English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ K ] / Kostüm

Kostüm traduction Portugais

1,364 traduction parallèle
Filmden bir kostüm.
Um produto do filme.
Bir kostüm için bu çok fazla değil, değil mi?
Isso não é bem uma fantasia.
Amma da kostüm partisiydi dün geceki değil mi?
Foi um grande baile de máscaras, ontem à noite.
Bir kostüm partisi var, ondan sonra buluşabiliriz.
Há um baile de Carnaval. Podemos encontrar-nos depois.
Güzel kostüm.
- Belo fato.
Kostüm tavsiyen için sağ ol.
Obrigada pelo conselho sobre o fato.
! Kostüm kirasını ve kuru temizleme masrafını maaşınızdan düştüm.
Retirei a taxa para aluguer e limpeza do fato.
Kostüm bakım masrafları maaşımızdan düşülemezmiş.
Parece que a manutenção dos uniformes não pode ser deduzida dos ordenados.
Şu birbirimize ait olmadan çıkma işiyle. Kostüm partisindeki kıyafetimle. Fantezi oğlan seçmelerindeki yanlış anlamayla.
Namoro não exclusivo, a máscara da festa de máscaras, o mal-entendido da "recruta do rapaz de sonho".
Haley'yi öptüm. Kostüm partisinde.
Beijei a Haley na festa de máscaras.
Dinle. Beni arayıp kasabaya gelmemi istediğin gece, kostüm partisi olduğu geceydi.
Quando me pediste para vir à cidade... foi na noite da festa de máscaras.
Oraya aynı kıyafetle gidersek hoş olur diye düşündüm ve kostüm dükkanındaki adama para yedirip senin ne kiraladığını öğrendim.
Achei engraçado irmos com a mesma máscara. Subornei o tipo da loja para me dizer qual a tua máscara.
Hani Nathan'ın o kostüm partisinde beni öptüğünü söylemiştim ya?
Disse-te que o Nathan me beijou na festa de máscaras?
Kostüm partisinde o gece...
Na noite da festa de máscaras, nós...
Kostüm partisi mi?
- Uma festa de máscaras?
Her şeyden önce kostüm partilerini sevmem.
Primeiro que tudo, Eu não sou grande fã de festas em que nos temos de mascarar.
Marge, bu kostüm olmadan ben sadece H. Simpson'um. Birden fazla failim böyleyken.
Marge, sem este traje, sou apenas o Homer Simpson, criminoso múltiplo.
- Bize isim takılacak mı, kostüm verilecek mi?
- Vamos receber apelidos? E roupas?
Elbiselerimin dışından titrediğim gözükmesin diye... bana polikarbonat silikon kostüm yaptılar.
Aí puseram-me numa roupa de policarbonato. Para eu não vibrar fora das roupas.
Kostüm değil bu.
Não é fantasia.
- Kostüm yakışmış.
- A roupa caiu bem.
- Güzel kostüm, kertenkele çocuk.
- Bela roupa, lagarto.
- Kostüm değiştir.
- Mude de roupa.
Ben de kıyafet balosu için kostüm provası yapmak istiyordum.
E eu que estava a planear fazer um vestido para o baile.
Perşembeden sonra, bir asistanın olacak, bir yapım tasarımcın, bir kostüm tasarımcın.
Há tempos que to peço. Depois de 5ª terás assistente, cenógrafo, guarda-roupa, tudo o que quiseres.
Bu kostüm kamyonu.
Vêem a rulote do guarda-roupa?
Sizce okul bana yeni bir kostüm alabilir mi? Yani Bölgesel yarışma için.
Acha que a escola me podia comprar uma farda nova, sabe, para o concurso distrital?
O bir kostüm.
É uma fantasia.
Bu fırsattan istifade kostüm karavanına gidip cenaze elbisen için son değişiklikleri yapabilirsin.
É capaz de ser uma boa oportunidade para passares na carrinha do guarda-roupa... para as alterações finais no teu fato para o funeral. Ai sim?
- Kostüm giymen gerekiyor mu?
- Tens de usar um fato?
Hz. İsa kostüm giyiyor, sen de gelecekte Vikont olacaksın.
O menino Jesus disfarça-se e tu vais ser visconde.
.. her bir kostüm için renk planları uyduracağım..
.. Esquemas de cores para cada traje..
Bir kostüm işi sadece.
Só deves mudar de roupa.
Son çalıştığım filmin kostüm departmanı verdi.
O Departamento de Vestuario do meu ultimo filme.
Eh, en azından kostüm fikrini nerden bulduğunu biliyoruz.
Pelo menos sabemos que de onde tirou a ideia para o fato.
İlk anda ben onun kostüm giydiğini düşündüm, ama sonradan farkettim ki, o... onlar gerçek kıldı.
A princípio pensei que ele estivesse disfarçado, mas depois percebi que era... Que eram mesmo pêlos.
- Kostüm de olacak mı? - Gelin!
Mamã, levas-me a ver os fatos?
Bugün niye kostüm giyip duruyorsun?
Qual é a tua hoje, com os disfarces?
Sahne Tasarımı, Kostüm / Sung-hee Kaptan Von Trapp / Ku-ho
Stage Design, roupa / Sung-hee Col. Von Trapp / Ku-ho
Kostüm giyip şeker dilenmek.
Fantasiar e pedir doces.
Bence kostüm partisi ya da reklam amaçIı bir şey olabilir.
Bem, estou a pensar numa festa de máscaras ou num golpe publicitário.
İçinde eski ve kirli kıyafetlerle vardı ama askıda olanlar kostüm gibiydiler, anladın mı?
Tinham roupa usada e suja, mas pendurada em cabides, como fatos de Carnaval e havia um estojo de maquilhagem
Bizden başka kimse kostüm giymiyor gibi.
Mais ninguém está a usar máscara. Relaxa, amigo.
Bu kostümün işe yarayacağını zannetmiyorum. Hayır. Bu kostüm...
- Não acho que este disfarce vá funcionar.
Düşman pimimizi çekmiş. Üstüne Johnson'ın USO Cadılar Bayramı törenine Bayan Pac-Man olarak gideceğini öğrendiğimde yeni bir kostüm bulmak için 24 saatten az bir sürem vardı.
O inimigo cercava-nos e eu tinha descoberto que o Johnson ia ao Carnaval da OSU vestido de Tetris, isso queria dizer que eu tinha menos de 24 horas para arranjar um disfarce diferente.
Hoş kostüm.
Belo fato.
Kardeş, arkadaş, erkek arkadaş - - hepsi kostüm kolleksiyonumun birer parçaları...
Irmão, amigo, namorado, faz tudo parte da minha colecção de máscaras.
Haley, bu bir kostüm partisi.
Haley, é uma festa de Carnaval.
Giyeceğin kostüm o mu?
- Isso é a tua fantasia?
- Evet, köstüm oyunu!
- Oh, que bom, vamos vestir!
Kostüm tasarımcısı orada çalışıyor.
Dentro trabalham o desenhador, a costureira...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]