sr. Durk, quando andávamos na quarta classe, havia uma ruiva gira na fila da frente que não nos ligava nenhuma.
Size kayıt dışı bir şey diyeyim :
Digo-vos uma coisa, informalmente :
Yüzlerce binlerce dolarlık kayıt dışı para.
Centenas de milhares de dólares não declarados.
Göçmen bürosunun, gelişinizi kayıt dışı tutmasının daha iyi olacağını düşündük.
Achamos melhor que nesta visita ao nosso país não passasse pela imigração.
Tüm olay kamera kayıt dışıyken gerçekleşmiş.
O drama aconteceu durante o tempo em que a câmera ficou desligada.
Kayıt dışı mı?
Agora que ninguém nos ouve.
Tamamen kayıt dışı olacak.
Aqui que ninguém nos ouve...
Ama kayıt dışı 1,3 milyon doları... bir video kameranın burnuna sokmuşsan... jüri o parayı takside bulduğuna inanmaz ki.
Mas quando tens $ 1.300.000... não declarados, a olhar para uma câmara, meu lindo, é difícil convencer um júri de que os encontraste num táxi.
Pekala kayıt dışı konuşalım.
Olhe que não sou parvo.
Kayıt dışı ama, tamam mı?
Não cito o seu nome?
Pekala. Tamamen kayıt dışı olacak, tamam mı?
Isto fica entre nós, ouviu?
- Sana kayıt dışı pek çok bilgi verebilirim.
- Dou-lhe dados concretos confidenciais.
Kayıt dışı, tabii ki.
Off the record, é claro.
Kayıt dışı.
Só entre você e eu.
Şef Sterns, acaba size kayıt dışı bir kaç soru sorabilir miyim?
Chefe Sterns, será que posso fazer-lhe mais umas perguntas, fora do relatório.
Bayan O'Neil, kayıtta açıkça gösteriyor ki kayıt dışı olan kaydım yok.
Miss O'Neil, o meu relatório, no relatório, mostra claramente que eu não tenho relatórios fora do relatório.
- Kayıt dışı, değil mi?
- Isto fica entre nós?
Kayıt dışında, onun yakın piyade eğitiminin paha biçilmez bir parçası olduğunu söylerim. Ve eğer benim bilgim dışında devam edecek olursa, öyle olsun.
Extra-oficialmente, acho que é valioso para o treino... e, se acontece sem que eu saiba, deixamos que aconteça.
Şimdi, size uğramak istedim Bay Ireland, çünkü kayıt dışı gelirlerle ilgili... Çok fazla ihbar alıyoruz.
Passei por cá, Sr. Ireland, porque encontrámo-nos a rever algumas situações de profissões sujeitas a gratificações.
- Yazmayı bırakın, bu kayıt dışı.
Pare de registrar. Isto é extra-oficial.
Bu kayıt dışı, arkadaşın olarak konuşacağım, kıdemli subayın olarak değil.
É extra-oficial, o digo como amigo, não como superior.
Ama ikimiz de kayıt dışı bahislerin oynandığını çok iyi biliyoruz.
Mas ambos sabemos que muitas apostas não são registadas, não sabemos.
Diğer kurbanların aileleri yardım etmek istiyorlar ama kayıt dışı olarak.
E os outros pais querem ajudar mas não prestam declarações.
Bu kesinlikle kayıt dışı.
Isto é totalmente não oficial.
- Bu sabah bir Kotakian gemisinde kayıt dışı bir yolcuydum.
- Vim clandestino numa nave kotakiana, esta manhã.
Yaşlı insanların yorumları kayıt dışı bırakılmıştır.
Os comentários da pessoa velha serão apagados.
Kayıt dışı bir soru...... sorabilirmiyim?
Posso colocar-lhe uma questão... particular?
- Kayıt dışı konuşabilir miyiz efendim?
- Podemos ter uma conversa pessoal?
Kayıt dışı, tabi istersen. Kayıt dışı.
Não divulgo nada do que disser.
Her zaman, istediğin konuda, kayıt dışı ya da resmi.
Seja ou não seja confidencial.
- Kayıt dışı.
Fica aqui entre nós.
Saldıranlar kayıt dışı gemiler.
Foi um ataque por desconhecidos.
Sonsuza dek yaşayabilir. Zeka katsayısı kayıt dışı.
Viverá praticamente para sempre e o Q.I. é espantoso.
Hatırlama. Kayıt dışı.
Esqueça, pois não é para publicar.
Kayıt dışı konuşmak istersen, John?
- Quer que em confidência, John?
- Hiçbir şey kayıt dışı kalmayacak.
- Nada é em confidência.
... geçici olarak hizmet dışı olduğunu söyleyen bir kayıt çıkıyor.
... a dizer que os telefones estão temporariamente fora de serviço.
Ölçü dışı bir kayıt aldım, sonra da bir ters kutupluluk ve...
Estava a lutar por oxigénio... Gritou para sair de lá.
"Havacılık Konseyi tarafından, kocanız Muharip Binbaşı THD Drinkwater DFC'nin kayıp olduğu bildirilen tarihten beri hakkında daha başka bilgi olmamasından ve zaman aşımından dolayı büyük bir üzüntüyle, hayatını kaybettiğinin anlaşıldığını ve 18 Mayıs 1944 tarihi itibariyle resmî nedenlerle ölü sayıldığını bildirmem emredilmiştir."
"O Conselho Aeronáutico me encarregou de declarar, que tendo em vista o período de tempo decorrido e a ausência de notícias relativas ao seu marido, o Comandante de Esquadra Interino, Major Aviador, T. F. D. Drinkwater, desde a data em que foi dado como desaparecido, temos lamentavelmente de concluir que perdeu a vida e que é dado como presumivelmente falecido, para efeitos oficiais, a partir de 18 de Maio de 1944."
Kayıt dışı.
Mas não publique isso.
Bu kayıt dışı.
Isto é confidencial.
Tıbbi kayıtlarına göre duyu dışı algılama kapasitesi çok yüksek.
Segundo o seu perfil médico, ele tem uma grande percepção extra-sensorial.
- Kayıt dışı mı sayın başkan? - Elbette.
- Ninguém nos ouve?
İçine, teknolojik olarak gelişmiş, dünya dışı bir uygarlıkla karşılaşırsa diye, dünyamıza ait, resim, müzik,... ve sesler içeren bir kayıt konuldu.
Um registo de imagens, músicas e sons do nosso planeta... organizado para ser entendido se alguma vez for interceptado por... uma civilização extra-terrestre tecnologicamente desenvolvida.