Speedy traduction Portugais
198 traduction parallèle
- Speedy, bıçak.
Rápido, a faca.
Kaptan Speedy, sizinle açık konuşacağım.
Capitão Speedy, eu serei direto com você.
- Nasıl gitti Speedy?
- Como correu, Speedy?
İlk olarak, Uçar Kaçar,
Primeiro que tudo, Speedy,
Hayır, fakat geçen gece Speedy Gonzalez'le yattım galiba.
Não, mas acho que dormi com o Speedy Gonzalez.
San Francisco eroin ve amfetamin.
São Francisco. Heroína e "speedy".
cam kaseye koymadan önceki haline dönemedi.
Como vais, Al? Bolas, Speedy. Estás óptimo.
Sen duydun mu, Speedy? Yeni bir icat varmış.
Pois foi, então depois vemo-nos na escola ou assim.
O... O Speedy.
- Este é Speedy.
- Haydi, Speedy Gonzalez!
- Anda lá, Speedy Gonzalez!
Tamam, Speedy, iyi oldu.
Certo, Veloz, isto é isto.
Hızlı Gonzalez.
Speedy Gonzalez.
Yine mi sen, Hızlı Gonzalez?
Tu outra vez, Speedy Gonzalez?
İşte yemeğin, Speedy.
Aí tens, Speedy.
Şuna bak, normal Gonzales gibi görünen adam Speedy Gonzales gibi.
Então, os ovos da sandes de salada de ovo eram... Correcto! Ovos de lombrigas.
Sadece Speedy Gonzales'ten öğrendikleriniz vardır.
Só o que aprendeu com o Speedy Gonzales, não?
- Evet, Speedy Gonzales.
- Pois, com o Speedy Gonzales.
Dur bakalım, Speedy Gonzales.
- Hei... calma, Speedy González.
Evet.Speedy Kayboldu
- Sim. Speedy. perdeu-se.
Speedy Mart'tan gelen şişede hiç iğne deliği yok.
A garrafa do Speedy Mart não tem buracos de agulha.
Yetiş onlara, "hızlı".
Vai lá buscá-los, speedy.
Speedy Gonzales, Tarzan, ve John Wayne'li "The Cowboys".
Speedy Gonzales, Tarzan dos Macacos, John Wayne em Os Cowboys.
Hayır, hablo retardo, Hızlı Gonzalez.
Não, falo "retardês", Speedy Gonzalez.
- Hızlı Gonzales, hadi gidelim.
Vamos embora, Speedy Gonzalez.
Çavuş Hızır Acil mi?
O Sargento'Speedy Gonzalez'?
Speedy neler oluyor?
O que está a acontecer, Speedy?
Bana speedy deme seni pislik.
Não fales, não me fales idiota!
Speedy, sana daha önce de temizleneceğimi söylemiştim.
Speedy, disse-te uma vez que estou limpo...
Bana bir kez daha speedy dersen.. Oyun gününde Nebraska'dan daha kırmızı olursun.
Chama-me de Speedy mais uma vez e... estarás pior que a erva em dia de festa.
Saldır bana speedy.
Mama isto... Speedy!
- Selam, Speedy.
- Olá, Speedy.
Bu sefer olmaz, Speedy.
Desta vez não, Speedy.
Mariska Hargitay Speedy.
Mariska Hargitay, Speedy.
Teşekkürler Speedy.
Obrigado, Speedy.
Evet, Speedy.
Sim, o Speedy.
Ee, Speedy, fikrin var mı 1 dönümlük otu nereden alabilirim?
Diz lá, "Speedy", fazes ideia onde posso comprar um hectare de erva?
Evet, Speedy.
Sim, o "Speedy".
Speedy Reedy.
"Speedy Reedy".
Speedy buraya gel.
Speedy, anda cá!
Speedy! Speedy!
Speedy!
Speedy, uyanmalısın dostum.
Speedy, tens de abrir os olhos.
Neyse, Speedy, acaba Danni'yi arayabilir misin?
- Está bem, mas telefona à Danni.
Neden biraz yavaşlamıyorsun?
Porque não vais com calma, Speedy?
Burada cehennem "Speedy Gonzales" nedir?
Onde raios esta o "Speedy Gonzales"?
"Speedy Gonzales." Ben kim olduğunu biliyorum.
"Speedy Gonzales". Sei quem ele é.
Öyle değil mi, Speedy?
Não é, Speedy?
Sen yemezsen Speedy yer.
Se não queres comer, o Speedy aproveita.
- Teşekkürler, Uçar Kaçar.
- Obrigado, Speedy.
- Speedy mi? - Kim?
- E o Speedy?
Bak speedy, sana söyleyen oldu mu bilmiyorum ama..
Olhe, não sei o que te disseram...
Speedy!
Speedy!