Parma traduction Portugais
34 traduction parallèle
"İtalya'nın en güzel kadını olan Parma Düşesi'nin düğün şöleni!"
"A festa de casamento da Duquesa de Parma, a mais bela dama da Itália!"
Ne fark eder, Parma ve aşağısındakiler ya Romalıdır ya da Napoli mafyasındandır.
Pois... Abaixo de Parma, todos romanos... e mafiosos também...
Parma pastırması, mortadella ve ev yapımı pate de var.
E há fiambre de Parma, mortadela e patê caseiro.
Onun Parma Charnel Evi altıya gitmişti...
O seu mausoléu de Parma vendeu-se por seis...
Onun Parma Charnel Evi 10 yıI önce altıya gitmişti, ama böyle işçilik yoktu.
O mausoléu dele de Parma foi por seis, mas isso há 1O anos e não tinha estes relevos.
Ben Phil Parma...
O meu nome é Phil Parma.
Janet, hatta mısın? Tamam Janet, Phil Parma'yı bağlıyorum.
Vou passar-lhe o Phil Parma.
" Son çizgiyi parmaðýnda kalan tebeþirle tamamladý.
ele escreveu-o com o giz que lhe ficara no dedo.
Kendisi Parma'da doğdu. Şekilci Ekol'dendi. Raphael'in klasik stili ile kendi kösnül stilini birleştirerek usta bir portre ressamı oldu.
Nasceu em Parma e pertenceu à Escola Maneirista, tendo-se tornado um retratista eminente, misturando o estilo sensual ao estilo clássico de Rafael, tal como podem ver no seu...
Ben Mercurio Cavaldi'yim Parmalı işkence ustası Cavaldiler'den.
Sou Mercurio Cavaldi, dos grande Cavaldis de Parma, o mestre das artes de tortura.
Parma'da otobüs durağında bir kız vurulmuş. Orası Cleveland'a yakın.
Atiraram numa jovem em Parma, que é perto de Cleveland.
Parma'nın nerede olduğunu biliyorum.
Eu sei onde fica Parma.
Sülfürdeki izotoplar parma kizi gibidir.
Os isótopos e o enxofre condizem.
Ve Philip'in dostu Parma Dükü'nün Fransız kıyılarında 15.000 adamı var.
E o amigo de Felipe, o duque de Parma, tem 15 mil homens na costa francesa.
Hayır, Prosciutto de Parma'da karar kıldık.
Não, tínhamo-nos decidido pelo presunto de Parma.
Parmesanlı tavuğu güzel.
A galinha à Parma é boa.
Melon çorbasıyla başlıyoruz Prosciutto di Parma, nane ve reyhanlı.
Para começar, temos sopa de melão, Prosciutto di Parma, com menta e manjericão.
Domuz eti. Aslında, prosciutto Di Parma.
- Na verdade, é presunto di Parma.
Klasik prosciutto, sarmısak, baharat tarçın, karanfil, hindistan cevizi kullanılarak yapılır ama prosciutto Di Parma, deniz tuzu, domuz yağı ve biberle yapılır.
O presunto comum é curado com alho e especiarias, canela, cravo, noz-moscada, mas o presunto di Parma é curado com sal marinho e depois é lardeado e embalado com pimenta moída.
İtalyan rahiplerinin yaptığı Parma salamı biraz da mağarada yıllandırılmış gravyer peyniri ve tabii ki incir hardalımı kendim yapıyorum.
Só um pouco de presunto de Parma curado por monges italianos algum queijo gruyere, e claro que faço a minha própria mostarda de figo.
Hala Acqua di Parma mı kullanıyorsun, Bob?
Conhece o Razwell.
Sabit diskte 5. level şifreleme var.
- Ainda usa Acqua Di Parma, Bob? - Os velhos hábitos não morrem.
Acqua di Parma'yı, sadece kulaklarının arkasına sürmelisin, azıcık.
Uma nota para os sábios, meu caro.
Ve kullandığın eski mekanizmayı yıllar önce bıraktım ben.
Basta uma gota de Acqua Di Parma atrás da orelha.
Biliyor musun Parma Üniversitesinin bir araştırmasında dindar Katoliklerin çoğunun obsesif kompulsif bozukluk belirtileri gösterdiği bulunmuş?
Sabias que um estudo da Universidade de Parma constatou que católicos devotos são mais propensos a mostrar sinais de TOC?
Her ne kadar tekniklerin Parma- - Paul'ünkilerden daha ikna edici olsa da.
No entanto, as tuas técnicas são mais convincentes do que as do parma... Do Paul.
Prosciutto var mı?
Tens parma?
Prosciutto sever misin?
Gostas de parma?
Prosciutto'yu sevdiğini sanıyordum.
- Pensei que gostavas de parma.
Kimse Proscioutto sevmez.
Ninguém gosta de parma.
Adli tıpa evden mümkün olodukça parma izi almalarını söyle.
Pede à Análise Forense para recolher o máximo possível de impressões digitais da casa.
Katil için yanılgı için de olmasaydık parma izinizi istemezdik.
Não queremos que as suas impressões digitais sejam confundidas com as do assassino.
Burrata... con prosciutto di parma!
Burrata... con prosciutto di parma!
Hemen uyumuşum, Ohio'lu bir banka memuru beni bagaj arabasıyla dolaştırıp durmuş.
Eu estava a dormir, por isso fui num carrinho de bagagem do homem do banco de Parma, Ohio.