Pila traduction Portugais
3,332 traduction parallèle
- Pila metalli!
- Pila metalli!
Pila metalli.
Pila metalli. Pila metalli.
Pila metalli!
Pila metalli!
Sevgilinin penisinin boyutu hakkında tek kelime duymak istemiyorum.
Não quero ouvir mais nenhuma palavra sobre o tamanho da pila do teu namorado.
Az önce "genital adam" mı dediğiniz?
Disse "má-pila"?
Bir de, spreyci çocuk minivanına penis çizdi.
E o vândalo pintou-lhe uma pila no carro.
Minivanımda penis mi var?
Tenho uma pila no monovolume?
Nereye varacağını riskini göz önünde bulundurarak, lütfen tıpayı geri tak!
Bem, com as proporções que isto está a tomar, por favor, põe-me essa pila para dentro.
Kanımda sike karşı bir gram sempati yok.
Não há uma grama do meu corpo que queira pila.
Çok önemli bir karar alarak sikimi ve taşaklarımı arka tarafıma doğru sıkıştırdım.
E sim, tomei um importante decisão de arrumar a minha pila e as minhas bolas contra o rabo.
Aletimin içine şampuan kaçarsa bunun ne yardımı dokunacak?
E como é que isso ajuda se eu derramar champô na minha pila?
-... kaçmadı mı yani?
- metes champô na tua pila?
Neden aletindeki eşek arılarının icabına bakamıyorlar.
Porque não fazem o "Não pica mais a sua pila"?
Aletinde göz yakmayan şampuan kullanmanı beklediklerini sanmıyorum.
Acho que eles não esperam que uses o "não arde nos olhos" na tua pila.
Peki adı neden Johnson Johnson?
Então porque lhe chamam Johnson Johnson ( pila pila )?
Fakat mesela yapmayacağım şey sikini çıkarmasını ve bir grup kızın onu okşamasını istemek olurdu.
Bananas. Mas, por exemplo, algo que eu não faria... Dizer-lhe para pôr a pila de fora.
- Aletini içime sokmalısın.
- Tens de enfiar a pila em mim.
Aletimi elledin.
Agarraste-me a pila, está bem?
Aradığım şey ise ve bunu artık akraba olduğumuz için bilmelisin Lance... - Ben birkaç sik arıyordum.
O que eu procurava, e devias saber disto visto agora sermos parentes, Lance, o que eu queria era uma pila.
Vücutlu bir jigolo tutup sikinde yalvarma dövmesiyle Gracie Mansion'a mı yollayalım?
Contratar um prostituto e mandá-lo a casa dele com o nosso apelo tatuado na pila?
Senin de sikin suya değiyor mu?
- A tua pila está a tocar na água?
- Sikin havuca benzemiş.
- A tua pila parece um inhame.
Knicks maçındaki Spike Lee'ye benziyor.
A tua pila parece o Spike Lee num jogo dos Knicks.
Sikin nehrin üstünde atlasa al sana General Lee'nin aynısı.
Se a tua pila estivesse a saltar sobre o rio, seria o General Lee.
Mutlu sonla biten masaj.
- Um spa para a pila.
- Birincisi sikin Nemo'yu bulmuş gibi görünüyor.
- Primeiro, a tua pila parece...
- Birincisi, sikin kardan adam burnuna benziyor.
Primeiro, acho que a tua pila parece o nariz de um boneco de neve.
Mikey'nin de siki turuncudur. Selam.
- E o Mikey tem a pila cor de laranja.
Sapık sik, kardeş.
Pila fixe, meu.
Rock içeri, yarak dışarı.
"Rockar com a pila de fora."
Tabi gerçek sikim değil.
Mas não é a minha pila verdadeira.
Cocktail!
É um cocktail ( cock = pila ).
Bu şeyi kendi aletimle yan yana gördüm.
Foi ver esta coisa ao lado da minha pila verdadeira.
Aletime bakma dostum.
- Não olhes para a minha pila!
Dur, hey. - Sikini değdiriyorsun bana!
- A tua pila está a tocar-me!
Yeter. Sikin üzgün bir zürafa gibi.
A tua pila parece uma girafa triste.
- Traş olmuş hamster.
- A tua pila parece um hamster rapado.
Sikin benim sikimin biraz büyüğü ve karası.
A tua pila parece a minha pila se ela fosse maior e mais preta.
Çünkü hayali sikini tuttuğun için oluyor.
É de estares sempre a segurar a tua pila imaginária. Talvez.
O herzaman... Sevişemiyecek kadar sarhoş?
Pila de uísque?
Sevişemeyecek kadar sarhoş olmaya iki yönden bakabilirsin.
Há duas formas de ver uma pila de uísque.
Kötü yanı, penisin işlevsel olarak işlevsiz.
O contra é a pila estar funcionalmente disfuncional.
Çünkü seni penisini tekrar ayağa kaldırdığın için kutluyorum.
Para te felicitar por teres pila de novo.
Ve şimdi umarım ona bir araba çarpar, ve onu öldürmez, ama penisi kötürüm kalır.
Agora espero que seja atropelado e não morra, mas que fique com a pila paralisada.
O Steven'dı, İnsanların işyerlerini kurtarabilecek paralarla kıçını siliyor.
Aquilo foi o Steven, a limpar a pila com dinheiro que podia salvar o negócio das pessoas.
İlk resim, penisim.
A primeira foto é da minha pila.
Sorun değil. Sadece senin sıradan bir sevgili bulur bulmaz arkadaşlarını satan kızlardan olduğunu düşünmemiştim.
Tudo bem, só não pensei que fosses daquelas que abandonam as amigas quando arranjam pila habitual.
Geri çekil. sıradan sevgili mi?
Mais devagar. Pila habitual?
- Hayır, sikimin üstüne.
Não, em cima da minha pila.
Ama burada şöyle yazıyor "Bu eleman sikini gösterir."
Mas aqui diz que ele vai mostrar a pila.
He, sikim Bob Parker'a benzedi.
Sim, a minha pila parece o Bob Barker.