Telefon yok traduction Portugais
759 traduction parallèle
Odasında hastaneyi arayacak bir telefon yok.
Não há telefone no quarto dela para telefonar para o hospital.
Bu civarda, 8 kilometre içinde telefon yok.
Não há telefones num raio de 10 km.
Telefon yok, kadınlar da 20 mil uzaklıkta.
Sem telefone e a 20 milhas da próxima mulher.
Gidip dinlenelim. Radyo, televizyon yok, telefon yok. Müşterilerden de bin mil uzak.
Sem rádio, televisão ou telefone, a 1000 milhas dos clientes.
- Bende telefon yok.
- Eu não tenho telefone.
- Telefon yok zaten, Bayan Mainwaring.
E também não temos telefone.
- Bu gece telefon yok.
- Está noite não há chamadas.
Gaz yok, su yok, telefon yok, tramvay yok.
Não havia gás, nem água, nem telefone, nem eléctricos.
Çünkü evimde telefon yok.
Porque não tenho telefone.
- Burada telefon yok.
Não há nenhum telefone aqui.
- Doktor sizinle görüşmedi mi? - Başka telefon yok Delbert.
- Não ficou em contato com o doutor?
Telefonlar nerede? Telefon yok mu?
Cadê os telefones?
Bir saattir buradayım tek bir telefon yok.
Estou aqui à uma hora e nem um telefonema.
Karı yok, telefon yok. Rahatsız eden hiç kimse yok.
Não há mulheres nem telefones.
Saat 10'a kadar Almanya'ya telefon yok.
Não há chamadas para a Alemanha antes das dez,
Mektup yok. Telefon yok.
Não há correio, Não há telefones,
Telefon yok. Çılgın görünüşlü tapınağın olduğu binanın yanında bir telsiz anteni var.
Uma antena de rádio ao lado daquele edifício com o templo estranho.
Telefon yok, havuz yok, evcil hayvan yok ama yeni komşunuzu seveceksiniz.
Sem telefone, piscina, nem bichos, mas vão adorar o novo vizinho.
- Telefon yok.
- Não há telefone.
- Orada telefon yok.
- Não tem telefone.
Telefon yok. Telefonlardan nefret ederim.
Nada de telefones.
Telefon yok, elektrik yok.
Sem telefones, nem electricidade.
Mektup yok, telefon yok.
Sem cartas e sem telefone.
Burada telefon yok.
Não há telefone aqui.
Telefon yok.
Não há chamadas.
Telefon yok dedim.
Disse, não há chamadas.
Telefon kesik ve ulaşım imkanı da yok. Ve ben geceyi otelde geçireceğim.
O telefone está desligado e não temos transporte... and I'm gonna spend the evening at the lodge.
Telefon etmemize gerek yok.
! Não temos de telefonar a ninguém.
Otelde telefon rehberi yok muydu?
Não havia uma lista telefónica no hotel?
Üzgünüm ki, evimizde telefon gibi bir imkan da yok. Olsaydı, karım ilacı size getirmek için, elinden geleni yapardı.
Infelizmente, não temos telefone em casa, caso contrário, a minha esposa teria muito gosto em trazer o remédio.
Dün buraya senin için telefon ettiler. bu nedenle yalan söylemenin alemi yok.
Ligaram a perguntar por ti, por isso não me tentes mentir.
Bir dost olarak ise, şefi telefon edip yatağından kaldırmaktan başka yapabileceğim bir şey yok.
Como amigo, bem não há muito que possa fazer, exceto ligar ao chefe e tirá-lo da cama.
Telefon yok.
Nem telefone.
- Yok ama telefon etmemiz gerek.
Precisamos telefonar.
Telefon numarası var sizde ama adresi yok?
Tem o número de telefone e precisa da morada?
Bu aslında olması gereken şey. Telefon kaydı yok, devlet okulu yok ve kabul ediyorum, bu çok ciddi. Askere alınmaktan men edilmek de öyle.
isso não é muito... sem escolas públicas é grave. sem obituários nos jornais sem empregadas domésticas.
Burası bir felaket bölgesi resmen, telefon bile yok yani.
Isto é uma área de calamidade, não há telefone.
Fazla vaktim yok. - Telefon ederdim ama...
Não tenho muito tempo.
Çünkü öyle bir ses yok! Ben locamdan telefon ettim.
Eu fiz o telefonema deste camarote, daquele telefone.
- Şu otelde telefon da mı yok?
- E não havia telefones?
Alphonse kayboldu. Dr. Nelson telefon ediyor. Bir desen çizmene gerek yok.
O Alphonse desapareceu, o Dr. Telefona de longe, é mais que evidente.
Şu an telefon kulübesindeyim ve evimde de telefon yok. Bir dakika bekleyin lütfen.
Aguarde um momento, por favor.
Hayır. Sizde telefon numaram yok.
- Não, não têm o meu no de telefone.
- Sana telefon yok dedim.
- Não há mais chamadas.
Telefon kulübeniz yok mu?
- Não há cabines?
Telefon tamir arabası da ortalarda yok.
O veículo de reparação da companhia dos telefones desapareceu.
Anakaraya doğrudan bağlantı yok ama yerel bir telefon santralı tesis etmiş olabilirler.
Não há ligação direta com o continente devem ter instalado um terminal local.
Bağlantı yok, telefon kapanmış.
Desligado. Perdi a chamada.
Öğretmen, doktor, telefon hiçbiri yok
Cidade, banjo, palitos, atacadores, mestres, futebol, telefone Registos, médico, irmão, irmã, farda
Telefon etmek istedim ama "Bay Harika" nın adı rehberde yok.
Tentei telefonar-te, mas não consegui o número.
Bölüm yok mu? Telefon numarası yok mu?
Nem departamento?
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok efendim 65
yok hayır 73
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok efendim 65
yok hayır 73