English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ N ] / Nerede olacak

Nerede olacak traduction Portugais

296 traduction parallèle
Nerede olacak?
Onde deve ser feito.
Tören ne zaman ve nerede olacak?
Onde e quando será o casamento?
Ya nerede olacak? Benimle.
- E ele estará onde?
- Toplantı nerede olacak?
- Onde é que a reunião terá lugar?
Ahırdalar, başka nerede olacak?
Na estrebaria, onde mais?
- Peter nerede? - Nerede olacak?
- Onde está o Peter?
Çatışma nerede olacak?
Onde vai ser a batalha?
Nerede olacak?
Onde é que vai ser?
Çatışma nerede olacak?
Onde é?
Saat 10'da nerede olacak merak ediyorum.
Onde é que ele estará às 10?
Bizden saklama. Sergi nerede olacak?
Andas a guardar segredos.
- Tekne nerede olacak?
- Onde vai ficar o barco?
- Bütün bunlar nerede olacak?
- Onde é que vai ser?
Yatağım nerede olacak?
Onde vai ser a minha cama?
Söyle uçuştan önce hainlerimiz nerede olacak?
Diga-me onde estarão os nossos traidores antes do voo?
- Kara Kale yarın nerede olacak?
- A Fortaleza Negra, aonde surgirá?
Parti nerede olacak?
Onde vai ser a festa?
JD's'deyiz. Nerede olacak?
No JD, onde querias que fosse?
- Korumalar nerede olacak?
- Os guardas estarão onde?
Başka nerede olacak?
Onde mais é que ele poderia estar, Free?
O nerede olacak?
Onde estará?
- Peki ya gerisi nerede olacak?
Onde traz o resto?
- Bu nerede olacak?
- Onde seria isso?
Tören nerede olacak Bay Porter?
Onde pensa organizar isto, sr. Porter?
Nerede olacak?
Onde vai ser?
- Ne nerede olacak?
Onde vai ser o quê, Duncan?
Bankalarda, nerede olacak?
Nos bancos, onde havia de estar?
Başka nerede olacak?
Onde haveria de ser?
- Başka nerede olacak ki?
- Onde podia estar?
Peki, koruma nerede olacak?
E onde fica a minha protecção?
Nerede olacak?
E onde vai ser?
- Nerede olacak, uçkurunda.
- O mesmo que na outra.
- Bu gece nerede olacak?
- Onde está ele esta noite?
- Peki ya gerisi nerede olacak?
E o resto? - No fundo da mala.
Nerede olacak?
Onde é que ela estará?
hayatımın ışığı, karım olacak bayan nerede?
Minha noiva, luz da minha vida.
- Veronica nerede? - Burada olacak.
- Onde está a Verónica?
Janice Hedden'ın nerede olduğunu söylemezse kırık bir kaburgadan fazlası da olacak.
Ele vai ficar com mais do que uma costela partida se não nos disser onde está a Janice Hedden.
Sendika toplantısı nerede, ne zaman olacak?
Onde e quando se vão reunir para o sindicato?
Eğer babamın nerede olduğunu bana söylemezseniz çok daha Tylenol'a ihtiyacın olacak.
Vais precisar mais que Tylenol se não me disseres onde está o meu pai.
Hoşuna gitmesi bir yana hatunun dili çözüldü ve patronu olacak kuyumcunun Hollanda'ya göndereceği elmasları ofiste nerede muhafaza ettiğini falan ne varsa anlattı.
E diz-me quando o patrão dela, o joalheiro... está a enviar pedras para a Holanda.. ... onde guarda o dinheiro, numa gaveta, no cofre.
- Alışveriş nerede ve ne zaman olacak?
Quando e onde vai ser o negócio? Não vai.
Annem nerede? Okulda olacak.
E a mãe?
Bakın yapacağımız ilk iş bir telefon bulmak ve Kelly'yi arayıp nerede olduğunuzu söylemek olacak.
Olha, a primeira coisa que temos de fazer é encontrar um telefone... e ligas ao Kelly a dizer onde vocês estão.
- Sinemada ya, nerede olacak başka?
- Onde está o nosso Bud, Mamãe?
Nerede, nasıl, ne sıklıkla, ne zaman karınızla birlikte oldu ve olacak.
onde, como, quão amiúde, há quanto tempo e quando ele possuiu e de novo há de possuir vossa esposa.
Nerede o? Bir dakika içinde elinizde olacak.
Vais tê-la dentro de momentos.
Nerede? Şimdi ne olacak?
Que se passa agora?
Kaptan çok memnun olacak. - O nerede?
- O Capitão vai ficar muito contente com isto.
Şimdi nerede istersen kumsal seninle birlikte olacak.
Assim podes levar a praia contigo para onde fores.
Nerede olacak?
- Onde é que isso vai ser?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]