English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ U ] / Uzaklaş oradan

Uzaklaş oradan traduction Portugais

326 traduction parallèle
Stumpy, uzaklaş oradan.
Sai daí, Stumpy!
Uzaklaş oradan!
Saia daí! - Por que não atira a ele?
Hey, uzaklaş oradan!
Hey, sai daí!
Sen uzaklaş oradan.
Sai dai.
Uzaklaş oradan.
Afasta-te dele.
- Alan, uzaklaş oradan!
Sai daí!
Uzaklaş oradan!
Sai daí!
Uzaklaş oradan.
Vai lá pra cima.
Çek git, uzaklaş oradan!
Vai, sai daí!
Max, çabuk uzaklaş oradan!
Saia daí!
Uzaklaş oradan.
Afasta-te daí!
- Lütfen uzaklaş oradan! Hadi hadi! Geç oraya!
Vá vamos, aqui ao meu lado.
Uzaklaş oradan McCoy.
Vá, saiam daí, McCoy.
Uzaklaş oradan Hollywood!
Sai daí, Hollywood!
Eugene, uzaklaş oradan!
Eugene, sai daí!
Hemen uzaklaş oradan!
One Night!
Şimdi de arabayla oradan uzaklaşıyor.
Agora vai-se embora.
Oradan uzaklaşıyordu.
Estava a afastar-se.
Uzaklaşın oradan!
Saiam daí!
Oradan uzaklaş!
Sai daí!
Sonra da oradan uzaklaş.
E, a seguir, afasta-te dele.
İşaretimi görünce birer birer patlat ve hemen oradan uzaklaş.
Quando eu te fizer sinal, lanca-as. Ç Uma, duas, três, quatro, e pira-te daí.
Ateş eder etmez atına atla ve oradan hızla uzaklaş.
Assim que disparares, salta para o cavalo e pira-te.
Başıma ne dertler açılacağını bilseydim dürtülerime uyup, oradan hemen uzaklaşırdım.
Tivesse eu sabido que me iria envolver tanto, e teria obedecido ao primeiro impulso e ido embora.
- Oradan uzaklaşıyorlar.
Está afastado dela.
Hey, oradan uzaklaşın.
Afastem-se daí!
ve şimdi de Oja, oradan uzaklaşıyor.
Oja fugindo dele.
Kardeşim oradan uzaklaşıyordu ama daha tam olarak yanlarından ayrılmadan arkasını döndü ve "Sanırım bana yardımcı olabilirsiniz." dedi.
Ele afastou-se, mas ainda não tinha chegado cá abaixo. Voltou atrás e disse que talvez pudesse usar o que ela tinha dito.
Oradan uzaklaş!
Afaste-se daí!
Oradan uzaklaş.
Afaste-se daí.
Zoref, oradan uzaklaş.
Zoref! Afaste-se daí!
Oradan iki ışık yılı uzaktayız, ve her saniye daha da uzaklaşıyoruz.
Estamos a dois anos-luz de distância. E a distanciarmo-nos mais a cada segundo.
Fraser, McDougall, çabuk uzaklaşın oradan!
- Fraser, McDougall! Saíam já daí.
John, uzaklaş oradan!
John, sai daí!
Hey, oradan uzaklaş!
Sai daí!
Oradan uzaklaş.
Saia aqui.
- Oradan uzaklaş!
- Para trás! Vamos! - Adeus!
Bu bir tuzak oradan uzaklaşın hemen!
É uma armadilha! Retirem!
- Hemen oradan uzaklaşın.
- Saíam daí depressa.
Hemen oradan uzaklaşın.
Sai mas é daí!
Crosby... yerinde olsaydım oradan uzaklaşırdım.
Crosby... se fosse você, entregava-me.
Pablo uzaklas oradan.
Sai daí.
Çocuklarıma yolda bir polis görürlerse hemen karşı kaldırıma geçmelerini söylüyorum. Bir polis gördüğümde hemen oradan uzaklaşıyorum.
Disse aos meus filhos que se vissem um polícia atravessassem a rua para o outro lado.
Oradan uzaklaş.
Sai daqui.
Oradan uzaklaşırken, bağırsaklarına basıp kaydım.
Aí então fiquei a andar em cima das tripas dele!
Oradan uzaklaş!
Sai daí, Jack!
Oradan uzaklaş ve buraya gel!
Raphael, sai daí!
Eğer bir elektrik hattına yakınsanız, lütfen, derhal oradan uzaklaşın.
Se estiver próximo de cabos de força, por favor saia de perto rápido.
- Avcı gemisi, Oradan uzaklaşın tekrar ediyorum uzaklaşın.
- Não! Afaste-se, intercetor!
Oradan uzaklaşırken kızın gözyaşlarının yüzümde ağır ağır kuruduğunu hissediyordum.
Enquanto caminhava,... senti as lágrimas da miúda a escorrer pela minha face.
Şimdi tüm vücut üzerinde kontrolünü kaybediyor. O kız doğru hareketleniyor, ama şanslıymış tam zamanında oradan uzaklaşıyor.
Atira-se na direcção da pobre moça... mas felizmente ela vai embora a tempo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]