Niçin olmasın traduction Portugais
58 traduction parallèle
Olabilir, niçin olmasın?
Tal vez. É muito provável.
Niçin olmasın?
É verdade. Tod, por favor.
Niçin olmasın?
Porque não?
Yani niçin olmasın?
Portanto, porque não? É um circuito.
- Niçin olmasın?
- Porque não?
Niçin olmasın ki?
- Porque é que não estaria?
- Niçin olmasın ki?
- E por que não aceitaria?
Niçin olmasın?
Por que não?
Niçin olmasın? Sadece on dakikadır buradasın.
Só aqui estás á 10 minutos.
- Niçin olmasın?
Porque não?
- Olabilir, niçin olmasın.
- Pode ser. É provável.
"Niçin olmasın?"
Porque não?
Niçin olmasın ki?
Porque não?
Niçin olmasın?
Não!
Evet, elbette... niçin olmasın?
Sim, claro.
Hayatını şarkı ve dansla geçiremezsin. - Niçin olmasın?
- Isso de cantar e dançar vai acabar.
Neden, niçin olmasın?
porquê? Porque não, Mestre?
- Haydi ama, niçin olmasın?
Vamos lá, por que não?
- Niçin olmasın?
- E porque não?
Niçin olmasın?
Porque não agora?
Moral yemeğinde Jared bir sarsıntı geçirdi, ben de onun yerini alabilirim diye düşündüm. Niçin olmasın ki?
O Jared teve uma concussão no jantar de estímulo e eu ocupei o lugar dele.
Niçin olmasın, şekerim?
Porque não, querida?
Niçin olmasın?
Para que haveria de ser?
- Niçin olmasın?
- Por que não?
Niçin olmasın?
- Porque não?
Niçin yurtseverliğin de bir fiyatı olmasın?
Não há razão para não pagarmos o patriotismo.
Niçin sarımsak olmasın? Efendim, İnanmıyorum ki...
- Senhor, não acho que...
Her şeyi tahmin ediyorsunuz. Söyle bakalım niçin Alex'in sekreteri hamile olmasın?
Não é p'ra nos atrasarmos mas diga-me, já que gosta tanto de improvisações, porque é que a secretária do Alexandre não há-de estar grávida?
Gelecek niçin bizim olmasın?
Porque não o nosso futuro?
Bernie, sen doktorsun niçin bütün bu insanlara bundan sonra ne olmasını beklememiz gerektiğini söylemiyorsun.
Bernie, tu és médico, porque não dizes a estas boas pessoas o que vão ter que fazer daqui para a frente.
Niçin zengin bir erkek olmasın?
Porque não um homem rico?
- Niçin şimdi olmasın?
Porque não agora?
Niçin Wu-Tong kung-fu su olmasın?
Por que não o kung-fu de Wu-tong?
Kim bana, niçin Bayan Havisham'ın Pip'in Estella'ya aşık olmasını istediğini söyleyebilir?
Alguém sabe dizer-me por que é que Miss Havisham queria que Pip se apaixonasse pela Estella?
- Niçin olmasın?
Por que não?
- Niçin? Çünkü katılabilecek mahkûmların şartlı tahliye şansı olması gerekiyor.
Porque os sentenciados do programa devem ser elegíveis para liberdade condicional.
Niçin olmasın?
Vamos?
Niçin herhangi birimiz olmasın, Amy?
Porquê, algum de nós, Amy?
Niçin biraz katkısı olmasın?
Porque é que ele não pode dar uma ajuda?
Yardım ettiğin için sağ ol. Beleş yemek olduğu sürece niçin olmasın?
Comida à borla, porque não?
Niçin benim önsezilerim olmasın?
Porque não posso ter um palpite?
Niçin ikisi de olmasın?
Porque não pode ter ambos?
Niçin böyle birşeyin olmasını umayım ki?
Por que eu deveria supor que esta poderia ser?
Niçin benim başarım olmasın?
Então, por que não no meu?
Bu arada, böyle olmasının sorun olmadığını niçin ona hissettirmeye çalışmıyorsunuz?
Entretanto, porque não deixa de o tratar como se ele fosse o problema?
Niçin iyi olmasın ki?
E porque é que ele não estaria bem?
- Niçin St. Stephen'da olmasın?
- E por que não aqui em St. Stephen?
Bu da niçin bir avukatın kafası olmasın?
Não pode ser o crânio de um advogado?
Bu dersin gereksinim olmasının sebebi nedir? Niçin?
Deve haver uma razão para esta aula ser obrigatória.
Bense bir biyokimyacının Yugoslav karısının niçin kurban olmasını istediğimi bile anımsayamıyorum.
Não me consigo lembrar porque haveria de querer a mulher jugoslava de um bioquímico para ser a vítima.
Simpsonsların canlı 2 örneği olabilirse diğerlerinden milyonlarcasını üretmek için....niçin biraz daha pazarlama işi olmasın?
Se podem haver duas encarnações dos Simpsons, porque é que uma qualquer entidade de comércio do mal não poderia produzir milhões de outros?